Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şéyma

Şéyma
@Seymaa345
Ruhun derdi içinde ve kaçamaz kendi kendinden
Quintus Horatius Flaccus
Quintus Horatius Flaccus
Tembellikten, zayıflıktan ötürü kendini tanrıların kucağına atıp, "Benim elimden bir şey gelmezdi, yol önceden çizilmişti," demek kolay. Oysa tercihin ihtişamını düşünsenize! İnsanı insan yapan şey. Kedinin tercih hakkı yoktur, arı bal yapmaya mecburdur.
Sayfa 328Kitabı okudu
Reklam
Yalan gerçeğe böylesine benzerse kim gerçek mutluluğa yürekten inanabilir ki?
Keşke ben de seninle ölebilsem. Bu acı dolu dünyada yaşayamam artık.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Son derece mantıksızdı bu. İnsanlara bu kadar az saygısı olan bir kişi nasıl olur da onların kendisi hakkında ne düşündüklerine bu kadar çok önem verirdi?
Oysa hayallerim sadece bana aitti. Kimseye hesap vermek zorunda değildim. Canım sıkkınken sığınağım, özgür anlarımda ise en büyük keyfimdi onlar.
Reklam
Hiçbir gerçek, bir sevdiğimizi kaybettiğimiz zaman duyduğumuz kederi gideremez. Hiçbir gerçek, hiçbir samimiyet, hiçbir güç, hiçbir nezaket bu acıyı geçiremiyor. Tek yapabileceğimiz şey, üzüntüyü sonuna dek yaşamak ve sonunda bundan bir şey öğrenmek, ama her ne öğrenirsek öğrenelim, bir sonraki beklenmedik üzüntüde bir yardımı olmuyor.
Ne arıyordum? Ve insanlar benden ne bekliyorlardı? Ama yanıtları asla bulamıyordum.
Herkes kendi çapında mutlu görünüyordu. Gerçekten mutlu muydular, yoksa sadece bu izlenimi mi veriyorlardı bilemiyordum. Ama bir şey varsa, eylül sonunun bu güzel ikindisinde herkes mutlu gözüküyordu. İçimi tanıdık olmayan bir yalnızlık duygusu kapladı, çünkü bu görüntünün dışındaki tek benmişim gibi hissediyordum.
Başka birinin yalnızlığına girmenin olanaksız olduğunu anlıyorum. Bir başka insanı, az da olsa, tanıyabileceğimiz doğruysa, bu ancak o kişinin kendini tanıtmak istediği ölçüde gerçekleşebilir.
Onları bir çöp yığını gibi attığımı görmeye dayanamıyordum, işte tam onları kamyonun içine atarken, ağlamaya en yakın olduğum andı. Sanki benim için gömülme kavramını temsil eden şey, tabutun mezarın içine indirildiğini görmekten çok, bu kravatların atılmasıydı. Babamın ölmüş olduğunu sonunda anlamıştım.
Reklam
Hep ölümün beni uyuşturacağını, acıdan hiçbir şey yapamayacağımı düşünmüştüm. Şimdi ölüm gerçekleştiğindeyse, hiç gözyaşı dökmüyor, çevremde dünyanın yıkıldığı duygusuna kapılmıyordum. Tuhaftı, ama ansızın gelmiş olmasına karşın, bu ölümü kabullenmeye şaşılacak derecede hazırdım. Beni rahatsız eden başka bir şeydi, ölümle ya da benim ölüme gösterdiğim tepkiyle ilgili olmayan bir şey: Babamın arkasında hiçbir iz bırakmamış olduğunu fark etmiştim.
Alçakgönüllü mezar taşları yeşilliğin içerisinde kaybolurlar. Güneş battığında mezarlık mini mini mumlarla ışıl ışıldır. Ölüler bir çocuk balosunda dans ediyor sanki. Evet, çocuk balosunda çünkü ölüler çocuklar kadar masumdur. Yaşam ne kadar acımasız olursa olsun, mezarlıkta hep huzur vardır.
Peki ama nedir ihanet? İhanet setleri yıkmak demektir. İhanet setleri yıkmak ve bilinmeyene doğru başını alıp gitmek demektir.
Toprağın sadece birkaç kısa gün içinde bir mezar daha olmayı beklediğini o öğleden sonra bilmiyordum.
156 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.