İnsanlar sadece doğru kabul ettikleri bir tavırdan doğan mutluluğu kalıcı olarak kabul ederler. Zevklerden ibaret bir mutluluk ise gelir geçer. Daha hissedildiği anda ölür.
Herhalde doğmadan önce çok kötülük ettik, ya da öldükten sonra çok büyük bir mutluluk tadacağız ki, Tanrı bu yaşamın kefaretinin tüm işkencelerle, tüm acılarla ödenmesine izin verebiliyor.
Önyargilar, gündelik yaşantımızdaki bütün bu pislik ve igrenclikler gereklidir, çünkü bunlar gübrenin kara toprağa dönüşmesi gibi zamanla faydalı bir şeye dönüşür. Kökeninde pislik barındırmayan iyi bir şey dünya üzerinde bugüne kadar görülmemiştir.
Her şey gibi çocukların terbiyesine verilen emek de boş bir gayretti. Kanlarının mayasında, doğuşta ne varsa vakti saati geldiği gibi meydana çıkıyor, hiçbir şey onu değiştirmiyordu.