Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anadolu ve Selçuklu devleti
Sultan II. Kılıç Arslan, Miryokefalon (1176) zaferinden sonra Anadolu'da dış ticareti geliştirmek için hare kete geçmiş ve Aksaray'a Azerbaycan'dan ilim, sanat erbabı ve tacirler getirmişti. II. Kılıç Arslan zamanında Antalya, Konya, Aksaray ve Kayseri kervan yolunun çok mükemmel şekilde işlediği görülmektedir.
Sayfa 211 - Anadolu Selçuklu Devleti yüzyılında Aksaray
Zaten dertleşmek de moralinin daha da kötüleşmesini göze almak değil midir? