Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Unutmadanyaz
Unutmadanyaz
@PsikologHanim11
Psikolog
60 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
Sevdiğim bir serinin yorumuyla geldim. Uzun zamandır buraya yorum girmiyordum bakalım paslanmışmıyım Bu kitapta fark ediyorum ki Anne büyümüş Ama tabii ki olaylara farklı bir bakışla yaklaşması, hayalperestliği hala onunla Evet yorumumu ve kısa bir özeti şöyle bırakıyorum serimiz sevgili Anne in nişanlısı Gilbert a yazdığı mektuplardan oluşuyor.
Anne in yolu bu kez Summerside da bir liseye çıkıyor. 3 yıl boyunca bir okulda müdürlük yapmaya başlıyor.
Summerside geçireceği o 3 yıl düşündüğü kadar rahat geçmeyecek gibi yeni insanlar, yeni hayatlar tanıyor. Kitabın en beğendiğim yanlarından biri Anne in insanlara ve durumlara gerçekten faklı ve bir o kadarda güzel yaklaşması. Yaşanan olaylar tedasadüfle bile olsa Annein lehine çözülüyor ve 3 yılın sonunda Anne Summerside dan yeni kalpler kazanarak dönüyor ( ki yaşananları düşünürsek bu Anne için hiç kolay olmuyor ) olayları ve tepkilerini anlatırsam spoiler olur o yüzden bahsetmiyorum serinin ilk 3 romanına göre biraz daha yavaş ilerlediğini söyleyebilirim, yani aslında Gilbert İn mektuplarıda olsaydı kitapta belki daha güzel olabilirdi yinede beğendim
Görüşmek üzere Anne
Yine bir Livaneli klasiği. Kendisi en sevdiğim yazardır, neredeyse tüm kitaplarını okudum, gerçekten hepsinden ayrı ayrı dersler çıkarıyor insan. Son yazdığı eserine gelince Egede bir balıkçı kasabasında geçiyor. Orda yaşanan halkım gündelik hayatını, yaşam şartlarını ve günden güne değişen düzeni anlatıyor. Değişime ekmolarak birde göçmen sorunu ekleniyor hayatlarına. Denizden yüzlerce ölü. Bir kurtuluş umudu, yarım kalmış hayaller. En iyisi okuyup anlamak. Acı yaşanmışlıklar...
Bu romanı tanıtmaya nerden, nasıl başlamalıyım bilmiyorum. En iyisi en baştan başlamak Kitabın dili oldukça sade ve anlaşılır. Okuyucuyu yormuyor. Konusuna gelecek olursak 3 ana karakter etrafında dönüyor kurgu, hayatları bir şekilde kesişen 3 erkek. Kitap, Caner adlı karakterin kaleme aldığı günlüğünü beyin cerrahı Muzaffer beye göndermesi ile başlıyor. Cerrah bu günlüğün kendisine neden, hangi amaçla geldiğini sorgularken bir yandan günülükte bahsi geçen konuları yakın arkadaşı ile aralarında analiz ediyor. Okumaya başladığım zaman ilk sayfalarda konuyu anlamakta zorlandım, kitabın bana anlatmak istediği neydi? Sayfalar ilerledikçe karakterler ve içerik yavaş yavaş oturdu. Okurken şunu fark ettim; bu kitap bana günlük hayatımızda yaşadığımız durumların, kullandığımız kelimelerin derin anlamlarını sorgulatmak istiyor. Kitaptaki karakterler arasındaki konuşmalara bende katıldım; onlarla beraber düşündüm. Araf kelimesi, arafta olmak size neler çağrıştırıyor ? Yazar bazı konularda karakterlerini tartıştırarak okuyucuyuda bu konulara dahil ediyor, düşünmesine yol açıyor. Sonunu ise hiç tahmin etmediğim bir şekilde bitirmesi kesinlikle yazarın maharetiydi. Tek eleştireceğim kısım olayların birden değişmesi, anlatılan olayın kimin başından geçtiğini anlamak zaman zaman zor oluyor.
Okur Takip Önerileri
Çok güzel bir kitap. Her gün herhangi bir sayfasını açıp okuyabilir ya da sırayla gidebilirsiniz, içeriğindeki masallar öğütler akılda kalıcı. ortaokul yaşlarından itibaren her yaştan insanın bir solukta bitireceği tarzda.
Her satırının altını çizmek istediğim, baş ucu kitabım diye nitelendirdiğim nadir kitaplardan biri oldu. Öncelikle Merve Şahinkaya ya bu güzel eseri bizlerle buluşturduğu için teşekkür ederim. Tam anlamıyla farkındalık yaratacak bir eser. İçeriği bence sadece ebeveynlerin değil herkesin okumasını gerektirecek tarzda. İnsan ilişkisine dayanan bu güzel kitap evlatlarımızı, öğrencilerimizi, danışanlarımızı hatta ilişki içerisinde olduğumuz herkesi doğru bir şekilde anlayabilmek için güzel notlar barındırıyor.
Mesleğim gereği insanlarla iç içeyim hatta bu kelime tam anlamıyla benim için " insanlarla iç içe olmak. " Bir psikolog olarak çocuk psikoloji ve gelişimi alanında ilerliyorum bu alanda uzmanlaşmak istiyorum. İşte bu kitap bana güzel bir yol arkadaşı olacak.
Çocuklarımız bize emanet; onları, yarının insanlarını nasıl yetiştireceğimiz ya da nasıl yetiştirmememiz üzerine yazılmış harika bir eser.
Mutlaka okuyun.
Feyzul Furkan Tefsirli Kuran-ı Kerim Meaili //HASAN TAHSİN FEYİZLİ
"Bütün kitaplar, tek bir kitabı daha iyi anlamak için okunur.”.
Çok uzun zamandır kendime güzel ve anlaşılır bir meal arıyordum; Rabbimi, dinimi, onun gönderdiği kitabı daha iyi anlamak için. En sonunda babam bana bu güzel meali hediye etti
Mealin dili, anlaşılırlığı çok önemli benim için, sonuçta ilk defa okuyacağım ve ‘onu’ anlamak istiyorum. Bu meal tam anlamıyla bu isteğimi yerine getirdi, dili anlaşılır, açıklamaları yeterli, hatta ayetlerden sonra o ayetin iniş nedeni veya ayetle ilgili olayları kısaca anlatması ( tefsiri ) sizin için çok faydalı oluyor.
Evet böyle güzel bir ayın ilk günü sizlere bu meali önermek istedim sizlerde güzel, anlaşılır bir meal arayışındaysanız kesinlikle öneririm.
Feyzü'l Furkan (Orta Boy - Ciltli - Şamua)Hasan Tahsin Feyizli · Server Yayınları · 20131,449 okunma
Merhaba bugün sizlere tadı damakta kalacak bir romanla geldim.
Peyami Safa /// Fatih Harbiye, yazarın en güzel eserlerinden biri. Çoğu okurun tekrar okumak isteyeceği tarzda, nitelikte bir eser. Okurken gözümde canlanan İstanbul sokakları, insan tasfirleri ince ince işlenmişti. Kitabın konusu şuan bile yaşadığımız dönemde sıkça yaşanan bir durum, buna Doğu-Batı çatışması diyebilir miyiz? Belki… Kitaptaki baş karakterlerden Neriman’ın yaşadığı sancılı ikilemler, gel-gitler etrafında dönüyor konu. Neriman’ın düşünceleri ve hayat tarzıyla Fatih ve Harbiye arasında kalışı bu kadar kısa sürede daha ne kadar güzel işlenebilirdi bilmiyorum. Aslında yazdığım bu söz kitabı tanıtmaya yeterli diye düşünüyorum. Ama gene de kitabın kısa tanıtımını naçizane yapmak istiyorum. Konservatuar da okuyan iki genç Neriman ve Şinasi, okulları gibi hayatları ve yaşadığı yerde bir. 7 yıllık bir birliktelikleri var. Şinasi hayatı düşünce tarzıyla tam anlamıyla bir şark insanı, Neriman ise bu hayat tarzını aslında hiç benimsemeyen ama bunu Macit ile karşılaşana kadar fark edemeyen genç kızımız. Macit… Onu da kitaptan tanıyalım. İyi okumalar
Merhaba bugün size polisiye bir romanla geldim.
Bu tarzı Ahmet Ümitle sevmeye başladım ve fark ettim ki ilgimi çekiyor. Bu roman genç yazarımız Erhan Güler ‘in kaleminden çıktı. Yazarlığa yeni başlayan biri için kelimelere hakimiyeti çok güzeldi. Roman tekniği açısından olayları kurgulaması ve çözüme ulaştırması da ilgi çekiciydi. Sayın Güler, romanıyla insanı içine çeken bir kurguyu başarıyla kaleme almış ve vermek istediği mesajı okuyucularına aktarmıştır. Okumaya başladığım ilk gün 50-60 sayfaya yakın okudum ve sonra elimden bırakamadım. Kitabı yarıladığımda romanın kurgusu büyük bir merakla beni içine çekti; kendimi “olayların düğümü nasıl çözülecek, katil kim, konu buraya nasıl geldi” diye bir sürü soru sorarken yakaladım. Bence okuyucuya sordurulan bu sorular polisiye/gerilim kitabının önemli bir özelliği olsa gerek; okuru merakta bırakmak, sorgulatmak gerçekten her yazarın başarılı bir şekilde üstesinden gelebileceği bir şey değil. Sayın Güler’i tebrik etmek gerekir. Yazarın karakter tanımlarının detaylı olması, baş karakter Ertuğral’ın iç konuşmaları çok hoşuma gitti. Ertuğral, Aram ve Serdar tam anlamıyla üç silahşörler olmuş Müdürün tam yerinde olan argo konuşmaları da ayrı bir tat ve gerçeklik katmış kitaba. Evet, sonuç olarak gerçekten beğendiğim bir roman oldu. Akıcılığı, kurgusu, dili çoğu kişiye özellikle polisiye severlere hitap edecek diye düşünüyorum. Gelecek vadeden bir yazar yeni eserlerini heyecanla bekliyorum.
Merhaba, bugün sizlere konusunu çok beğendiğim bir kitapla geldim. Çok beğendiğim ve beni etkileyen bir kitap… Ayşe Kulin in Kanadı Kırık Kuşlar kitabı, öncelikle şunu belirtmeliyim dili ve konusu çok akıcı bir şekilde her insanı kendine bağlayacak türden. Evet Hitler dönemini ve ikinci dünya savaşını anlatıyor kitap, o dönemde yaşananlar Yahudilerin gördüğü zulüm, haksızlık. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir insan bunları yaşamayı hak etmez ailesinden ayrılmayı yaşadığı yerden koparılmayı bu kadar hakareti… Hem de bunların tek bir insana yapılması bile yeterince kötüyken bir ırka, soya, belli bir topluluğu hedef alarak yapılması… Her neyse konudan daha fazla uzaklaşmak istemem yazdıklarımdan tahmin ettiğiniz üzere kitapta Yahudi bir aile doğduğu topraklardan kaçarak Türkiye ye gelir. Tıp doktoru olan yahudi asıllı Gerard Schliman asıl karakterimiz ve ailesi Türkiye ye yerleştikten sonra buraya diğer önemli meslektaşlarınıda davet eder. Ülkemizin gelişmesi açısından önemli başarılar elde ederler ve tabii bizde onlara yeni bir ev yeni bir yurt oluruz . Kitabımız böylede başlar tam 4 kuşağın Türkiye de yaşamını içerir. Dönemin siyasi , toplumsal çoğu olayını kişilere yansıtarak ince ince işler Kulin.
Büyümek:)
Uzun zamandır okumak istediğim bir kitapta e İyi ki okumuşum dediğin bir kitap oldu Harry ve oğlunun ilişkisi yaşanılanlara beni çok etkiledi. Harry potter ve arkadaşlarının 40lı yaşları işleri ve çocuklarıyla olan ilişkileri hepsini ayrıntılı anlatmış bu kitap. Dracoyu bayaaa değişmiş buldum yaşanılanlar ve onunda çocuğu ile olan ilişkisi... Çok fazla anlatıp spoiler vermek istemiyorum:) Tiyatro tarzında okuduğum ilk eser. Buna rağmen güzel İlerledi diyebilirim. Harry potter serisini çok seviyoruM, hem filmlerini hem kitaplarını bu da onlar arasında yerini aldı hatta en sevdiğim diyebilir miyim evet :)
Harry Potter ve Lanetli ÇocukJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 20169,6bin okunma
Bu kitabı baya bir süre aradım, alıp almamakta çok kararsızdım. Ama tarihi konulara, romanlara olan ilgim galip geldi ve almış bulundum. Kitap 1980-1920 yıllarında Bakü de Bolşevik devriminin yaşandığı dönemde Müslüman bir Azeri genci olan Ali Han ile Hristiyan Bİr Gürcü kızı Nİno arasındaki imkansız aşkı anlatıyor.
