Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alfred Döblin

Alfred DöblinBerlin Aleksander Meydanı yazarı
Yazar
7.9/10
47 Kişi
146
Okunma
19
Beğeni
2.808
Görüntülenme

Alfred Döblin Yorumları ve İncelemeleri

Alfred Döblin yorumları ve incelemelerini, Alfred Döblin kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Alfred Döblin puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
446 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
~~~KitapAğacıDevrialemKulübü~~~
KitapAğacıDevrialemKulübü nün aralık ayı kitabı olan AcımakYok kitabı da yazarı da daha önce farketmediğim kulüp sayesinde farkettiğim kazanılmış 1yazardır. Döplin tarihi romanlardan bilimkurguya, denemelerden oyunlara otuzdan fazla eseri olmasına rağmen çok çevrilen kitabı yoktur fakat en bilindik eseri Berlin-Alexander Meydanı dır ki sıradaki
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
468 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bir yazar daha ne kadar cesur olabilir?
Alt tabakadan, sıradan, doyumsuz bir serserinin basit hayatını ele alan Pikaresk bir roman bu. Ancak Alfred Döblin’in müthiş anlatım tarzı ile bir şahesere dönüşmüş. Okurken, bu kitabı nasıl olup da yıllar boyunca evde beklettiğime hayıflanıp durdum. Roman, adından anlaşıldığı gibi Berlin’de geçiyor. Zaman, eşsiz bir kırılma anı: Birinci Dünya
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
Reklam
468 syf.
9/10 puan verdi
20.yy Alman edebiyatının önemli eserlerinden kabul edilen Berlin Alexander Meydanı, hapisten yeni çıkan, hayatının kalanında iyi ve namuslu bir insan olma kararı almış, eski bir hamal ve fabrika işçisi Franz’ın başından geçenleri anlatıyor. Arka planda da 1920’ler Almanyası’nı resmediyor Döblin; hızla artan enflasyon, yoksulluk ve sefaletle beraber toplumda yükselen homofobik ve antisemitik algı, Nasyonal Sosyalizm’in duyulmaya başlayan ayak sesleri ve yozlaşan ahlak anlayışıyla beraber dönemin Alman toplumunu yansıtıyor. Tüm bunlar Alman edebiyatında görmeye çok alışkın olduğumuz konular ancak bir başyapıt olan bu romanı sıradışı yapan yazarın anlatım tekniği. Berlin Aleksander Meydanı bu açıdan gerçekten çok özel bir eser. Hem birinci tekil hem üçüncü tekil şahıs anlatımının kullanıldığı metin boyunca, araya serpiştirdiği monologlarla zaman zaman farklı karakterlerin zihinlerinde gezdiriyor okuru Döblin. Bunun yanında, oldukça detaylı bir şekilde Berlin’den kesitler sunuyor metin boyunca. Adeta çok uzaktan yavaş yavaş ana karaktere yaklaşan bir kamera gibi, çoğu yerde karakterin bulunduğu ortamı ve hatta bu ortamdaki farklı insanları resmederek Franz’ın hikayesine geçiş yapıyor. Bu nedenlerle okurun dikkatini uyanık tutmasını isteyen bir roman. Çok sevdim. Farklı tarzda metinler okumaktan hoşlananlara tavsiye ederim.
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
468 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
"Sev vatanını, kapat çeneni!"
Modern bir olgu olan "meydan", bir milletin bütün toplumsal fenomenlerini görebileceğimiz, sözlükteki anlamını da baz alırsak "büyük toplanma alanları"dır. Meydan olgusunun, çeşitli sosyal, ekonomik ve siyasal işlevleri vardır. Dahası bir toplumun demokrasi mi yoksa diktatörlük ile mi yönetildiğinin en önemli ölçütlerinden biri
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
446 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
1920 yılının Berlin'ine bir yolculuğa çıkıyoruz. Trende karşımıza çıkan üç çocuklu dul bir kadın var. Dış pencereden bakan kadına takılıyor bakışlarımız, bitik ve yorgun lakin kafasının içinde düşüncelerle savaş verdiği aşikâr... Üstleri başları pekte bu yeni şehire uygun değil, fakirliği her parçasında gözlemlemek mümkün. Büyük şehir büyük
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
446 syf.
