Dört elle sarıldığımız birçok kıymetlerin; uğrunda, sahici bir insan gibi kalbimiz ve kafamızla yaşamayı feda ettiğimiz binlerce sözde mühim şeylerin ne kadar kolay fırlatılıp atılabileceğini bana öğreten Yusuf! Benden sana selam olsun…
Dinledik rüzgarı sessiz sessiz
Okuyorken bize bir gamlı kitap.
Suya çizmişti gümüşten bir iz
Yükselirken gece dağdan mehtap.
Şimdi hülyaya gömülmüş ölüyüm;
Ne gelen var; ne giden var, ne soran.
Izıdrap yaylasıyım, gam çölüyüm;
Esiyor gönlümde sadece boran.