Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.17
HEİDİ, ÖMERCİK VE AYŞECİK EL ELE SANSÜRE
"Düşünce ve yazıda özgür olmak isterim, dünya davranışımızı yeterince sınırlıyor."
Wolfgang Van Goethe
______
Osman Şahin'in okuduğum ikinci kitabı oldu. İlki otobiyografik öğelerin ağırlıkta olduğu Kolları Bağlı Doğanlar kitabıydı. Selam Ateşleri- Ay Bazen Mavidir kitabında birbirine yer yer tema, konu veya ele alınan duygu
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Böyle bir eser için inceleme yazmak çok zor. Belki de doğru değil... Yine de benim için anlamını aktarmaya çabalayacağım,
Bu 6. kez bitirişim Mesnevi-i Nuriye'yi her okuduğumda başka bir yarama merhem olmasaydı 6 kez okumazdım sanırım. Yine yeterli değil kanaatımca. Bir teyze vardı 'ben daha 1. Söz'den (bismillah bahsi) çıkamadım.' derdi. Belki 30-40 defa okumuştur. Öyle de böyle hakikatler ışık gibi inceldikçe incelebiliyor, en başta renkleri daha sonra röntgen şuaı gibi derinleri görüyorsun.
Üstadım der ki, -aklımda kalan cümleleriyle-
Nasıl ki bedenimizin suya gıdaya ihtiyacı var; ruhumuzun da elbet bir suyu bir gıdası olmalı. Onlar da böyle hakikatlerdir, nurlardır. Her gün ihtiyacımız zaruri ve elzemdir.
O vakit ne ruh sıkıntısı kalır ne de gavîleşme...
Asrımızın hastalığı depresyona birebir çare.
Küçükken bir ders sonrası Risale'lerden birini alıp " Dünyanın değil KAİNATIN tüm sırları bu kitapta yazıyor!!" diye bağırarak eve koşmuşluğum var...
Hala daha bağırıyorum; Rabbim'in güzel ikramları alın, okuyun. Bu kitaplarda seni, sana daha iyi tanıtan kullanma kılavuzları var.
Mesnevi-i Nuriye "İllem" leriyle bir çekirdek. Tarla sensin. Bağistan olacak gönlüne, su olacak hararetine.
Dalaletin gözüne elmas, kılınç vuracak, iki cihan saadeti kazandıracak bir ab-ı hayat olacak.
Yürüyen definedirler. .
Hz. Muhammed (sav) Allah dostları için şöyle söylemiştir..
“Bu kullar âleme rahmettir; belâlar onlarla kalkar, halkın emniyet kapısıdır onlar, rızık kapısı onların bereketiyle açılır, belâ kapısı onların vesilesiyle kapanır.
yağmura benzerler onlar; nereye yağarlarsa bereket verirler. Yürüyen definedirler. hayat bağışlarlar. Âb-ı hayatın (ölümsüzlük suyu) ta kendisidirler. Toprağa yağsalar o toprak buğday bitirir, nimetler verirler, meyveler verir. Denize yağsalar o denizin sedefleri incilerle dolar; inciler, mücevherler meydana gelir.”
Şüphesiz ki Mevlânâ Efendimiz de bu övgülere fazlasıyla layıktır..
Mecâlis-i Seb‛a Mevlânâ’nın yedi vaaz ya da konuşmasının yazıya dökülüp düzenlenmiş şeklidir.
Mevlâna yedi meclisinde her bölüme "Hamd ü sena" ve "Münacaat" ile başlamakta, açıklanacak konuları ve tasavvufî görüşlerini hikaye ve şiirlerle cazip hale getirmektedir. Bu yol Mesnevî'nin yazılışında da aynen kullanılmıştır.
Arifane bir lisanla âşıkane irşat için türlü delil ve cazip ifade ile âyetli, hadisli, delilli, şahidli bir ifade kullanılmıştır.
Mevlana Celaleddin-i Rumi'yi eksik etmeyin yaşamınızdan.. Hep kalbinizin bir köşesinde saklı kalsın.. Her daim okuyun, okutturun..
Huzurlu vakitler..
Mecalis-i Seb'a Mevlana'nın Yedi VaazıMevlana Celaleddin-i Rumi · İlk Harf Yayınları · 2017129 okunma
Gecenin bir yarısı bu incelemeyi
yazıyorum ... Aklımı kaçırmış
olmalıyım ... Ama olsun ! Bir eser , bir yazar için aklımı kaçıracaksam bu Sabahattin Ali için olmalı ...
Çünkü hak ediyor
Çünkü yazarken hissettiriyor
Çünkü kitabı okurken üzerime bir ağırlık , bir vefasızlık çöküyor
Çünkü ... Çünkü bu yazar beni yeniden şekillendiriyor ...
Bazen
Böyle bir eser için inceleme yazmak çok zor. Belki de doğru değil... Yine de benim için anlamını aktarmaya çabalayacağım;
Bir teyze vardı 'ben daha 1. Söz'den (bismillah bahsi) çıkamadım.' derdi. Belki 30-40 defa okumuştur. Öyle de böyle hakikatler ışık gibi inceldikçe incelebiliyor, en başta renkleri daha sonra röntgen şuaı gibi derinleri görüyorsun.
Üstadım der ki, -aklımda kalan cümleleriyle-
Nasıl ki bedenimizin suya gıdaya ihtiyacı var; ruhumuzun da elbet bir suyu bir gıdası olmalı. Onlar da böyle hakikatlerdir, nurlardır. Her gün ihtiyacımız zaruri ve elzemdir.
