Ne aradıklarını anlamak ve kendilerini açık etmelerini sağlamak için önce kapan. "Açıl"ırken onların duyguları na yanıt ver; onları susturmak için "kapan"ırken samimi olup olmadıklarını belirle. Karşı tarafla aynı fikirde olsan da olmasan da, planlarını anlamaya çalış ve neden aynı fikirde olmadıklarını incele. Gerçek niyet ve planlarını an lamak için onların iradesine uygun hareket et. Açılırken, kapsamlı bir plan oluşturmak; kapanırken titiz, ayrıntılı bir plan uygulamak önemlidir. Bu planlar paha biçilmez dir çürıkü Dao ile kusursuz şekilde örtüşürler.
17 Eylül 1919 günü Amiral De Robeck'in tavsiyesi İstanbul'a bağlı vali ve mutasarrıfların desteklenmesi ve gerekirse silahlı güç kullanımıdır. İngiliz Yüksek İşgal Komiseri olaylar çok hızlı geliştiği için Londra'dan acil yanıt beklemektedir.
Sayfa 24 - Kronik KitapKitabı okudu
"Castoriadis'in belirttiği gibi, çağımızdaki hâliyle modern uygarlığımızın sorunu, kendini sorgulamayı bir yana bırakmış olmasıdır. Belli soruları sormamak, gündemi işgal eden sorulara yanıt bulamamaktan daha tehlikeli sonuçlara gebedir; yanlış sorular sormak ise çoğu kez gözlerin gerçekten önemli meselelerden başka yönlere çevrilmesine hizmet eder. Sessizliğin bedeli insan ıstıraplarıyla ödenir.(...) Hayat tarzımızın güya sorgulanamaz öncüllerini sorgulamak, denebilir ki, kendimize ve insanlara borçlu olduğumuz en acil hizmettir."
17 Eylül 1919 günü Amiral De Robeck'in tavsiyesi İstanbul'a bağlı vali ve mutasarrıfların desteklenmesi ve gerekirse silahlı güç kullanımıdır. İngiliz Yüksek İşgal Komiseri olaylar çok hızlı geliştiği için Londra'dan acil yanıt beklemektedir.
Sayfa 24 - Kronik KitapKitabı okudu
Nathan, karısının hayatını kaybetmesinden kısa bir süre sonra Denise Amber Lee Vakfı'nı kurdu. Vakfın amacı, acil durum aramalarına özel geliştirilmiş eğitim ve pro- sedürleri teşvik ederek 911 çağrı merkezlerinde yapılan hataları en aza indirmek. Vakfın kurulmasının ardından ise Denise Amber Lee yasası çıkarıldı. Bu yasa, acil durum çağrılarına yanıt veren görevlilerin, 252 saatlik iyileştirilmiş bir operatör eğitiminden geçmesini zorunlu kılıyor.
Sayfa 138
Freud ve Jung örneklerinde görüldüğü gibi, ilahi rabıtasından kopan Avrupa insanı pusulasız, rehbersiz açıldığı bu uçsuz bucaksız insan nefsinin okyanusunda bir yön bulmaya çabalıyordu. Öncelikle yanıt bulunması gereken acil soru, "kendi kendine yabancılaşma" sorunuydu.
Kürt örgütleri arasındaki ayrılığa bir son verilmesi ve güç birliği oluşturulması yolunda KUK tarafından başlatılan girişimlere, Diyarbakır DDKD ve Özgürlük Yolu olumlu yanıt verince, 1979 yılında ortak bir bildiri yayınlanarak Ulusal Demokratik Güçbirliği (UDG)'nin oluşturulduğu açıklandı. Bildirinin giriş bölümünde KUK, DDKD ve Özgürlük Yolu’nun, "Emperyalizmin ve faşizmin Türkiye ve Kürdistan halkları üzerinde saldırılarını yoğunlaştırdığı, devrimci, demokrat, yurtsever tüm örgüt, kuruluş vc kişilerin güç ve eylem birliğinin acil bir görev haline geldiği koşullarda Ulusal Demokratik Güçbirliğini oluşturdukları" anlatılıyordu.
