“Evet bitti,zor oldu ama bitti... Neden bitti biliyor musun? İnanmaya gücüm kalmadığı için bitti. İncittiğin yerler daha geçmedi diye bitti. Uğruna gösterdiğim sabrı anlamadığın için bitti. Zerre kadar değişmeyeceğin için bitti.”
Çok seversem gitmezsin sandım, gittin. Ararsan diye telefonum elimde uyukladım, aramadın. Rüyalarımda bile seni bekledim, gelmedin. Gözüm her yerde seni aradı, sen orda değildin. Düştüğümde kendi kendime kalktım, senin elin başkasının elindeydi. Şimdi seni nasıl affedeyim?
Kalp kırıklığının belki de en güzel tarifi, Kemal Sayar'dan: "Artık senin elinden tutmayanı, senin de bırakman gerektiğini anladığın o ân, kalbin kırılmış demektir."