Haydi artık dinsin bütün ızdırapların,
Ufuklardan şanlı bir gün doğacak yarın
Güzellikle, sıcaklıkla ve ihtişamla...
Kumandansız hazır olup onu selamla!
Gönlündeki yaraların kanını dindir...
YÜZDE YÜZ TÜRK OLDUĞUN GÜN CİHAN SENİNDİR! ! !
Yatağımın baş ucunda bulunan kitap. Her yatmamdan önce iki üç dörtlük okumadan uyuyamam.
Atsız iyi bir edebiyatçı iyi bir tarihçi iyi bir romancı iyi bir dava adamı idi.
Fakat benim için şairliği de en az yukarıdakiler kadar önemli.
Ne kadar övsek seni az. Dolmaz yerin.
''Davetiye'' şiirinde de dediği gibi ''Bir gün yine Beç önünde düğün ederiz''
(Beç : Viyana)
Bildiğimiz yüce aşklardan daha yücedir Ruh Adam'ın Güntülü'sü. Geri Dönen Mektup öyle güzeldir öyle dalıp gitmelik.
''Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla''
Peki ya ''Sevmesin mi Sarı Zeybek Gökçen'i ?''
Topal Asker ki verilen mücadele umurunda olmayan zibidi, serseri
diye tabir edilebilecek insanlara verilen hayat dersidir.
Her şiiri apayrı güzeldir.
‘’ ‘Yolların Sonu’’ hakkındaki, ülküdaşlıktan doğan, iltimaslı takdirlerinize teşekkür ederim. Bu takdir, sizin gibi selahiyetli birisinden geldiği için cidden memnun oldum.’’
Atsız'ın 1946 yılında basılan tüm şiirlerinin olduğu kitabıdır.Kitaba ismini verene ''Yolların Sonu'' şiiri birçok kişi tarafından bilinir ve bir kaç kişi tarafından da bestelenmiştir.
Atsızın fikir adamlığı, tarihçiliği ve iyi roman yazarlığı yanında iyi bir de şair olduğunu bu kitap ile anlıyoruz. Bu kitapta geçen birçok şiir ayrıca bestelenmiştir.
Düşünmeden yaşamak gerek belli ki.
Elime ne geçti? Aklımı tükettim öylece gitti. (Söyleme bittim!)
Hayasız öfke ve bitkin bir ruhla dolaştım.
Çölün de yolların da en sonu bitti.
(Ados)