Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

harun inan

harun inan
@altocholie
finans - deü
denizli
25 Haziran 1999
14 kütüphaneci puanı
815 okur puanı
Ekim 2017 tarihinde katıldı
hastalıktan, hastalanmaktan ne kadar nefret etsem de benim için dramatik bir tarafı olduğu aşikar. bir kere yatağa düşünce insan belki iyileşeceğinin umuduyla çaba gösterse de, bu durum bende geçerli değil. ölümden önceki anları çağrıştırıyor bana hastalık. ne kadar uzun uzadıya yaşadığımı, güzel anılarımı, mutluluklarımı, beklentilerimi, üzüntülerimi, pişmanlıklarımı.. hayatım film şeridi gibi geçiyor önümden bu anlarda. kırdığım insanlara pişman olduğumu dile getirmek, yanımda olanlara iyi ki yanımda olduklarını dile getirmek.. sessiz odunluğumdan, melankolik bir insana dönüyorum. kimseye hak ettiği şekilde davranmadım, kabaydım belki de ama huzurlu yalnızlığıma böyle ulaşabiliyordum. içten içe yıkıcılığımın ahlaki hesaplaşmasını yapıyorum. ancak böyle anlarda dile getirebiliyorum. ölüme en yakın olduğum an... birkaç güne iyileşiyorum sonra yeniden sessiz odunluğa devam.
Reklam
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski
8.3/10 · 127,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
soluklanma arası verdim kendime, o kadar da çok sevmesem de izmir'i.. yine de gittim. oturdum deniz kıyısına bir nefes aldım. iyisiyle kötüsüyle çok şey yaşadım burada. denizi seyrederken o insan kalabalığı da dikkatimi çekmiyor değil. ne kadar gündelik yaşamlar yaşansa da, kimbilir ne hikayeler çıkar o yaşamın temposuna uyum sağlamaya
her şeyi bırakıp gidesim var, hayat bir düzende gidemiyor benim için. istediğim, istemediğim pek çok şeye sahibim, hedefe de sahibim. ancak materyal bir hayat hiç cezbedici gelmiyor. hemen hemen her şeyden uzaklaşıyorum istemsizce. çıkıyorum izliyorum insanlığı, herkes bir yol uydurup o yolda ilerlemeye o kadar odaklanmış ki, bir durup nefes bile alamıyor. benim dönemim sona ermiş çoktan. insanlar arasında zaman akıp geçerken gülümsüyorum hayata, oyalıyorum kendimi, ufak heyecanlar, ufak güzellikler.. ama aradığım başka bir yer ve bu yerin nerede olduğunu bilmiyorum.
Reklam
harun inan
Bir kitabı okumaya başladı
Ölüler Evinden Anılar
Ölüler Evinden AnılarFyodor Dostoyevski
8.2/10 · 14,5bin okunma
Öyleyse neden intihar etmiyorum? Çünkü ölümden de yaşamdan tiksindiğim kadar tiksiniyorum. Bu dünyada neden var olduğumu kesinlikle bilmiyorum. Şu an bağırmak, evrene korku salacak bir çığlık atmak geliyor içimden. İçin için eşi görülmemiş bir gümbürtünün yükseldiğini duyuyor, neden patlayıp bu dünyayı yıkmadığını, hiçliğime gömmediğini düşünüyorum. Tarihte var olmuş en korkunç varlık, hem alevlerle hem karanlıklarla dolu bir kıyamet canavarı olduğumu duyumsuyorum. Bir kasılıp bir sonsuzca açılan, aynı anda hem ölen hem büyüyen, hiçin umuduyla her şeyin umutsuzluğu arasında kendinden geçmiş, güzel kokularla zehirden beslenen, aşkla ve nefretle kavrulan, ışıklarla gölgelerin yok ettiği, grotesk gülümsemeli bir yırtıcıyım ben. Sembolüm, ışığın ölümü ve ölümün alevidir. Her kıvılcım içimde sönüp, yıldırım ve şimşek olarak diriliyor. İçimdeki karanlıklar bile yanmıyor mu?
Bir tek iyimserler intihar eder. Artık iyimser olamayan iyimserler... Diğerlerinin hiçbir yaşama nedenleri olmadığına göre niçin bir ölme nedenleri olsun ki?
Nereye gidersem gideyim aynı ait olmama, boşunalık duygusu.. Benim için hiçbir önemi olmayan şeye ilgi duyuyormuş gibi yapıyorum, kendimi ya mekanik olarak ya da hayırseverlikten, fakat hiçbir zaman bir yere varmadan çalıştırıyorum. Beni cezbeden başka bir yer ve ben bu yerin nerede olduğunu bilmiyorum.
5,4bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.