Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eray ÖZ

Eray ÖZ
@Eray_z
Bandırma
Bandırma, 25 Ekim 2001
4 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Aciz insanlar kendilerine dayatılana inanırlar. Güçlü insanlarsa dilediklerine inanır, onu gerçek kılar. Özerk'in kendisinin Özerk olduğuna inanmasını, başkalarını da gücüne inandırmasını sağlayan nedir?
Reklam
Sen onu sevmişsen başkası da sever. Onu sevmişsen, başkasını da seversin.
Simgeleri kendimizin icat ettiğine inanırız. Gerçekte onlar bizi icat eder; sert hatlarıyla bizleri tanımlayan onlardır, onların mahlukatıyız biz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Son gününü görmeden hiç kimseye mutluluğa ermiş demeyin!...
Sayfa 56
Körlüğümü yüzüme kaktın; nasıl bir felakete uğradığını, nerede oturduğunu, kimin yanında ömür geçirdiğini görmedikten sonra o gözlerin neye yarar?
Sayfa 16
Reklam
Cenneteki Kişiye
Ah, yalnızca kararmak için yükselen Yıldızlı Umut
Sayfa 85
O artık kendi yaşamıyla zengindir; birden zengin olmuştur, batmakta olan güneşin veda ışığı karşısında boşuna öyle neşeyle parıldamamış, ateşten yüreğinden bir hayaller akını salıvermiştir.
Sayfa 22
Sonucunda şimdiki kendisini var edecek, bugünkü İvan İlyiç'i oluşturacak şey başladığı anda, bir zamanlar onu çok mutlu eden, güzel diye nitelendirdiği her şey toz gibi dağılıp gidiyor, hiçe dönüşüyor, hatta çoğunlukla bayağılaşıyordu
Durumu kötüydü ve onun durumunun kötü olması doktorun da, başka herhangi birinin de umrunda değildi, çünkü durumu kötü olan oydu.
Aslında her şey, gerçekte o kadar zengin olmadıkları halde zenginlere benzemek isteyen, bu yüzden de ancak birbirlerine benzeyebilen insanlarınki gibiydi.
Reklam
İmalı sözlerden de hoşlanmam; ikiyüzlülüğe de tenezzül etmem; iftiradan ve dedikodudan tiksinirim. Maskeyi sadece maskeli balolarda takarım, insanların arasında dolaşırken değil.
Gökyüzü öyle yıldızlı, öyle berraktı ki, onu gören kendine sormadan edemezdi: Nasıl oluyor da böyle bir göğün altında türlü türlü suratsız, kaprisli insan yaşıyabiliyor?
Sayfa 3
Ağır hazinemi, bol akçemi getirmişsin Sana harçlık olsun Kırk ince belli kız ile Burla Hatun'u getirmişsin Sana esir olsun Kırk yiğidimle oğlum Uruz'u getirmişsin Kulun olsun Tavla tavla şahbaz atlarımı getirmişsin Sana binit olsun Katar katar develerimi getirmişsin Sana yüklük olsun Karıcık anamı getirmişsin Bre kafir,anamı ver bana Savaşmadan, vuruşmadan çekileyim Geri döneyim gideyim, belli bil
Sen toza toprağa bulandığın zaman göreceksin, hiçbir işe yaramayacak ne yüzünün, saçının güzelliği, çalgı çalmadaki ustalığın ne de.
İçimde bir devlet, bir politika, partiler ve devrimler yaratmalıyım... Bunların hepsi olmalıyım; bu ben-halk'ın gerçek panteizmi içinde Tanrı olmalı, bedenlerinin, ruhlarının, çiğnedikleri toprağın ve işledikleri fiilerin özü ve eylemi olmalıyım. Her şey olmalı, onlar ve onlar-olmayanlar olmalıyım. Zavallı ben, işte, yine gerçekleştiremeyeceğim bir düş!
Bernardo Soares, Huzursuzluğun KitabıKitabı okudu