Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Merve Turun

Bir şeyin ardından başka bir şey hoşumuza gider: Yargılarımızın sadece yanlış değil, değişken olması da bize zarar verir. Savrulur, birbiri ardına farklı şeylere tutunuruz. Daha önce istediğimiz şeyleri bırakır, bıraktığımız şeyleri yeniden ararız. Arzumuz pişmanlığımızla sürekli yer değiştirir. Zira tümüyle başkalarının yargılarına bağlı kalırız, gerçekten övülmeye ve istenmeye layık olan bir şey değil de isteyeni ve öveni çok olan şey bize en iyi şeymiş gibi görünür.
Reklam
"Peki, bu ülkede bir yurttaş hakkını nasıl arar?" Kestirme ve net bir cevap verdi: "Arayamaz! Otuz yıl karara bağlanamayan ve bu yüzden katillerin zamanaşımından yararlandığı davalar olduğunu biliyor musun?"
Ama sonra "Edebiyatın gücü de buradan geliyor" diye düşündüm. "Tolstoy da kitap yazdı, Adolf Hitler de. Sorun yazıda değil, kimin ne amaçla yazdığında. Tanrı bile kendini yazıyla anlatıyor. İyi ama yazının icadından önce Tanrı yok muydu?"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Aramızdaki temel fark ne biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!" "Peki, sen ne görüyorsun bakalım?" "İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan."
Dairenin merkezi gibiyim ben, öyle ki çemberin tüm noktaları o merkeze eşit uzaklıktadır; sen öyle değilsin oysa.
Reklam
Kimi vardır utanır, gizler ya eksiğini, İşte ben de onlar gibi Neşe taşır dışarı, İçinde yüreğimin, tükenir ve ağlarım.
Gizem okulları insanın tek kalıcı süsünün onun erdemi ve olumlu özellikleri olduğunu, her insanın kendi başarılarını giyip, kendi ulaştıklarını süs olarak taktığını görmüştür.
PİSAGOR’UN SEMBOLİK AFORİZMALARI 10) Yataktan çıktığında pijamalarını katla ve çarşaftaki uyku izlerini sil. Pisagor, cehalet uykusundan uyanan öğrencilerine daha önceki ruhani karanlıklarının izlerini silmeyi öğretmektedir, çünkü yoldan geçen bilge ardında daha akılsız ve kör olanların put yapmak için kalıp olarak kullanacağı izler bırakmaz.
Reklam
PİSAGOR’UN SEMBOLİK AFORİZMALARI 9) Sağ elini herkese kolayca verme. Bu aforizma müridi kendine hakim olması ve takdir edemeyeceklere hikmetini ve bilgeliğini (sağ elini) sunmaması konusunda uyarmaktadır. Burada el, cehalet yüzünden düşenleri kaldıran Hakikati temsil ediyor; fakat kalbi ve aklı ölü olanların çoğu hikmet istemediği için, onlar kendilerine nezaketle uzatılan eli keseceklerdir. Cahil yığınları ancak zaman tedavi edebilir.
Pisagor’un en gözde yargılarından biri şuydu: “Tüm gücümüzle bedenden hastalığı, ruhtan cehaleti, karından lüksü, bir şehirden isyanı, bir aileden uyumsuzluğu ve her şeyden aşırılığı kesip atmak için elimizden gelen tüm çabayı göstermeliyiz.”
İyilik hükümrandır ve bütün her şey az ya da çok ondan pay alır. Her şey onu arar. O sebeplerin İlk Sebebi‘dir. İyilik kendi kendine yayılır, dolayısıyla her şeyde mevcuttur; çünkü hiçbir şey kendinde olmayan bir şeyi üretemez.
Ne sakalının uzunluğu, ne çileci bir hayat, ne sürekli sakalını kesmek, ne de İsis sembollü kıyafetler giymek filozof yapar insanı, her kim ki tanrıların işlerinin tarihini duyar, doğru bir biçimde öğrenir ve onların ardında gizli hakikatleri araştırır, her şeyi akıl ve felsefenin emrettikleriyle inceler, o kişi bir filozoftur.
