Hayatımda yeni başlangıçlar için bana yön veren, ne derse desin hep doğruyu söyleyen, her zaman yanımda olan bitanecik canım arkadaşım “Aysel”... Her ne kadar ciddi dursan da klabinin güzelliyi yüzüne vurduğu için ve çok tatlı olduğun için seni bir kez tanıyan bir daha senden uzak kalamıyor . Bunlarında en başında hiç çekinmeden kendimi göstere bilirim)) Seni tanıdıkdan sonra artık hiş bir şey eskisi gibi olmadı. Bana birisi seni sorsa “onu iyiki tanımışım, iyiki benim hayatımda” derim. Çünki sen başkasın duruşunla, konuşmanla, tatlılığınla, kendine güveninle...Hani bana benim saf altınım diyorsun ya, şunu bil ki, bu safının kalbinde senin yerin çok özel ve çok ayrı. Hiç bir zaman yerine dokunulmayacak bir şekilde orada duracak. İyiki doğmuşsun, iyiki seninle karşılaşmışım, iyiki benim hayatımdasın. İnşAllah bundan sonraki hayatın hep kalbin kadar güzel, saflığın kadar temiz olur. Dilerim yeni yaşında mutlulukların en güzelini yaşar, başarı merdivenlerini rahatlıkla tırmanırsın. Her şey gönlünce olsun. Kitaplarınla, ailenle, arkadaşlarınla koca bir ömür geçirirsin inşAllah. Yeni bir sayfaya güzel hikayeler yazman dileğiyle. İyiki doğdun canım arkadaşım. Seni çook seviyorum :*
Harika , vurulmaya yüz tutulmayı bekleyen , acınası girişle beni merakta bırakan bir kitap, Ben zalimler çağında yaşayan bir alçaktır cümlesi beni etkilemeye yetti diyebilirim. Sanki yazman Patasana gerçek bir karakterdi. Çok inandiriciydi. Ayrıca kitabın sonunu tahmin edemezdim ve sonda verilen ders, hayatın gerçeği güzeldi. Katile şaşırdım
''Ben zalimler çağında yaşayan bir alçaktım'' bu sözcükler aralarında iki bin yedi yüz (2700) yıl bulunan iki kişinin yazman Patasana ve Timothy'nin ağızlarından dökülen sözcükler. Kitabı okumaya başladığınızda dikkatinizi çekecek bu sözcüklere dikkat edin. Keyifli okumalar :))
"İlk ne zaman aşık oldun diye sordular Neşet Ertaş'a. 13 yaşında. Yozgattaydık, mahallenin kızıydı. Ona bir türkü havalandırdıydım" dedi.. Kızın adını söyledi. Sonra da pişman oldu: "Yazman gurban oluyum, sevda sırrınan olur.."
“İlk ne zaman aşık oldun?”diye soruldu Neşet Ertaş’a.
+13 yaşımda. Yozgattaydık, mahallenin kızıydı. Ona bir türkü havalandırdıydım” dedi..
Kızın adını söyledi. Sonra da pişman oldu:
+“Yazman gurban oluyum, sevda sırrınan olur.” dedi.
Bu mektubun sana ulaşıp ulaşmayacağını bilmiyorum. Ama biliyorum;
okuman yazman yok, konuşman yarım.
Kalemin gölgesi kağıda düştü.
Sana ne yazmalıyım? Ne yazmalıyım ki kara gözlerinin kapısını vurunca ruhunun ışığı yansın.
/ bak postacı gelmiyor