1867'de Kayseri'nin Develi, o günkü adıyla Everek kasabasında vefat eden Seyrânî, Peygamber âşığı bir halk şairidir. Seyrânî, Resulullah Efendimiz'e hitâben diyor ki: Gönlümdeki sırlar sana kapalı değildir. Hem dünya hem âhiret senin varlığınla iftihar eder. Kalbimde yanan aşk ateşine su verip serinlet. Ey Cenâb-ı Hakk'ın rahmet denizi olan Efendim.
Marie Curie (1867-1934)
Marie Curie, 1910'da Fransız Bilimler Akademisi'ne üye olmak üzere adaylığını açıkladı. Fransız basını, Marie Curie'ye karşı, "göçmen, Yahudi" (aslında Yahudi değildi) şeklinde bir kampanya açınca, akademiye seçilmedi. Birkaç ay sonra, Marie Curie'nin evli fizikçi Paul Langevin'le ilişkisi, büyük bir skandala neden oldu. Bu dönemde Marie Curie'ye yapılan saldırıların çirkinliği, bugün şaşırtıcı gelir. Marie Curie, evinin önünde toplanan kızgın bir kalabalıktan, büyüğü 14, küçüğü 7 yaşındaki iki kızıyla apar topar kaçmak zorunda kaldı. Tam o sırada, İsveç Akademisi, Marie Curie'ye bir kere daha, bu defa kimya dalında Nobel verdiğini açıkladı. Ancak akademi aldığı karardan ötürü korku içindeydi. Marie Curie'ye yazdıkları mektupta, Langevin skandalı nedeniyle İsveç'e gelmemesini tavsiye ettiler. Marie Curie cevabında "ödülün kendisine polonyum ve radyumu bulduğu için verildiğini" hatırlattı ve İsveç'e geleceğini bildirdi: "Bilimsel çalışmamla özel yaşamım arasında bir bağ olduğuna inanmıyorum." Marie Curie, 1934'te radyoaktivite üzerine yaptığı çalışmalar nedeniyle kansere yakalanıp lösemiden öldüğünde, bu skandal artık unutulmuş, o da tarihteki yerini almıştı.
Reklam
Son devrin tasavvuf büyüklerinden merhum Ken'an Rifâî Hazretleri'ne (1867-1950) sormuşlar: "Efendim, siz Ehlibeyt muhibbi olduğunuz, Hasan ve Hüseyin Efendilerimizi çok sevdiğiniz halde onların katili olan Yezit'e lânet ettiğinizi hiç işitmedik, niçin lânet etmiyorsunuz?" O da "Ben içimdeki Yezit'le meşgulüm.” buyurmuş.
vay şerefsiz
bilhassa Haçlı zihniyetine sahip Batılıların Salahaddinden nefret ettiğine de şahit olunuyor. Mesela bunların en meşhurlarından biri, 1919-1923 arasında Fransa'nın Suriye'deki genel valisi General Henri Joseph Gouraud (1867-1946). Yûsuf el-Azme komutasındaki Arapları 24 Temmuz 1920'de Meyselûn'da mağlup eden Fransız ordusunun komutanı olan Gouraud, zaferden sonra soluğu Salahaddin Eyyûbi'nin türbesinde almış. Büyük bir sevinç ve gururla sandukayı tekmeleyen Gouraud, şöyle haykırmış: "Uyan Salahaddin! Biz geldik! Benim burada bulunuşum, Haç'ın Hilâl'e karşı kazandığı zaferi gösteriyor!"
Sayfa 223
Marx ve Engels tarafından ileriye doğru atılan büyük adımlardan biri de, sosyalistlerin kapitalist toplumun temelinde yatan yasaları anlamaları gerektiğini, çünkü bu yasaların işlemesinin sosyalizmi olanaklı kılmaya varacağını fark etmeleriydi. Olan ve olması gereken, ütopyacılığın tamamen tersine, Marx ve Engels için diyalektik bir birlik içindeydi. Marx ve Engels’in incelemeleri, Smith’in ve Ricardo’nun klasik teorilerini ciddi eksikliklerini çıkardı ortaya. Marx’ın artı-değer teorisini buluşuna varan tahlili, klasik iktisatçıların “doğal” düzeninin doğal olmayıp geçici olduğunu gösterdi. Bir proletarya yaratmakla, kapitalist düzen, kendi yıkılışının ve onun yerini bir sosyalist düzenin alışının öğelerini içeriyordu. “Kasvetli teori”, yeni bir teorik yapının, işçi sınıfının kurtuluşunun, dayanaklarından biri haline getirilmişti. Marx ve Engels, bu çalışmaya Manifesto’yu yazmadan yıllarca önce –Engels’in Manchester’da, Marx’ın Paris’te bulundukları 1844 dolaylarında- girişmişlerdi. Sonal sonuçlar, 20 yılı aşkın bir çalışmadan sonra, Kapital’in (1867) Birinci Cildinde ortaya kondu; sonradan bunu iki cilt daha izledi.
Sayfa 36 - Sol Yayınları
Çok İlginç
Bilinçli yaptığınız tüm davranışlar, üst bilişsel işlevler ve sahip olduğunuz tüm entelektüellik bu bölgede bulunmaktadır. Bu alanda da kadın ve erkek beyinleri arasında farklılık olduğu gösterilmiştir. Peki, acaba bu kısım kadında mı daha çok gelişmiştir, erkekte mi? Sorumuza cevap vermeden önce bir meseleyi hâlletmemiz gerekmektedir. Çünkü eğer
Reklam
432 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.