Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Nietzsche'nin soruları onu delip geçiyordu; karşılarında savunmasız kalmıştı. Güçlükle nefes alıyordu. Ciğerleri patlayacak gibiydi. Bir an yürümeyi bırakıp cevap vermeden önce üç kez derin nefes aldı. "Bu soruların cevaplarını biliyorsun zaten! Hayır, ben seçmedim! Hayır, istediğim hayatı yaşamadım! Bana reva görülen hayatı yaşadım. Gerçek ben olarak yaşadığım hayata hapsoldum." "İşte bu da Angst'ın ana kaynağı Josef. Göğsündeki baskı yaşanmamış hayatın yüzünden kalbinin sıkışmasından ileri geliyor. Kalbinin tik takları geçen zamanı gösteriyor. Zaman açgözlüdür. Zaman çiğneyip yutar - ve geriye hiçbir şey vermez. Sana biçilen hayatı yaşadığını söylemen ne fena! Özgürlüğü, tüm tehlikelere rağmen, hiç aramadan ölümle karşı karşıya kalman ne fena!"
Sayfa 337Kitabı okudu
Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.
Sayfa 594Kitabı okudu
Reklam
Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Odanın duvarları bomboş. Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. İşte sonunda anlamsız biri oldum. İşte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım. "Sahi düzgün yaşamak isterken hiç yaşamıyoruz."
Sayfa 525Kitabı okudu
ben sana yarın öleceğimi söyledim hiç kimse gelmiyor uğurlamaya beni. yalancının mumu bitti yatsıyı kılıncaya dek şarkıyı dinleyince uyurum sabaha zaten çıkmayacağım. üç harfiler boşluklar karanlıklar sonrası bilinmezlik nokta noktalar.. dikkate değer bir hayat yaşamadım. senin üzerinde bir etki de uyandıramadım git işine dediğimde gittiğinden belli. sonra dönüp özür dilediğimde gelmediğinden anladım. arkamda bıraktığım içi yazılarla dolu defterler anısı olur bir gün gelirsin birlikte okururz diye sakladığım yıllıklar bunlarla oyalayıp durdum kendimi sen yine günü gün ettin tutamadın birine verdin gönlünü. ben sana yarın öleceğimi söyledim. hiç kimse gelmiyor uğurlamaya beni allah taksiratını affetsin diyecekler arkamdan iyi bir adamdı , sana yazdığımı hiç okumayacaklar sana yazdıklarımı hiç okumayacaklar
“Bu soruların cevabını zaten biliyorsunuz! Hayır, ben seçmedim! Hayır , istediğim yaşamı yaşamadım! Benim için yazılmış yaşamı yaşadım. Ben, gerçek ben, bir mahkum gibi bu yaşama kapatıldım!” “İşte bu Josef, eminim, duyduğun korkunun gerçek kaynağı işte bu. Duyduğun o baskının nedeninin ise göğsünde patlamak üzere olan yaşanmamış bir yaşam olduğunu biliyorsun. Kalbinse her atışıyla seni sona yaklaştırıyor. Zaman sonsuza dek doymayacak kadar açgözlüdür. Durmadan yer, yutar; ama geri verdiği hiçbir şey yoktur. Sana yazılmış bir yaşamı yaşadığını söylemen ne korkunç! Bütün tehlikesine rağmen bir kez bile özgürlüğü tadamadan ölümle yüzyüze gelmek ne acı!”
Sayfa 304Kitabı okudu
Reklam
Pembe güllere..
7 gül, 7 pembe gül hiç beklenmeyen anda gelen içimde uçuşan kelebekler.. yüzümde gamzeleri ortaya çıkaran kendi kendine gülümsemeler. Bu heyecanı daha önce hiç yaşamadım bu bambaşkaydı seni çok seviyorum ruhum. O boş sayfada çok şey okudum ben ,bilirsin ben bilirim..
134 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Kimlik!!! Basit gibi görünen ama derinlerinde müthiş anlamlar barındıran önemli bir kelime..Amin Maalouf un da dediği gibi “Hangi kimliğinize daha çok saldırılırsa ,o kimliğe kendinizi daha çok ait hissedersiniz ..” kimlik de tıpkı böyle bir çeşit aidiyet ..Aslında gündemimizden dolayı uzun zamandır sorguluyorum bu aidiyet meselesini ..Malum ülkemizi sarsan deprem dolayısıyla insanlar evlerini ,caddelerini,doğup büyüdükleri sokakları ,anılarını ,çocukluklarını ,kısacası tüm yaşanmışlıklarını bırakıp gitmek zorunda kaldılar ..Öyle acı verici bir durum ki bu ..Amin Maalouf deneme tarzında yazdığı bu kitabında tam olarak bunlara değinmiş aslında..Nereliyim,hangi millete aitim,dinim ne ?sorularını tartışarak ilerlemeye çalışmış ..Kendisi Lübnanlı Hristiyan bir Arap..Şimdi kendisini nereye ait hissetmiş olabilir en çok ?Doğu mu batı mı ona daha yakın geliyordur ya da ?Ben bu tarz bir kimlik kargaşası yaşamadım diyebilirim ama meslek ve eşim dolayısıyla farklı kültürleri tanıma fırsatı elde ettikten sonra nereye daha çok ait hissettiğim konusunda şu an çok daha netim ..Bu kitap vesilesiyle de bir çok farklı düşünceye ya da belki modernleşme fikrine farklı bakış açıları getirilmeye çalışılmış …Son olarak Maalouf un da bahsettiği “dünyalı kimlik “ kavramını eğer gerçekten özümseyebilirsek çok daha farklı yaşantılara sahip olacağımızı düşünüyorum ..Kitap gerçekten ufuk açıcı ama bir seferde okunup sindirilecek bir eser değil ..Durup düşündüğüm çok cümle oldu okurken ,belki uzun bir zaman sonra tekrar açıp okumak bile gerekebilir .. Herkese tavsiye eder,kitaplı günler dilerim..
Ölümcül Kimlikler
Ölümcül KimliklerAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20197,7bin okunma
+"(...) Hayır, ben seçmedim! Hayır, istediğim yaşamı yaşamadım! Benim için yazılmış yaşamı yaşadım. Ben, gerçek ben, bir mahkum gibi bu yaşama kapatıldım!" -"İşte bu, Josef, eminim, duyduğun korkunun gerçek kaynağı işte bu. Duyduğun o baskının nedeninin ise göğsünde patlamak üzere olan yaşanmamış bir yaşam olduğunu biliyorsun. Kalbinse her atışıyla seni sona yaklaştırıyor. Zaman sonsuza dek doymayacak kadar açgözlüdür. Durmadan yer, yutar; ama geri verdiği hiçbir şey yoktur. Sana yazılmış bir yaşamı yaşadığını söylemen ne korkunç! Bütün tehlikesine rağmen bir kez bile özgürlüğü tadamadan ölümle yüz yüze gelmek ne acı!"
Yatağımın karşısında bir pencere var.odamın duvarları bomboş.Nasıl yaşadım on yıl bu evde?bir gün bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden?ben ne yaptım ? Kimse de uyarmadı beni . Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.
Sayfa 594Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.