Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
E. L. James
E. L. James Yorumları ve İncelemeleri
E. L. James yorumları ve incelemelerini, E. L. James kitabı hakkındaki okur görüşlerini , E. L. James puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Anasteyşa Stil və Kristian Qreyin münasibətləri davam edir, ilk kitaba görə bu dəfə Kristianın daxili dünyası oxucuya daha geniş şəkildə bəlli olur. Onun ruhi çöküşü, kiçik bir uşağa çevrilməsi onun dəyişdiyinin göstəricisi idi. Bu dəfə Qəhrəmanlarımız hər ikisi erotik münasibətlərdəm savayı bir-birlərini sevirlər və bu məsələni 1 səviyyə daha yuxarıya keçirmək qərarı alırlar, önlərinə çıxan əngəlləri yardımlaşaraq dəf etməyə çalışırlar. Qreyin qısqanclığı, Ananı içdən-içə sahiblənməsi əksər hallarda Anasteyşanı narahat etsədə bəzən bu durumdan məmnunluğunu da gizlətmir.
Lakin müəllif 300 səhifə ilə rahat bir şəkildə danışa biləcəyi hadisələri 700 səhifədə gərəksiz yerə uzadıb. Bir kitabın bestseller olması onun möhtəşəm olması anlamına gəlməməlidir heç bir şəkildə. Araşdırma aparmaq lazımdır ki, əksər oxucular hansı kateqoriyalardan olan şəxslərdir. Fərdlərin zövqləridir, özləri bilərlər, bu seriyanın da sevməyənləri olduğu kimi sevənləridə bir xeyli çoxdur.
Bəzi ehtiraslı, fantaziyalı, cuşə gətirən seks səhnələrində maraq və həvəs duydum deyə bilərəm, amma bu da normadan çox olduğu üçün oxucu az qala iyrənir. Dialoqlar məişət səviyyəsindən ötəyə keçmir. Bu qəbildən olan və içində tarix, psixologiya kimi sahələri ehtiva edən daha səviyyəli romanlar oxumuşam. 700 səhifəlik bir söz yığnağı oxumaq istəyirsinizsə buyrun oxuyun.
Mən isə bura qədər gəldiyim üçün, üçüncü kitabıda oxumalı olacam.
Merhaba arkadaşlar, bu gün inceleme ile değil, eleştiri ile geldim. Zaten şu iki puanı da yayın evinin zahmetine verdim.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, kitaplarda cinselliğin geçmesine karşı değilim. Benim karşı olduğum, böyle sadomazoşist hastaların zevklerini aşk maskesi altında gösterilmesidir. Aşk gerçekten bu kadar düştü mü? Nerede o klasik kitaplardaki saf ve temiz duygular, nerede bu kitaptaki gibi kamçıdan zevk alanlar?!
Bir daha söylüyorum ki katiyen kitap içerikleri ndeki cinselliklere karşı değilim. Mesela polisiye ve korku türünde kitaplarda da cinsellik işleniyor. Ama normal bir şekilde.
Kitabı nasıl sona vardırdım bilmiyorum. Üniversite zamanında sınıftan bir kız bu kitabı öve öve bitiremiyordu. Maddi SORUNLAR nedeniyle merak etsem de alıp okuyamamıştım. O zaman filmini izlemeyi önerdiler, lakin benim katı bir kuralım vardır ki kitabı olan bir filmi kitabını okumadan asla izlemiyorum. İyi ki de izlememişim.
Biliyorum yine birileri bir yerlerden mantar gibi çıkıp diyecekki insanların zevkine karışamazsın. Ama arkadaşlar bu zevk değil, hastalık. Edebiyata bari iğrençlikleri bulaştırmasınlar. En kötüsüde ne biliyor musunuz? Ergenliğe yeni adım atmış 12-15 yaş çocuklar bunları okuyarak büyüyor ve bazıları da gelecek zevklerin de bunlar üzerine kuruyorlar. Anne ve babaları dikkate davet ediyorum.
Sevgilerle Pervin.
Serinin son kitabı, biz okuyuculara karakterler arasındaki aşkı derinden hissettiriyor. Bay Grey'in saklı ve kendisinin dahi hatırlayamadığı geçmişini öğreniyoruz. Birbirlerini her konuda çok iyi tamamlayan bir çift. Ana' ya ilklerde tuhaf gelen her şeyi sevmesi, yaşaması, yaşatması.
Serinin ikinci kitabı, pembe dizi tarzındaydı. Bitsin bir an önce dedim ve zorlayarak bitirdim. Hızla değişen kararlar, kopukluklar vardı.
Son kitap, daha akıcı olur mu acaba?
