Hayat, beni her gün yüz dilime ayırıp sonra tekrar birleştiriyor. Her şeyim, yerli yerinde görünse de eskisi gibi olamıyorum. Çatladığımı hissediyorum.
Dünyada her şeyi yapabileceğine inanıyor, gelecek günlerden korkmuyordu. Onu üzen bugündü. Devam etmemesi icap ettiği halde sürüp giden bu hayat, onun nefesine olan itimadını kemiriyor ve içinde şüpheler uyandırıyordu. Bazen kendi kendine:
“Niçin ben hiçbir şey değilim?” diye sorar ve buna kandırıcı bir cevap veremezdi.
Kendisinin dünyaya bir iş için geldiğini müphem bir şekilde hissediyor, fakat bu işin ne olduğunu bilmiyor ve etrafında kendisine “bu benim işim!” dedirtecek bir şey göremiyordu.