Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Seval Çalık

"Kitap okuyan insan anlayışlı insandır. Çünkü tüm yaşamları kitaplarda görmüş,kendini oradaki kahramanların yerine koymuştur. Kitap okuyan insan zeki insandır, çünkü olağanüstü tüm varsayımların izini sürerek yaşanması muhtemel tüm olaylara şahit olmuştur."
Sayfa 106
Reklam
"İnsan,kendisine en çok benzediğine inandığı aynada bile kendi görüntüsünün tersini görürken, "Seni çok iyi anlıyorum," türü cümleler bazılarına epey anlamsızca geliyordu."
Sayfa 144
"İnsan anlatamadığı her şeyin kölesidir. Bu yüzden Sait Faik yalnızlığının, Peyami Safa deliliğinin, Nazım Hikmet sevdalarının, Oğuz Atay düşlerinin, Yusuf Atılgan endişelerinin,Sabahattin Ali merhametinin, Didem Madak hislerinin, Cahit Sıtkı yaşama arzusunun, Atilla İlhan ışığının, Turgut Uyar gökyüzünün, Cemal Süreya ise kuşların kölesi olmuştur. Hayat, duvarları anlatamadıklarımızla örülü tımarhanenin penceresinden dünyayı seyredişimizdir."
Sayfa 65

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İnsan kendini anlamak için felsefeyi, kendini anlatmak için edebiyatı buldu. Kendini sağlama almak için matematiği,kendini göstermek için fiziği buldu. Kendini yaşatmak için bilimi,kendini tanımlamak için coğrafyayı buldu. Ancak ne olduysa oldu ve birden hasreti bulup,kendini unuttu. Çünkü bu duyguya ne şiirler ne anlamlar ne toplamlar ne ispatlar ne şehirler ne de gerçekler yetebildi."
Sayfa 64
"Ne zaman ki iyiliğim, kötülük olarak algılandı, anladım ki ben doğru yoldayım."
Sayfa 16
Reklam
"Bilgelik yaşanılmış olanı anlamakla başlar, ki zaten geçmişi bilmeyen bugünü kavrayamaz. O yüzden kahinler gelecekten çok geçmişte neler olduğuna bakarlar. Geçmiş, geleceği içinde saklayan sırlarla dolu bir aynadır. Eger o aynaya yeterince bakarsan zamanın sırrını da görürsün, hayatın manasını da."
Sayfa 205Kitabı okudu
"Sen bu kavgada bir nokta bile değil. Bir küçük eğri virgül bir zavallı vesilesin."
Sayfa 457 - Kırmızı KediKitabı okudu
"...Garip değil mi,bize miskin,tembel,beceriksiz, artık iyice çözülmüş ve silahları eskimiş, dökülmüş durumda olduğu söylenen Türkler, günlerdir tam tersine donanımlı,cesur ve atak dövüşüyorlar... Bulunduğumuz koyda bir kapana sıkışmış gibiyiz. Tepelerin eteklerinde kıvranan böceklere benzediğimizi düşünüyorum...Ortada düşman yok;ama ölü çok... Gerçek şu ki,Gelibolu'nun dağları Türk doğuruyor! Ayrıca bu Türklerin işin ucunu bırakmaya hiç niyetli görünmeyen zorlu savaşçılar olduklarını düşünmeye başladık. Onlar şimdi bizde olmayan bir güce sahipler. Çünkü, Türkler memleketlerini savunuyorlar."
Sayfa 102
"Böyük, gözel insanları tanımak lazımdır kızım. İnsan ancak böyük, gözel insanları tanırsa dünyanın neden hala tamamen namuzsuzlara teslim olmadığını annar. Amma onları bulmak zordur. Böyük ve gözel insanlar ööle ortalarda gezinmezler. Onlar kıyıda, kenarlarda bekler, zamanı gelince işlerini yapar, soona gene ortadan çekilirler. Bu insanları tanımak, bilmek için bazen taa dünyanın dibinden kalkıp buralara gelivermek, emek vermek ister kızım."
Sayfa 242
"Eğer bir insan kendi yalanına bir kere inanırsa, bir daha hiç kimse ona gerçeği gösteremez Pia. O nedenle en tehlikeli yalanlar, kendimizi inandırdıığımız yalanlardır."
Sayfa 463Kitabı okudu
Reklam
"....bir insanı asıl öldüren şey, güvendiği bir kişinin ihanetine şahit olmaktı."
Sayfa 211Kitabı okudu
"Yoksa başkası için atan bir kalbi, kendi vücudunda taşımak çok ağırdır çocuk."
Sayfa 339 - Elma YayıneviKitabı okudu
"Kalp dediğin atıyor zaten.Marifet ritmi değiştirebilende."
Sayfa 245 - Elma YayıneviKitabı okudu
"Endişe hayal gücünün yanlış kullanılmasıdır."
Sayfa 204 - Elma YayıneviKitabı okudu
İnsan, yaşadığı yerlerde beraber bulunduğu insanlara görünmez ince tellerle bağlanırmış; ayrılık vaktinde bu bağlar gerilmeye,kopan keman telleri gibi acı sesler çıkarmaya başlar, her birinin gönlümüzden kopup ayrılması, bir ayrı sızı uyandırmış. Bunu yazan şair ne kadar haklıymış!
Sayfa 207 - İnkılap YayineviKitabı okudu