7/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
1920'lerde Berlin :Dul bir kadın üç. Çocuğuyla Büyük şehre taşınır e yollukiçindeki yaşam mücadelesi vermeye başlar. Çocuklardan en büyüğü Karl'ın bır süre sonra şansı döner ve aile sınıf atlar. Ama tüm ülkeyi hatta dünyayı sarsan büyük ekonomik kriz herşeyi altüst eder.. İki dünya savaşı arasındaki dönemin Almanya'sında geçiyor roman. Fakirlik, Yükseliş ve Kriz başlıklı üç bölümde dönemi kahramanların hayatları döngüsünde sosyal , psikolojik, ekonomik ve politik yönden de anlatmış.. Her şeyin kaynağı ilk günahtır. Havva’nın Adem’e elmayı yemesi için verdiği o andır. Bütün insanlık o günahın altında ezilir. Şimdi bizim garip sokak köpekleri gibi yaşamamızın nedeni de o günahtır. Kitaptan (S:58).. Okuyun.. Buyrun
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
Reklam
468 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Modern Alman Edebiyatı'nın önemli eserlerinden biri. Okuması da pek kolay değil. Öncelikle üsluba alışmak biraz zaman istiyor. Yazar yoğun betimlemeler ve sık başvurduğu bilinç akışı metodunun yanında, özellikle diyalogların paragraf yapısında oldukça karışık bir biçim kullanmış. Konuşmalar, tırnak içinde ve yan yana sıralı cümleler şeklinde
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
446 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
İki dünya savaşı arasındaki dönemin Almanya'sında geçiyor roman. Fakirlik, Yükseliş ve Kriz başlıklı üç bölümde dönemi kahramanların hayatları döngüsünde sosyal , psikolojik, ekonomik ve politik yönden de anlatmış oluyor yazar. 1920'lerde kocasının ölümünden sonra kırsal yaşamlarını terk ederek kente gelen anne ve üç çocuğu fakirliğin pençesinde yaşamlarını sürdürürlerken , annenin hayatta kalma mücadelesi, intihara teşebbüs etmeye varan çaresizligi, evin büyük oğlu Karl 'ın ailenin kurtuluşu için kendi varlığından kopuşu, varlıklı dayının desteği ile Karl 'ın ve ailesinin yükselişi sonrasında başlayan ekonomik krizle birlikte çöküş. Bölümler arasında Karl karakterinin başkalaşımı o kadar keskindi ki aynı kişi olduğundan emin olamıyor insan. Kitap boyunca Alman disiplini olarak da bildiğimiz o katı ve soğuk hava bana Karl üzerinden özellikle eşi Julie ve Karl'ın kalesi olan ev metaforunda fazlasıyla yansıdı. Kitabın başlarında Karl'ı sokak hayatına çeken Paul'e ne olduğu okuma sürecinde hep bir soru işaretiydi ,ki kitabin sonunda işçi hareketinde ortaya çıksa da bana göre bazı karakterler ve süreçler romanda havada kaldı. Zor bir okuma oldu diyebilirim, yer yer sıkılıp bırakmayı da istemedim değil.
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
468 syf.
·
Puan vermedi
guzel bir kitap genclik yillarimda okumustum kesinlikle tavsiye ederim arkadaslar issizligi caresizligi 1900 lerin almanyasinin sorunlarini anlatiyor
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
468 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
1920'lerin Almanyası. Nazizim ufaktan ufaktan yükselişe geçiyor. Bir kadını öldürdüğü için dört yıl cezaevinde kalan Franz Biberkopf ,salıverildiği gün artık iyi bir insan olmaya karar verir. Ayakkabi bağcığı,gazete gibi şeyler satarak hayatını sürdürmeye çalışır. Ancak çevresi buna pek imkan vermez. Eski arkadaşları, çalıp çırpma üzerine kurulu kapitalist sistem, derin yoksulluk,kadınlar,fuhuş, alkol,yükselen nasyonal sosyalizm,savaş....tüm bunlar Franz'i kollarından aşağı çeker, ayağına çelme takar. Düştükçe tekrar kalkmaya çalışır ancak çok zorlanır. Koştukça ağaçlara çarpar, gözleri kapalı bir şekilde tekrar yönünü bulmaya çalışır. Gözlerini açması için başından çok olay geçmesi gerekir. Kitabın anlatımı tıpkı bir film gibiydi. Kamera Berlin sokaklarında gezerken gördüğünü çekmiş gibi. Anlatıcı kameraydı, yazarın dışında.Montaj tekniği kullanılmış. Döneminin haberlerine de sık sık yer vermiş. Senin başına bir sürü şey gelirken hayat akmaya devam ediyor,demiş yazar adeta. Bertolt Brehct 'in epik tiyatro anlayışında etkisi olan Alfred Döblin'i okuyun. Gerçekten destansı bir romandı. Not: Tek eleştirim çok eril bir dili vardı. Kadınlar mal gibi görülüyordu.
