Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İlim fakiri

Düşünüp hesap edilmeden verilmiş bir söz, kaygan bir yola adım atmak demektir
Reklam
Hiçbir şey istemesine gerek bile kalmadan anne babasının prensi yahut prensesi olarak büyütülmüş çocuklar bu sefer de ileriki yaşamlarında "istemeyi" bilemiyorlar. Çabalamadan рага, makam ve ün kazanma beklentisi içinde nice çocuklar yetiştirmemiz biraz da bu yüzden. Dünyanın onlara hiçbir şeyi anne babaları gibi hazır vermeyeceğini anladıklarında ise kızılca kıyamet kopuyor. Bu hazin tablo birçok kişilik bozukluğunun alt yapısını oluşturabilecek kadar ciddi etkilere sahip.
Her gün bir yerden göçmek ne iyi her gün bir yere konmak ne güzel bulanmadan donmadan akmak ne hoş dünle beraber gitti cancağızım ne kadar söz varsa düne ait şimdi yeni şeyler söylemek lazım. Mevlana Celaleddin Rumi
Sayfa 155Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ümit duygusunda gizli bir psikoloji yasası vardır: Beklentisi olan insanın karşısına farklı fırsatlar çıkar. 'Şanslı' diye bilinen kişilerin en ufak detayları fark etmeleri ve bunlara büyük bir ümitle bağlanmaları sonucunda başarılı olduklarını söyleyebiliriz.
Şeytan, Müslüman gencin yaptığı planları uygulamasına engel olmak için özel bir çaba sarf eder. Ona yaklaşır ve der ki, 'Bu plan olmadı yeni bir olan daha yap. Plan iyi olursa kolay uygularsın' der. Böylece şeytan, Müslüman gence hep plan yaptırır ama asla uygulamasına müsaade etmez. Aslında meselenin plan değil irade ve nefis terbiyesi olduğunu ona hep unutturur.
Reklam
''Kanaatin yanlış anlaşıldığı noktalardan birisi, harcanan emek ya da elde edilen sonuç açısından hangisinde yetinilmesi gerektiğidir. Sadece elinden gelenle yetinmek, insanı tembelliğe götürür. Bunun adı kanaat değil, tembelliktir. Fakat elinden gelen her şeyi yaptıktan sonra ortaya çıkan sonuca razı olmak, insana huzur verir. Böyle kişilerin ikinci bir iş yapma konusunda da motivasyonları olur. Beklentileri çok yüksek olan doyumsuz kimseler bir süre sonra ''Ne yapsam başaramıyorum'' diyerek çalışmayı bırakırlar ve neticede ''ya hep ya hiç'' anlayışıyla hareket ettiklerinden hiçbir şey yapamamış olurlar.''
Sayfa 177Kitabı okudu
İyi kimseler şükrünüze, kötü kimseler sabrınıza vesile olur.
"Hangi işte yumuşak huyluluk varsa orayı süsler. Hangi işte katılık / sertlik olursa orayı çirkinleştirir." ص
Unutma! Asıl Müslümanlık kaliten en yakın arkadaşının yanındaki kadardır.
Efendimiz Aleyhisselatuvesselam :“Ey Aişe ! Nazik ol! Şüphesiz ki nezaket bulunduğu şeyi ancak güzelleştirir, her nereden sökülüp uzaklaştırılırsa o şeyi mutlaka lekeler, kusurlu hale getirir.”
Reklam
Allah Teala ile birlikte olma şuuruna eren bir mümin tek başına olduğunda da bir ümmet gibidir
Ruhumuzu söndürerek var edemez asla kendini Güneşle arasına soktu zehir sözlerini Acıyı büyütüp hak gördü eziyeti Sor kendine, kim bu hale getirdi seni.
Sayfa 157Kitabı okudu
Beynin aramaya başladıysa ve kalbin yeterince açıksa gerçek cesareti bulursun
Ebu Sâ'lebe Efendimiz Aleyhisselatuvesselam: "İyilik, nefsin sükuna erdiği, kalbin mutmain olduğu şeydir. Kötülük, muftuler fetva verse de nefsin bir türlü sakinleşemediği, kalbin mutmain olmadığı şeydir."
Sayfa 213Kitabı okudu
Abdullah ıbn Ömer "Allah Rasulu'nun 'Biri Allah'a sığındı mı gerçekten sığınılacak yere sığınmıştır' buyurduğunu işittim."
Sayfa 100Kitabı okudu
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.