Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
200 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Kitap, Nietzsche'nin farklı iki dönemde yazmış olduğu şiirlerin derlemesinden müteşekkil. Deli (!) bir şairin yazdığı mısralar arasında yaşama ve ölüme dair bolca irdelemenin yer aldığı bu yapıt muhtemelen dil farklılığından kaynaklı şiir ahenginden bir parça yoksun. Ama "Nietzsche'nin kendisi bir ahenk" diye itiraz edenler için müthiş temalar da yok değil. "Şair, doğanın bir üründür. Hayvandır, akıllı değil, "hınzır" bir hayvan. Hakikatin ardında, yakalamayacağını bile bile..." Ss 12 Sevgi içimizde
Şen Bilim
Şen BilimFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 20191,043 okunma
"Güzelliği çirkince,çirkinliği güzelce yaşıyoruz."
Reklam
“Hıyar pop kültürünün sığlığında yayılıyor.Sığlık hıyarlık gübresidir.”
Sayfa 31
184 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
"Tehdide dayalı ahlak, ahlak değildir" diye kısa özet geçmenin doğru olduğu kanısındayım. Üç bölümden oluşup ağır bir dil barındıran zaman zaman yoran, zaman zaman ki ikinci bölümde keşkeleri hop oturtup hop kaldıran bir analiz. Ve ikinci bölümdeki şu tespit tüm yaşamı özetler nitelikte " insan acı çekmekten korkmamıştır, rahatsız eden çekmiş olduğu acının anlamsızlığıdır"
Ahlakın Soykütüğü Üstüne
Ahlakın Soykütüğü ÜstüneFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 20232,146 okunma
"Deli aklımla yürür, beni duyacak özgür kulaklara türküler yollarım." (Ahmet İnam)
160 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
yazar, felsefeyi ne yüksek, ulaşılmaz bir rafa koyup eli uzananın eline vuruyor ne de zararlı görerek topunu ateşe atıyor. yapmaya çalıştığı felsefeye bakışı ifrat ve tefrit noktalarından çekerek itidale ulaştırmak. bu maksatla felsefeyi elimizin altındaki, gözümüzün önündeki raflara yerleştirip onlarla hemhâl olacağımız, hayatın içinde her an danışabileceğimiz kitaplar hâline çeviriyor. onu yalnızca zihnin içinde olup biten bir şey olarak değil hayatın içinde, hayata karşı sergilenen bir tavır ve duruş şeklinde açıklıyor. felsefe hakkında oluşan kanıların eksikliklerine ve fazlalıklarına işaret ediyor böylece. fakat tüm kitap boyunca bunu yapmıyor. bahsettiğim kısım ağırlıklı olarak son bölümde yer alıyor. kitabın ilk bölümlerinde bir şeyler bir şeyler daha söylüyor. bu yazdıklarıyla akademi kovanına çomak sokuyor, attığı taşla kurbağaları ürkütüyor, kralı tacından, soytarıyı maaşından utandırıyor. filan gibi şeyler.
Yaşamla Yoğrulmuş Bilgi
Yaşamla Yoğrulmuş BilgiAhmet İnam · Say Yayınları · 200932 okunma
Reklam
Günlük dildeki türkü, sıkıştırıldığımız yaşama cenderesiyle, basmakalıp düşünce ile duyulabilir mi? Eski metinlerdeki, örneğin, divan şiirindeki türkü, uzmanların dar kafalılığı yüzünden işitilemez olmuyor mu? Medyayla pazarlanan, siyasal güç oluşturan küresel dilin "özgürlük", "demokrasi", "insan hakları", "insan sevgisi" gibi deyişlerinin sakız haline gelmesiyle, bu kavramların insana özgü türkü katmanları duyulamıyor. Türkçenin türkü katmanını basmakalıp dilbilimsel, dilbilgisel çözümlemelerle duymak biraz zor.
