Taşıyabileceğinden fazla meyve vermeye başlayan körpe bir fidan gibi, vaktinden önce faydalı olmak gayretiyle güçsüz omuzlarında taşıdığı aile geçindirme görevinin ağır yükü altında kırılmaya başladı. Bu nedenle kendisinden an be an uzaklaşmakta olan hayat nurunun uzaktan uzağa yüzüne yansıyan zayıf ve hüzünlü ışığı, ara sıra şairane tasavvurlar arasında şahit olunan hayali varlıklara yönelmiş düşünceli gözleri, hayatın acılığını vaktinden evvel tattığı için uçları aşağıya doğru sarkmış, iğrenmiş bir ağzı garip ve hazin bir surette aydınlatırdı.
Karşınıza engeller çıkacaktır; başarısızlıklara uğrayacaksınız, düşmanlarınız veya davanızın düşmanları zaferler elde edeceklerdir, yılmayın, sönmeyin! Pes etmeyin! Ellerinizi asla kendiniz indirmeyin!
Kara ruh bir kez daha iyi ruhun sözünü kesip şöyle der:
"İnsanlar ise çok, çok eski zamanlardaki gibi gene hasta oluyorlar, gene ölüyorlar, gene açlık ve ıstırap çekiyorlar... Milyonlarca insan dünyaya geldiği güne lanet ediyor..."