Bazı cümlelerin içinde sesi kısılan özgürlükler
Uçurtma uçurmak yasaktır.
Kitap yazmak, film izlemek, resim yapmak yasaktır.
Evinizde kuş beslerseniz, kırbaçlanacaksınız. Kuşlarınız öldürülecek.
Sayfa 284
Alıntı içinde alıntı :)
Üç tutku yönlendirdi hayatımı: Sevgi açlığı, bilgi arayışı ve başkalarının acılarına yönelik dayanılmaz bir merhamet. Aşk ve bilgi göklere yükseltti ama merhamet her seferinde çekip yere indirdi beni.
- Bertrand Russell
Yağmur damlasından dünyayı içmek
Okur Takip Önerileri
Ölümse duvarda bir dünya hecesi
Bahçedeki otlara zamanı anlatıyor
- Delikanlı mı? dedim, sizden daha yaşlıyım her çeyrek saatte hayatımın bir yılı gidiyor.
Benim kirli dünyamın harfleri mi ona çok yabancıydı, yoksa çocuk okumasını bilmiyor muydu, çıkaramadım (…)
Birileriyle, uzun uzun, belki de saatlerce konuşmak istiyordum, ama onlarla konuşamayacağımı hemen anladım. Bir an neredeyse gözlerimden yaşlar getirecek bir keder sarıyordu ki içimi, gururla silkindim: Ruhumu açacağım kişileri kitaptaki dünyada yaşayan gölgeler arasında seçecektim.
Sayfa 14
Benjamin materyalist yaklaşırken :)
Tarih, yerini homojen ve boş zamanın değil, ama şimdiki zamanla dolu bir zamanın oluşturduğu bir kurgunun konusudur.
Sayfa 32
Piraye:
Şimdi avucumdaki saatin üzerinde muhteşem parmaklarının parçası tırnağına ait bir şaheser tutuyorum. Tıpkı bahsettiğin gibi adımı tırnağınla yazmışsın saatinin arkasına ve hakikaten saatin içerisinde ben ve çocukların resmî var.
Kitap sizi şöyle karşılıyor;
O’na bağlı olan ve O’nun izinde yürüyen Atatürkçü Ulusumuza…
… Bu iyi niyetli sefil insanlar bana o dehşet verici marifetlerini anlatıyor ve yaptıklarıyla övünüyorlardı. Kendi deyişleriyle bana ağır muhabbeti, argo konuşmayı öğretiyorlar. Bu, genel konuşma diline iğrenç bir tümör, bir siğil gibi eklemlenmiş bir dil. Bazen ilginç bir tutarlılığı, bazen de ürkütücü bir özgünlüğü var (…)
Tanırlar için üzülenlere: Tanrı kalıyor, denebilir. Krallar için üzülenlere: Vatan kalıyor, denebilir. Cellat için üzülenlere söylenecek bir şey yok.
Geçmişin toplumsal yapılanması üç dayanağın üzerinde duruyordu: rahip, kral, cellat. Uzun süre önce bir ses: Tanrılar gidiyor! dedi. Son olarak bir başka ses yükselip haykırdı: Krallar gidiyor! Şimdi üçüncü bir sesin yükselmesinin zamanıdır: Cellat gidiyor!