Sayfa 157Kitabı okudu
Bizdeki kültürel mirası değerlendirmekten yoksun insanların "bizde düşünce adına hiçbir şey yok", "bu dille düşünülmez" diyenlerin, kendi yetiştikleri Batı çevrelerinin dışındaki her düşünceyi, saçma, temelsiz, anlamsız bulmaları da bir diğer tehlike. Düşünme etkinliğinin jandarmalığına soyunup, kendi tarih olmuş, fosilleşmiş görüşleri dışındakilere kara çalmaları hem onlar için hem Türk düşüncesi için büyük bir yitik.
Sayfa 147Kitabı okudu
Oysa felsefe bir binadan ibaret değildir, bir kenttir, belki de bir dünya! Alman kültürünün, Fransızın, İspanyolun, İtalyanın, felsefe kentiyle özdeş olduğunu sanmak, felsefedeki gafletlerin en hazinidir! "Bu binanın dışında felsefe adına yapılanlar meşru değildir!" savını nasıl söylersiniz? Hiç merak edip, diğer binaları dolaştınız mı? Dolaştınız da yapılıp edilenleri anladınız mı?
Sayfa 133Kitabı okudu
Kültürümüze yakışan bir yolun da "türküleme" yolu olduğunu ileri süreceğim. Türküleme bir metafordur! Felsefeyi besleyen yaşama dünyamızı keşfetmek için, bu dünyayı görmemizi engelleyen dil kalıplarının, düşünce kalıplarının kırılmasıdır. Dilin üzerimizdeki basıncını hafifletip, kendimiz olanı keşfetme yollarından biridir türküleme. Günlük dilin, sokakta konuştuğumuz, gazetelerde, televizyonlarda kullanılan dilin yozlaştırıcı etkisinden sıyrılmayı hedefleyerek akademik dilin belli çerçevelere sokularak sıkıştırılmış havasından kopup, gelenekten gelen dilin, bize öğretilme yollarından, küresel dilin, siyasal, ekonomik, kültürel egemenlik kurma amacıyla ortaya konan dünyanın konuştuğu belli bir dilin mengenesinden kurtulmak için gereklidir, türküleme.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
ben bilgiyle yaşamayı bilmiyorum. bilmeyi bilmemenin acısını çekiyorum. nasıl bileceğim? nasıl bilmeliyim? ne bileyim ben?
·
Puan vermedi
"İyi"
"İyi" dediğimiz şeylerin özünde yalnızca birer ırk, sosyal bir statü belirleyicisi olduğunu öğrendim. Çok çok ilginç bir yaklaşım. Nietzsche abimin neden ortalığı sarstığı şimdi anlaşılıyor.
Ahlakın Soykütüğü Üstüne
Ahlakın Soykütüğü ÜstüneFriedrich Nietzsche · Say Yayınları · 20232,146 okunma
Akademik yaşam dış müdahaleler sonucu "kişisel bilgi" diyeceğimiz çok önemli bir bilgi tavrını yitirmektedir.
68 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
40 şiir ve bir (dize) / Haydar Ergülen
Haydar Ergülen
Haydar Ergülen
40 Şiir ve Bir
40 Şiir ve Bir
“gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız / göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır” 1980 sonrası Türk şiirinin önemli isimlerinden olan Haydar Ergülen’in ilk şiir kitabı 1981’de “Karşılığını Bulamamış Sorular” adıyla yayımlanır. “40 Şiir ve Bir” ise 1997’de yayımlanmış. Kitap, Necatigil Şiir Ödülü (1997), Cahit Külebi Şiir
40 Şiir ve Bir
40 Şiir ve BirHaydar Ergülen · Kırmızı Kedi Yayınları · 2020889 okunma
Ahmet inam'ın gönül safsatasını öğrendiğimde anlamıştım
Zararlı olarak gördüğüm felsefe değil, sanki gerçek bir din kalpten değil de kafadan gelebilirmiş gibi, onu hayati bir öneme sahip olarak sunmaktır.
1.263 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.