Grey, Grey, Grey... Neredeyse en sevdiğim seri, hatta belki de gerçekten en sevdiğimdir... Tabii ben sevgimde boğulmadan önce ufak bir tanıtım yapsam çok daha iyi olur sanırım...
FSOG serisi şimdilik beş kitaplık bir seri. Grinin Elli Tonu, Karanlığın Elli Tonu, Özgürlüğün Elli Tonu, Grey ve Karanlık. İlk üç kitabı okudum ama nedendir bilmem yorumunu paylaşmak istemedim. Grey'i okurken ise "bu kitabı kesinlikle ama kesinlikle paylaşmalıyım" diye düşündüm ve işte buradayım.
Kitap benim için kocaman bir hayal kırıklığıydı diyenlerin aksine kitabı öyle çok sevdim ki anlatamam. Grey, Grinin Elli Tonu kitabının Ana değil de Christian tarafından yazılmış hali diye kısaca açıklayabilirim sanırım. Olaylar tamamen aynı ama bu kitapta her şeye Elli Ton Christian'ın gözünden bakıyoruz. Sizi bilmem ama ben bunu öğrendiğimde gerçekten çok heyecanlanmıştım. İlk üç kitapta Christian öyle büyük duygusal değişimler yaşıyordu ki bazı sayfalarda ağladığımı bile hatırlıyorum. Bu sayfaları Christian'dan okumak ise beni çok çok çok daha fazla etkiledi diyebilirim.
Çoğu insan aynı olayların tekrar bir kitap haline getirilip basılmasını oldukça gereksiz ve saçma bulmuş, kendilerince haklı da olabilirler ama Christian'ın değişimine yine onun kendi düşünceleri okuyarak şahit olmak benim için bambaşka bir zevkti.
Hatta öyle güzeldi ki, en yakın zamanda serinin son kitabı olan Karanlık'ı da okuyacağım.
Keşke hiç bitmese...
Dün gece Beyefendi’yi bitirdim. Kitaba önyargıyla ya da yazarın diğer serisiyle kıyaslayarak başlamadım. Elli Ton serisini severim ama büyük bir hayranlığım yok. Şu bir gerçek ki Beyefendi’de ki erkek karakteri çok fazla sevdim. Maxim, ne istediğini bilen, hatalarını kabul eden, hislerini fark ettiği anda bunun peşinden koşan bir
Bu kitap Grinin 50 tonu serisinin Grey tarafından anlatılması ile bu seride 3 kitap olacak ve bu kitap ikincisi. Grey'den sonra şimdi Karanlık kitabını okudum ve aklımda kalan bazı önemli kısımları gidermiş oldum . Kitap gayet güzeldi ve Grey'in ergenliğini yaşayamamış olduğunu bildiğimden çok da şaşırmadım ve Ana'nın onu terk etmesinden sonra bu kitapta Grey'in onu tekrardan kazanmak için çalışması ve düşünceleri bir güzel anlatılmış. Herkese tavsiye ediyorum.
Filmi gibi değil kitap çok daha güzel. Ben kitapları okuduktan sonra filmi seyrettiğimden hiç beğenmedim. O kadar çok şey yok ki filimde. Esas can alıcı noktalar kitapta. İyi okumalar...
"Bir asırdır süren şeyi neden değiştireyim?"
Öncelikle uyarayım bu bir incelemeden çok öz değerlendirmeye kaçabilir.
İlk kez okudugumda liseli bir ergenken şimdi kendi ayakları üstünde duran gelisimini tamamlamış bir yetişkin olarak bu kitapta o zamanlar ne buldugumu görmek istedigim icin tekrar okudum.
Liselilerin utangaç sözsüz aşk beyanlarını,kendi kendine gelin güvey olmak gibi dönemlerini hepiniz az çok anımsarsınız.Hepimiz yaşadık.İşte o zamanlar böyle kelimesiz iletişimlere çok manalar-mesela aşk- bulurken bir anda beliren dört dörtlük erkek(!) figürü hepimiz için etkileyiciydi.
Dürüst olmam gerekirse bu sefer okudugumda basta bu sonsuz belirsizlik bulutları ve lüks jestleri beni gercekten rahatsız etti.En tekinsiz karakterin ısrarla güven üstüne bir ilişki kurmaya çalışması çok ironik.Eğretiydi.
Annesi gerçekten haklı.Erkekler basit varlıklar.Dedikleri ima ettikleri şeye çıkıyor ve ben okurken duygulara dair bir ima hiç görmedim.Değişme isteği klişe.Kırmızı'nın elli tonu gibi bir adam.
Kitap boyunca Ana'nın mantıklı yanını böylesi görmezden gelmesi sinir bozucu ve işin kötüsü bu ahmaklığından değil.
"Bir asırdır süren şeyi neden değiştireyim?"
