Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayır dört şeyde toplanmıştır: Susmak, konuşmak, bakmak ve hareket. Allah'ın adı geçmeyen bir konuşma boştur. Tefekkür olmayan bir susma unutkanlık ve dalgınlıktır. İbret olmayan bakış gaflet, Allah'a kulluk için olmayan hareket kayıptır. Allah, konuşması zikir, susması fikir, nazarı ibret, hareketi ibadet olan kimseye rahmet etsin.
İlim öğrenmenin fazileti
Hz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir gün evinden çıkıp mescide girdi Mescidde ki insanlardan bir grup ibadet ediyor dua ve Zikir ile meşgul oluyor diğerleri ise ilim öğreniyor ve öğretiyordu Peygamberimiz durumdan memnun olarak "her iki grupta hayır üzeredir. Ama Biri diğerinden daha üstün bir iş yapıyor şunlar Allah'a dua ve Zikir ile meşgul oluyor Allah dilerse istediklerine lütfeder, Ama şu ikinci grup ilim öğreniyor, cehaleti kovuyor ve bilmeyene öğretiyorlar. Ben zaten öğretmen olarak gönderildim."dedi ve ilimle meşgul olan halkaya oturdu.
Reklam
Dervişlik yolu, on kuraldır: 'Zikir, şükür, hizmet, ibadet, fedakârlık, kanaat, tevhit, tevekkül, teslim, tahammül...'
Sayfa 102Kitabı okudu
"...İbadet; Allah'ın yolunu takip ederken günlük yaşama da bağlı kalmaktır.Zikir (Allah'ı hatırlamak); Allah'ın adını sürekli söylemek değildir.O'nu gerçekten hatırlamak; günlük yaşamınızdaki olayların içine daldığınızda O'nun adını ve iradesini aklınızda tutmanızı gerektirir. Allah'ı hatırlamak demek, O'nu size unutturacak pek çok iş arasındayken bile unutmamak demektir..."
Sayfa 132 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Bu adamlar kendilerince kutsal bildikleri şeye “dava” diyorlardı ve kendilerini de o davanın “dai”si olarak tanıtıyorlardı. ibadet ettiklerini görmedim, hatta abdestsiz gezdikleri de oldu, ama tespihlerini hiçbir gün ihmal etmediler. Zikir olarak ne okudukları ise, doğrusu hiç merakımı çekmedi. Sureta baldırı çıplak ve cavlak ışık idiler ama torbalarında her türlü silah vardı. Ben katlanabilen bir kılıcı ilk kez onların torbasında bir ney kamışının içinde, hançer ve muştaları da acıktıkları zaman bölüp yedikleri somunun karnında gördüm. Bana acıdıkları için mi, yoksa hakkaniyetten yana olmak kastıyla mı bilmiyorum; yardım etmeyi taahhüt ettiler. Belki de şeyhlerinin adı İsmail olduğu içindi, bilemedim. Dört hafta boyunca yanlarınca gittim, bin bir hallerine şahit oldum. Bir gün gördüğüm kişiler diğer gün başkalar oluveriyorlardı. Nereye varacağımızı onlar belirliyor, ancak her vardığımız yerde İsmail’i arayıp sormamız eksik olmuyordu.
Zikrin hakikati, bir emir ve yasakla karşılaşıldığı zaman Allah'ı hatırlamak, günah vaktinde günahtan uzaklaşmak, ibadet vaktinde emir ne ise yapmaktır. Eğer zikir onu bu hususlara sevketmezse, onun zikrinin hakiki zikir olmadığına, sadece nefis konuşması olduğuna işarettir.
Sayfa 195
Geri147
713 öğeden 706 ile 713 arasındakiler gösteriliyor.