Doğa doğayı içerir, Doğa kendi doğasında sevinir Doğa doğayı aşar, Doğa ancak kendi doğasına uygun biçimde ıslah edilebilir.
Aeneas Cehennem Kapısında “Bu cehenemi yolun tam ortasında, Bir Elma açmış kollarını tüm bağrınca Uyku tanrısı ağır başını oraya pusulamış Her yaprağına bir nafile rüya saklamış Biçim biçim suretler, sayısız hayalet orada Centorlar, gölgeler dayanmış kapıya Tutmuş girişi dehletengiz Hydra Sibyl gelenin hızlı adımlarını durdurmasa, Hayaletler, suretler, şekilden şekle giren hava Hepsi kime ait bir bir anlatmasa, Gorgonlar, üç gölgesiyle Geryonlar Chimaera’nın kustuğu içi boş yalımlar Ellerinde şimşekler saçan kılıçlar Ani bir korkuyla geleni yıkmak için, Parlak kılıcını yüzlerine indirmek için Bekliyor hepsi, Briareus yüz koluyla hazırda.”
Reklam
Bedenin uykusu, Aklın uyanıklığıdır ve gözlerimi kapadığım zaman Gerçek Işık ortaya çıkar. Sessizliğim hayatın ve umudun tomurcuk açmasıdır ve iyilikle doludur.”
“Ey hakkında konuşulamaz, Ey adı söylenemez olan, Ey sessizlikle övünebilen, Saf bir ruh ve sana uzatılmış bir kalple verdiklerimi kabul et! Sana yalvarıyorum bana merhametle bak, merhamet et ki senin bilginde hata yapmayayım, cehalet içindeki oğullarını ve kardeşlerimi aydınlatayım.”
O zaman Hermes insanın neden cehalet günahı yüzünden ölümsüzlükten koparıldığını bilmek istedi. Yüce Ejderha şöyle cevap verdi: “Cahiller için beden en önemli şeydir ve onlar içlerindeki ölümsüzlüğü gerçekleştirme kapasitesinden yoksundur. Bir tek ölecek olan bedeni bildikleri için, ölüme inanırlar ve ölümün sebebi ve gerçekliği olan maddeye taparlar.”
Reklam
Bilgeliğin sembolü olan sakalı -ki keçi de gezdirir bir benzerini- yerinde durur, ama kibirden havalanmış kaşları yelkenleri indirir, kırışık alnı düzleşir, çelik gibi ilkeleri yerlerde sürünür ve bir süreliğine de olsa eğlenceli bir tombalak oluverir.
Ve delikanlı, Evren’in Ruhu’na daldı ve Evren’in Ruhu’nun, Tanrı’nın Ruhu’nun parçası olduğunu gördü ve Tanrı’nın Ruhu’nun, kendi ruhu olduğunu gördü.
...Fakat bu yanlıştır, çünkü düşmanlık besledikleri için, kendilerine düşmanlık ve nefret çekiyorlar.
“Kim bilir kaç kişi senin zarif hallerini sevdi. Kaç kişi güzelliğini sevdi. Belki gerçek aşkla belki değil; Ama bir tek kişi seni sevdi. Bir tek kişi değişen yüzündeki hüznü sevdi.”
Hiçbir şey olmayan bir şey, Hiçbir şey olmayan bir şeye aşık olmuş. Hiç var olmamış, hiç var olmamışın yolunu kesmiştir. Hepsi hayal, ya gerçek?
“Yüreğim bedenimin kölesi haline geldiğinden hüzün ve acı duyuyorum.”
Reklam
"En çelimsiz nehir benim, Dickie... Usul usul denize doğru gidiyorum."
Yaşamıyorum ama hayattayım,öyle güçlü ki isteğim, ölmemekten ölüyorum