Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mebaru

Mebaru
@Kompozisyon
İyi bir savaşçı kendisini yenilgiden koruyabilir, ama düşmanın yenilgisinden emin olamaz. (çünkü düşmanı yenilgiye uğratma fırsatı düşmanın kendisi tarafından sunulur.)
Reklam
Eger düşmanı ve kendini biliyorsan, yüz savaşın sonucunda bile korkmana gerek yok. Eğer kendini biliyor ama düşmanı bilmiyorsan, kazandığın her zafer için bir de yenilginin acısını tadacaksın. Eğer ne kendini ne de düşmanı biliyorsan, her savaşta yenik düşeceksin.
Plan
"zayıfmış numarası yap, böylece kibri büyüsün"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
5 sabit etken
"ahlak, iklim, arazi, önderlik, yöntem ve disiplin."
Sayfa 27 - olympiaKitabı okuyor
Samimiyet mi? "Samimilik bir iç açılışıdır, pek az kimsede bulunur. Daha çok görüleni, başkalarının güvenini kazanmak için kurnazca bir gizleyişten başka bir şey değildir."
Reklam
" Kanaatkârlık, mutluluklarından sarhoşa dönenlerin müstahak oldukları küçümsemeye ve hasede uğramak korkusudur: bu, irademizin kuvvetiyle yersiz bir övünmedir; en yüksek mertebedeki insanların kanaatkârlığı ise talihlerinden üstün görünmek isteğinden başka bir şey değildir."
"Yeni dünya düzeni, Komünist manifestosu veya Katolik kilisesine karşı yüzyıllardır süren kan davası gibi birbirinden tamamen farklı olan -hatta bazı durumlarda çılgınca görünen- inançlar tarihsel açıdan nasıl illuminati ile bağdaştırılmıştır? Işık unsurları, aydınlanma ve berraklık, tek bir kelimeyle nasıl karanlık, korku ve karışıklığı simgeleyebilir?"
" Yanko, faşist idareciler tarafından malları zorla gasp edilerek Sofya'dan sürgün edilen yahudilerin, kendisinin doğup büyümüş olduğu bu şehre geldikleri zamanı çok iyi hatırlıyordu."
"..biz toprağa bağlı yoksul köylüleriz....Yoksul yuvada sevda barınmaz. Kulağına küpe olsun, çocukların büyüdüğü zaman bunu unutma."
Reklam
" Dostlukmuş.. ölüme yürümekmiş.. Üstüne titremekmiş...vefaymış!.. Aşk dediğin, zavallı bir kapıyı, Duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış..."
"Hükümdarların insaf ve merhameti çok kere halkın sevgisini kazanmak için bir siyasetten başka bir şey değildir."
"Özseverlik (ben duygusu), dalkavuklukların en büyüğüdür."
"İnsanın belli başlı iki günahı vardır, diğerleri bunlardan çıkar; sabırsızlık ve tenbellik. Sabırsız oldukları için cennet'ten kovuldular, tembel oldukları için geri dönemiyorlar."
"1893 nüfus sayımına göre Selanik'in 100 binden biraz daha az nüfusu vardı; İzmir'de 200 bin, Istanbul'da ise 1 milyon civarında insan vardı. Selanik'te yaşayanların yüzde 28'i islam dinine mensuptu. Bu rakam İzmir'de yüzde 38, Istanbul'da yüzde 50'ydi."
" Mustafa Kemal, Selanik'te, yaşlı Osmanlı İmparatorluğu'nun huzurlu rehaveti içinde, kesinlikle gösterişli olmayan sade bir evde doğdu;doğumunun sadece günü, saati, dakikası değil, ayı ve hatta kesin olarak yılı da bilinmiyor. Atatürk, Istanbul'da ihtişamlı kraliyet sarayı Dolmabahçe'de öldü. Ölümünün yalnızca günü, ayı ve yılı, 10 Kasım 1938 değil, saati ve dakikası da bilinir- sabah dokuzu beş geçe- ; sarayın bütün suskun saatlerinin haraketsiz akrep ve yelkovanları bu saatte durdurulduğu gibi, bu dakikalar bir Doğu hükümdarına yakışır törensellikle ama aynı zamanda titiz bürokrasinin egemen olduğu çağdaş, Batılı duyarlılığıyla her Türk'ün belleğine kazınmıştır."
Sayfa 19 - TurkuvazKitabı okuyor
Reklam
Özdeyiş XI
XI Tutkular, çok kere kendilerine zıt kutupları doğurur. Cimrilik bazen müsrifliğe ve müsriflik cimriliğe yol açar. Ínsan çok kere zaaf yüzünden metin, sıkılganlık yüzünden cüretlidir.
Sayfa 25 - VarlıkKitabı okudu
Atatürk'e neden yahudi diyorlar?
"Müslümanlarla Yahudilerin arasında bir de özel bir grup vardı; bunlar 17. yüzyılda yaşayan Sebetay Sevi'nin Mesihlik iddiasının başarısızlığından sonra Müslümanlığı seçen kişilerdi. Din değiştirmiş bu Yahudilere Müslümanlar kuşkuyla yaklaşırken dinlerine sadık kalan Yahudiler de kin duyuyorlardı. Bu gruptaki kişiler, dönme yada sayıca çok bulundukları ve nüfusunun en varlıklı, en dinamik, siyasetle en ilgili kişilerini oluşturdukları şehirlerinin adıyla Selanikli olarak anılıyorlardı. Dönmelerin ve Musa'nın yasalarına sadık kalmış Yahudilerin de içinde bulunduğu mozaikle, Mustafa'nın doğmuş olduğu Selanik Avrupa'nın en büyük Yahudi kenti durumundaydı. Mustafa Kemal'in en azından Yahudi olduğu söylentisi bu nedenle yayılmıştır. Bu söylent, antisemitizmin aptallığının sayısız kanıtından bir tanesidir. Birincisi son derece kötü niyetli bir iddiadır. İkincisi doğru olsa bile "Ne mutlu Türküm diyene" sloganını icat eden bir insan için hic bir şey fark etmezdi."