Çocukların kendilerine göre apayrı dünyaları var. Biz büyüklerde onların bu minicik dünyalarını, güzel hayallerini yerle bir ediyoruz. Evet, çocuklar, haylaz, yaramaz olabilirler; bu onların doğasında mevcut. Bir söz görmüştüm, o da şöyleydi: çocukları terbiye etmeye kalkışmayın, onlar zaten sizi örnek alırlar. Çocuklara kötü davranmakla, onları dövmekle eğitmemiz mümkün değil. Çocuklar her zaman anne, babalarının, büyüklerinin sevgilerini hissetmek isterler. Portuga, daha önce öldürmek istediği bir adamdı. Fakat sevgisini gösterince birer candan dost oldular. Çocuklara iyi davranalım, onların gönüllerini hoş edelim. Eminim ki bu kitabı okumuşsunuzdur. Okumayanlar mutlaka okusunlar. Bir ayetle incelememi sonlandırıyorum. Sen onlara sırf Allah’ın lütfettiği merhamet sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi. Onları affet, onların bağışlanmasını dile, iş hakkında onlara danış, karar verince de Allah’a güven, doğrusu Allah kendisine güvenenleri sever.(al-i imran 259)