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander Meydanı
Alfred Döblin
Alfred Döblin
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Henüz Okuyor...
Kitapla ilgili hiçbir yorum ve öneri okumadım. Çok bilinen ve okunan bir roman da değil sanırım fakat kitap beni D&R Mağazasında gezerken gelip bulmuştu. Okumak için sabırsızlanıyorum. Çok da güzel bir kapağı var. Umarım keyifli bir okuma olur... Bitirdikten sonra inceleme de paylaşmaya çalışacağım.️
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
446 syf.
·
Puan vermedi
Alfred Döblin okumak tarihin bir kesitinde yakın bir açıdan şahitlik etmek gibi bir şey. Acımak Yok bir bildungsroman sayılabilir. Çünkü annesi ve iki kardeşi ile Berlin'e gelen Karl sefalet ve yokluk içinde geçen yıllardan sonra şans kendine gülünce zengin bir adam olur ve ailesi kast sisteminde yukarılara çıkar. Ama ekonomik kriz her şeyi bir kez daha alt üst eder. O yüzden nerede olursanız olun, ne durumda olursanız olun acımak yok.
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
468 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
"1928 yılının Berlin’i. Hikayemiz başlıyor Eski bir hamal ve çimento fabrikası işçisi olan Franz Biberkopf, bir insanın ölümüne sebebiyetten hapishanede yatar.. Dört yıl süren hapislik hayatından sonra cezaevinden çıkan Franz, bundan sonraki hayatını “iyi bir insan” olarak Berlin’de devam etmek ister. Ancak, kapitalist uygarlığın
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
446 syf.
10/10 puan verdi
Kitap iki dünya savaşı arasındaki Almanya’da geçiyor.Ekonomik krizler, vurguncular, acı çekenlen ve acımayanlar.Tarz olarak
Hans Fallada
Hans Fallada
veya
Erich Maria Remarque
Erich Maria Remarque
ye benziyor diyebilirim.Akıcılık konusunda hiç sorun yaşamadım geyet güzel.Kitap üç bölümden oluşuyor özellikle 3. bölüm çok etkileyiciydi.
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
468 syf.
8/10 puan verdi
bir başyapıt. bir öfke anında sevgilisini öldürmekten hüküm giyen franz biberkopf'un hapishaneden çıkmasıyla başlıyor. yenilenmek, temizlenmek ve dürüst olmak isteyen, insanlara güvenen bir adamın hikayesi. franz dürüst olmaya çalıştıkça, aşağı çekiliyor. ancak onun taviz vermeye niyeti yok. peki ya mezbahalar? ya mezbahada yem olursun ya da mezbahada yem eden olursun franz. franz'ın olduğu kadar berlin'in hikayesi. ara sokakların, meyhanelerin, alt sınıfın hikayesi. eser, zaman zaman okuması oldukça güç bir hale dönüşüyor. bilinç akışı tekniğiyle yazılan bölümler, iç monologlar var fazlasıyla. bir paragrafı okurken, bir diyalogu, iç sesleri, karakterlerin anlık düşüncelerini ve hatta dışarıdan gelen sesleri vs bir arada okuyoruz. ancak pes edip bırakmayalım, akış hızlanıyor. yazar ekspresyonizm akımdan etkilenmiş, iç gözlem ve ruhsal durumlar anlatıda ön plana çıkmış. ruh halleri vurgulanmış. ekspresyonizm denince akla gelen münch'ün meşhur çığlık tablosundaki gibi, franz'ın tegel'den çıkışını da bir çığlığa benzetmek mümkün. bunun yanısıra sanatın diğer dallarına, edebiyattan politikaya göndermelerle yüklü bir kitap. yeterince anlayabildiğimi düşünmüyorum. almanca okuyanın şanslı olduğunu sanıyorum. çıkışıyla büyük ses getirmiş ve pek çok yazar ve sanatçıya ilham vermiş alfred döblin bu eseriyle. 16 saatlik , 14 bölümden oluşan serisini de izlemek mümkün. iyi okumalar.
Berlin Aleksander Meydanı
Berlin Aleksander MeydanıAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201999 okunma
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.