#kadınaşiddet
Bu bataklığın suyu da çamuru da; -Delikanlılıkla elikanlılığı bir tutan.- -Her şeye hakkı/m var koca zihniyeti ile -Namus etiketini sadece kadınların alnına yapıştıran, namusu apış arasına sıkıştıran, -Ve bunca kötülük dururken, öpüşmeyi ayıba, sevişmeyi ahlaksızlığa yakıştıran zihniyetten gelir. -Bazılarının gözünde, kadının çörek otu kadar
Ah, kadın bedeni! Ne kadar ihtişamlı bir şeysin sen!" Bingenli Hildegard, insanı kirletenin regl kanı değil savaş kanı olduğuna inanıyor ve açık bir biçimde dünyaya kadın ola­rak gelmiş olmanın mutluluğunu yaşamaya davet ediyordu!
Reklam
Sanırım azıcık haklı :)
"Ah! Kadınlar, kadınlar!" Gizemli olduğuna inandıkları her şeye hayranlık duyarlar.
Kadın kılığına giren Talat, kadınlara sokaklarda yapılan sarkıntılıkları öfkeyle karşılar. Şöyle der kendi kendine: ''Ah biçare kadınlar, neler çekerlermiş. Biz erkekler onları kukla mesabesinde kullanıyoruz. Yolda serbest ve rahat yürümelerine mani oluruz. Bu ne rezalet ve küstahlık. Bir erkek, tanımadığı başka bir erkeğin yüzüne bakmaz, söz söylemez. Lakin tanımadığı ve hiç görmediği bir kadına gülerek yüzüne bakmaya ve söz söylemeye başlar.''
İnsanlara bir daha güvenmeyeceğim demişimdir:
Ah benim yufka yüreğim! Daha doğrusu, ah benim aptal kafam!
Sayfa 38 - Doğan Kitap, 1. Baskı, Ekim 2019.Kitabı okudu
Ah kadınlar! Anlaşılmaz bir muamma... Bazen vahşet ve şiddeti zayıf okşayışlara, küçük iyiliklere tercih ederler.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.