Sevgili okurum, bütün bu değişikler arasında Edward Rochester’ı unutmuş olduğumu sanıyorsunuz belki de. Bir an bile unutmamıştım. O hep aklımdaydı; çünkü ona olan sevgim gün ışığında dağılıverecek bir sis ya da yağmur yağınca yıkılıverecek bir kumdan kale değil, mermer üzerine yontulmuş bir yazıydı ki mermer var olduğu sürece silinmezdi.