Bütün bu umut kırıcı yol değiştirmelerden, şurada burada gelişigüzel dolaşmalardan sonra uysal bir liman, en sonunda rahatlayan ruhumun, döner fenerin yanından, sağlam bir mendirek üzerinden denize bakacağı liman gelecek mi?
Çok mutsuz olmamıza rağmen, birbirimizi sevmekten vazgeçemiyorduk. Hatta mutsuz oldukça, birbirimize daha da çok bağlanıyorduk. Çok garip görünüyor olabilir, ama işte böyle.
-Kelebekler de uçar, dedim ona.
-Şarkı da söylerler mi?
-Sevinçlerini başka şekilde anlatırlar, dedim. Kanatlarındaki renklere işlenmiştir sevinçleri...
Mutluluk, kendimi mutlu olmaya gereksinim olmadığına inandırmayı başardığım günden sonra yerleşti içime; evet, mutlu olmak için hiçbir şeye gereksinimim olmadığına inandığım günden sonra. Bencilliğin sırtına kazmayı indirdikten sonra...