Başlarda çok akıcı, güzel ilerledi ama bir süre sonra beklediğim duyguları bana vermedi. Sonunu biraz zor getirdim açıkçası. Tabii burdan kitabın kötü olduğunu çıkarmayın, sadece baş kahramnların biraz daha fazla anlatılmış ( ee şimdi diyeceksiniz kitap zaten aşk kitabı ) ben daha çok o günün olaylarını yaşanan savaşları amlatacak ümidiyle almıştım yani konu beklentim farklıydı, aman kesinlikle şunu diyebilirim güzel bşr aşk hikayesi okudum hem de yaşanmış bir olay :)
Ali nin Ninoyu sevişi, mutlu olması için her şeyi yapmaya çalışması. Gerçekten bütün dünya savaşırken onlar en derin aşkı yaşamaya çalıştılar.
Okunmaya değer güzel bir kitap tavsiye ederim
Bu seriyi çok sevdim özellikle veda ve umut u. Hem tarihi bir roman tarzında oluşu, hem de ülkemizin geçmişini yaşayan birinin anılarından okumak çok güzel.
Osmanlı'nın son dönemlerini anlatan bir kitap son paşalardan birinin hayatini anlatıyor. Yaşanan zorluklar, yenilikçi düşünceler... o kadar çok duyguyu bir arada yaşıyorsunuz ki bu kitapta bir yanda özgürlük bir yanda Savaş bir yanda aşk Kendimi o dönemde o hayatın içinde o Konak'ta buldum zaten yazarın kalemine diyecek sözüm yok Her neyse çok fazla uzatmayacağım Bu kitap seri halinde ilerliyor veda omut hayat ve Hüzün diye Ayşe Kulin ve ailesinin hayatını anlatıyor okumanızı tavsiye ediyorum
Evet bu kitap beni hem çok merak ettiğim hem de çok sevdiğim bir dünyaya davet etti. Zaten tarihi konulara, tarihimize ilgim çok bu kitabı da bilerek seçtim. Konumuz İstiklal harbimiz ve Kazım Karabekir. Evet bizim için devletimiz tarihimiz için önemli bir yere sahip ama buna rağmen adını çok sık duymadık . Hatta Doğu cephesi dışında sonra birden sanki ortadan kayboldu değil mi ? Kazım Karabekir ve diğer silah arkadaşlarının adı ne tarih derslerinde ne başka yerlerde karşımıza çıkmıyor. Neden ? neler yaşandı? Kazım Karabekir kim? kitapları yasaklı mı ? bu kitap tarihi Roman tarzında bize Kazım Karabekir anlatacak
Heycanla umutla başladım bu kitaba , bitirene kadar göz yaşı acı keder peşimi bırakmadı
Yanlış anlaşılmasın kötü bir kitap değil aksine herkesin okuması faydalanması gereken bir kitap. Okuyan herkes kendinden bir parça bulacak bu kitapta.
Psikoloji, bilinç-altı, çocuk gelişimi bu alanlara ilgi duyanlara kesinlikle tavsiye ederim.
Hem okudum hem kendi hayatımı sorguladım. İnsanı düşündüren, kendini sorugulamasını sağlayan bir kitap.
Yüreği dayanan okusun
Bir çocuğun sözlerden davranışlardan nasıl etkilendiğini ince ince işlemiş daha sonra bu etkilenmelerinin yetişkinlikte onun karşısına çıkışını göstermiş Umarım çocuklarımızın Danışan larımızın öğrencilerimizin hayatlarına dokunurken biraz daha dikkatli oluruz Bu kitap onu sağlayacak size
Hiçbir kitaba kötü demem emek var sonuçta. Bu da kötü değildi ama bir türlü bitiremedim. Daha doğrusu bitirmekte zorlandım, İnat ettim sonuna gelene kadar . Konuya bir türlü adapte olamadım, hep Sanki bir şeyler olacak bir yere bağlanacak gibi bekledim ama olmadı sanki böyle havada kaldı gibi hissettim bu kitap, yine de dediğim gibi bitirdim
Hem üzdü hem düşündürdü
Gene Livaneli gene harikalar. Gerçekten bütün kitapları mi güzel olur birinden bile sıkılmadım, hepsinde bir parça kendimi buldum. Bu kitabında da öyle hem kendimi hem güzel ülkemi gerçekten anlattıkları o kadar tanıdık ki... kitabın içindeydim adeta. Bu kitabı beni hem üzdü hem düşündürdü