Ancak, UDG'ni oluşturan örgütler, bu birlikteliğe karşın, ayrı ayrı propaganda faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyorlardı. Bu arada, DDKD'nin Ulusal Demokratik Güçbirliği'nden önce KUK’a karşı yürüttüğü olumsuz yayını birliğin oluşmasından sonra da sürdürmesi, birlik deklarasyonunun yeniden gözden geçirilmesini gerektirdi. Bir araya gelen taraflar, görüşme konuları üzerinde ayrıntılı bir anlaşma sağlayamayınca üç, dört ay kadar süren UDG de sona ermiş oldu.
ant yayınlarıKitabı okudu
Acil Yardım santralindeki operatör telefona yanıt verir.
Karşısındaki adam bir avcıdır ve paniğe kapılmıştır:“Ormanda
kanlar içinde birisini buldum. Ölmüş galiba... Ne yapmalıyım?”
Operatör,“Lütfen önce sakin olunuz,” der.“telefonu bırakın
ve şahsın öldüğünden emin olun.”
Bir sessizlik olur ve ardından bir silah sesi duyulur.Avcı
telefonu bir daha alır:“Tamamdır. Şimdi ne yapacağım?”
Araştırdım, ah, ateşli çabalarla,
Felsefe, hukuk ve tıp bilimini,
Bir de, ne yazık ki, ilahiyatı!
Şimdi de duruyorum burada, bir ahmak gibi,
Hiç de akıllanmış değilim.
Yüksek ünvanım, doktoram bile var,
Ve on yıldan beri öğrencilerimin burunlarını,
Kah o yöne kah bu yöne çekiştiriyorum
Birşey bilemeyeceğimizi, sonuçta anlamak için!
Buna
Kendine gelmeye başladığında, gözlerini öteki dünyada açacağına inanan adamın reaksiyonunun ne olacağının merakıyla dikkatle yüzünü incelemeye başladım. Gözkapaklarını kırpıştırdı, gözlerini floresan ışıklarının şiddetine alıştırmaya çalıştı.
"Burası cennet mi?... yoksa cehennem mi?"
Gözlerinin önünde kibrit çakmak gibi, içimden gelen neredeyse karşı konulamaz bir şaka yapma isteğimi güçlükle yenerek, "Doğrusunu isterseniz Peder, burası acil servis ama zaman zaman cehenneme de benzediği olur", diye yanıt verdim.
Sayfa 264Kitabı okudu
ulan... :D :D
Acil Yardım santralindeki operatör telefona yanıt verir. Karşısındaki adam bir avcıdır ve paniğe kapılmıştır: “Ormanda kanlar içinde birisini buldum. Ölmüş galiba... Ne yapmalıyım?” Operatör,“ Lütfen önce sakin olunuz,” der. “telefonu bırakın ve şahsın öldüğünden emin olun.” Bir sessizlik olur ve ardından bir silah sesi duyulur. Avcı telefonu bir daha alır: “Tamamdır. Şimdi ne yapacağım?”
Sayfa 133Kitabı okudu
Immanuel Kant - Aydınlanma Nedir? Sorusunun Cevabı
Aydınlanma insanın kendi suçuyla düştüğü ergin olmayışından (Unmündigkeit) çıkmasıdır. Ergin olmayış, [kişinin] kendi aklını (Verstand) başkasının kılavuzluğu olmaksızın kullanamamasıdır. Ergin olmayış, eğer akıldaki bir eksiklikten değil de aklı başkasının kılavuzluğu olmadan kullanma kararlılık ve cesâret yoksunluğundan kaynaklanıyorsa işte [bu]
Sayfa 27 - 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37Kitabı okudu