O vakit ne ruh sıkıntısı kalır ne de gavîleşme...
Asrımızın hastalığı depresyona birebir çare.
Küçükken bir ders sonrası Risale'lerden birini alıp " Dünyanın değil KAİNATIN tüm sırları bu kitapta yazıyor!!" diye bağırarak eve koşmuşluğum var...
Hala daha bağırıyorum; Rabbim'in güzel ikramları alın, okuyun. Bu kitaplarda seni, sana daha iyi tanıtan kullanma kılavuzları var.
Mesnevi-i Nuriye "İllem" leriyle bir çekirdek. Tarla sensin. Bağistan olacak gönlüne, su olacak hararetine.
Dalaletin gözüne elmas, kılınç vuracak, iki cihan saadeti kazandıracak bir ab-ı hayat olacak.
Ölümsüz Aile, çocuk kitabı olarak anılan ama bence her yaştan insanın yüreğini ısıtacak ve kendisini severek okutacak bir roman. Kitaplara ikinci defa okunma şansını vermem ancak bu kitap seneler sonra yeniden okuyacağım kitaplar arasında çünkü o iki kapak arasında sayfalar kalbinizi resmen sarmalıyor. Öğrencilerime de her fırsatta okumalarını tavsiye ettiğim kitabın konusu aslında bizde de bulunan "âb-ı hayat" yani ölümsüzlük suyu metaforu etrafında gelişiyor. Tuck ailesi tesadüfi bir şekilde bu sudan içmiş ve bir müddet sonra gelişen olaylar dizisiyle birlikte ölümsüz olduklarını fark etmişlerdir. Ancak hepimizin hayali olan, imkanı olsa hiçbirimizin itiraz etmeden içeceği o su, aileye büyük acılar, hüzünler ve zorluklar da getirmiştir. Ailenin yaşantısına sonradan dahil olan Winnie adındaki genç kız ile birlikte kitabın asıl hareketli ve akıcı olan kısmına geçiyoruz. Okurken tek bir saniyesinden dahi sıkılmadığım, su gibi akıp giden ve bittiğinde içimin hem pamuklara sarıldığı hem de ezildiği bir kitap oldu. Tavsiyem kesinlikle çocuk kitabı gözüyle bakmadan kaç yaşında olursanız olun mutlaka bir şans vermenizdir.
Amak-ı Hayal, Filibeli Ahmed Hilmi tarafından 1910 yılında yazılmış olan, Türk edebiyatının ilk felsefi ve gerçeküstü romanıdır. Bu özelliklerinin yanı sıra eser bilhassa tasavvufi içerikler muhteva etmektedir ve temelde sufi metafiziğinin başlıca düşüncelerinden "vahdet-i vücud" düşüncesini ele almaktadır. Vahdet-i vücud inancına göre
Sadece bir kere okuyarak Risale-i Nur'dan Sözler kitabını eleştirmek ne haddime ? Aşağıdaki konferansı okursanız şayet, Üstad ve Risale-i Nurlar hakkında genel bir bilgi edinmiş olacaksınız. Kendinize bir şans verin. Bu kitap okuduğunuz kitaplar gibi değildir. Okuyarak zaman kaybetmiş olduğunuz tüm kitaplara lanet okutur,
Kum Tefrikalari
Adımız Miskindir Bizim' eşliğinde satırlarımi yazıyorum.Sevket Kemal enişte,Yurdanur hala,Murat hoca,Erman ,Meftune hanım ve elbette ab-i hayat suyu içmiş doktor Mithat nam-i diğer Çiko ve niceleri...mayıs ayı malumunuz hepimiz için hayli zor geçti. Bu zor ve yıpratıcı zamanlarda varlığınızla biraz olsun gündemden uzaklasmami sağladınız.Tesekkur ederim. Yazarın okuduğum ilk kitabiydi.Külliyatina neden bu kitapla başladım bilmiyorum ama iyi ki oyle yapmışım, pisman degilim.Cok severek okudum.Kitabin kurgusuna ve fantastiklesen sonuna bayildim.Kitap;Doktor Mithat beyin eniştesi havaci Şevket Kemalin hikayesiyle başlıyor ve teyyarecilik hakkında epey bilgiye vakif oluyorsunuz.Mithat beyin anlatan sesiyle; kâh anason kokulu masada Murat hocayla sohbet ediyor kâh karanlık salonun ortasında bir sandalyenin tepesinde tütün üstüne tütün içerken buluyorsunuz kendinizi .Sevket Kemal beyle çölün ortasında gözünüze kumlar kaçabilir ,aç susuz kalabilirsiniz ,dikkat edin!Pencerenizi de açık bırakın belki Bahtiyar gelir, iyi okumalar ! Teşekkürler Ömür İklim Demir. Hamiş: kitabı okuyunca eski kelimeleri havsalaniz alıyor, endişe etmeyin.
Kahveniz Nasıl Olsun?
"Kahvenin âb-ı hayât olduğuna şüphen mı var?"
Merhaba kıymetli kitapseverler,
Kahve müdavimleri için tam bir başyapıt bu eser. Türk kahvesinin kültürel yolculuğunu aktarıyor okuyucusuna. Harika bir eser kazandırmış edebiyatımıza Beşir Ayvazoğlu. Kültürümüzde kahvenin önemine, yerine, geçmişine değinmiş.
