Her konuda fikri olanlar...herkesi yargılama hakkı olduğunu düşünenler...
Her şeyi bilen bu adamlara,her zaman, her yerde rastlanabilir. Bu adamlar, bütün yeteneklerini ve zekalarını, daha önemli konularda fikir üretemedikleri için, başka insanların hayatlarının ayrıntılarını öğrenmeye harcarlar.
Sayfa 11 - Ema klasik
Nedendir bilmem. Belki de herkes birbirinden korkuyordur bu dünyada...
Sel
Faust
Sevgi nasıl bir duygu ki kalbimi yumuşattı sadece insanlara ve hayvanlara değil; tabiattaki tüm canlılara kendimi yakın hissediyorum. Bu rutubetli bu küf kokan mağarada vahşi ihtiraslarıma gem vurabiliyorum. Fakat sevgim gittikçe büyüyor ve göğsüme dar geliyor. Hasretin kucağında kendimden geçiyorum.
Okur Takip Önerileri
Çile
Sanat ve hayat, sanat ve hakikat üzerinde fikri olmayan, fikir tasası çekmeyen şair, bence, kuyruğu kıstırılınca ağlayan bir hayvancıktan farksız... birbirine aykırı çift başlı bir mahluk olan şairde, biri süfli ve mahkum, öbürü ulvi ve hakim iki kutup var bunların biriyle şair insanoğlunun en altında, öbürü ile de nebiler ve veliler ayrı, en üstünde....
Gönlüm uçmak dilerken semavi ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere...
Sayfa 251
Dağı tanıyan, nasıl tanımaz uçurumu? Mademki yükseliş var, iniş olmaz olur mu?
Sayfa 355 - Büyük Doğu
Hassas bir ruh, bütün kaba şeylerin düşmanıdır.”
Obsesif Takıntılar
En vahşi ve eksantrik obsesif fikirler dahi detaylı bir şekilde araştırıldığında açıklığa kavuşabilir sorunun çözümü obsesif korkuların hastanın deneyimleri ile ilişkisini bulmakta yatar yani bu sorunları çözmek için belli bir obsesif fikrin ilk nerede görüldüğünü ve hangi durumlarda kendini gösterme eğiliminde olduğunu bulmak gereklidir.
Sayfa 35
Lambayı sırla..
....Lambayı, mumu, elektriği söndürmek sözü, edebe aykırı bulunurmuş. Allah kimsenin ışığını söndürmesin diye lambayı dinlendir ya da sırla denirmiş...
Sevmek, içerisinde derin bir anlaşılmayı da barındırıyordu bence. Seni anlamayanı sevemezsin, kendini anlatamadığına kendini sevdiremezsin .....belki de tek bir dert yetiyordu bir insanın bir insanı sevebilmesine...
Destek
Hayatın, bir felaketten sonra daima bir saadet verdiğini, o güzel darbımeselin söylediği gibi, ayın on beşi karanlıksa, on beşinin mutlaka aydınlık olacağını bilmiyor değildim. Fakat, bu mehtabın bu kadar koyu bir karanlıktan, bu kadar umulmaz bir dakikada doğacağını aklıma getiremezdim.