Yayımlandığı günden bu yana büyük yankı uyandıran, romantizm ile şehveti iliklerimize kadar hissettiren ve zaman zaman yatak odalarımızı şenlendiren bir roman serisi "Grinin Elli Tonu"... Yazar E.L James'in kalemi sayesinde, kitaplardan filmlerine göre daha keyif aldık. James, Anastasia'nın ağzından seriyi bitirmesinin ardından
Kitap benim için kocaman bir hayal kırıklığıydı. Evett, okuyan arkadaşlar tarafından uyarılmıştım ama yine de dayanamayıp okudum. Maalesef sonuç da değişmedi. Öncelikle yeni çeviriyi hiiiiç beğenmedim. Ne vardı da Pegasus yine hakları satın alsaydı, biz de en azından çeviri çilesi çekmeseydik :(
Grey'i ilk duyduğumda inanılmaz heyecanlanmıştım. Olan olayları Christian'ın bakış açısından görmek, ne düşündüğünü bilmek, neler hissettiğini okumak muhteşem bir şey olacaktı benim için... Peki noldu? Kitabın çoğu yeri bomboştu. Christian'ın ağzından sadece olaylar anlatılıyor, replikler okutuluyor. Şöyle dedi, ben şöyle cevap verdim. Eee nerde olayları Christian'ın bakış açısından okumanın farkı... Bir tek Christian'ın çocukluğunu, kabuslarını okuduğumuz yerler ilgi çekiciydi. Anastasia'nın kokusunun bağdaştırıldığı olayı da sevdim. Ama Anastasia'nın Christian'ı terk ettikten sonraki bölüm olmasa kitap bomboştu. İlk defa Christian'ı okurken sıkıldım diyebilirim.
Bir Grey hayranı olarak benim için yetersiz bir kitaptı. Yazar istenileni verememiş maalesef :( Herkese iyi okumalar...
Kitabın ne içerdiğini bilmeden arkadaşımın elime tutuşturmasıyla okumaya başladım. Hatta işe gelip giderken serviste okumaya başladım. Bu arada servise inip binen ve kitap hakkında bilgisi olan insanların "Ooo ne okuyorsun sen öyle" diye imalı imalı konuşmalarını önceleri anlamasamda, sonraları gayet iyi kavradım.
Üniversite Edebiyat bölümü öğrencisi genç bir kız, Yeni girişimci bir adamla röportaj yapıyor ve adamdan çok etkileniyor. Adamda ondan etkileniyor ve büyük bir arzu ile birlikte olmaya karar veriyorlar. Adamın yaşadığı çocukluk travmasından dolayı adamın bazı istekleri oluyor kızdan. İşte kitap burada sadomazoşist bir hal alıyor. Cinselliği yeni tanıyacak bir gencin bence okumaması gereken bir kitap. Çünkü cinselliğin aşk, sevgi, şefkat ve sonrasında arzu ile gelmesini düşünenlerdenim. Aşk dediğim içinde kırbaç, zincir, maske vb şeylerin bulunması imkansız bir olgu. Yine de merak edeniniz varsa okuyun ama bence zaman kaybı.
D&R da satış sorumlusu bir kızımızın tavsiyesi üzerine üç kitabı birden alma gafletinde bulunmuştum.İlk defa bir kitabı beğenmek şöyle dursun kütüphaneme koymaya layık görmemiştim...
Cinselliğin aşk adı altında bu kadar fazla olduğu bir kitap daha önce hiç okumamıştım.
Asıl üzüldüğüm ise çıktığı dönem 18 yaş altı gençlerimizin elinde bu kadar çok olmasıydı...
Serinin en sevdigim kitabi bu oldu. Grey'in diliyle anlatmasi benim daha cok hosuma gitti. Tam bir tutkulu asik gibi anlatmis. Gercekten yasamis aski. Serinin iki kitabi daha var okumadigim onlarda 2024e insallah
640 syf.
9/10 puan verdi
Grinin elli tonu serisinin ikinci kitabı ve gerçekten çok güzeldi ben sevdim.
Birinci kitapta ayrılıkla sonlanmıştı bu kitapta Anastasia ve Christian tekrar bir araya geliyor... Ama bu sefer Christian kendini Anastasia'ya daha çok açıyor ve aralarında duygusal bağ oluşuyor... İtaat etme kuralı yok o yüzden daha da iyiydi. Zaten kitabı aşırı bağladı bu kısımlar o yüzden çok beğendim.
Christian küçük yaşta istismar gibi bir olaya uğradığı için kimsenin ona dokunmasına izin vermezdi ancak bu kitap da Anastasia'yı seviyor ve gerçekten iyi anlamda değişmeler yaşıyor. Çok tatlı buldum bu kitabı hatta sahneler daha uygun ve güzeldi...
Yazar daha güzel ve daha anlaşılır yazmış.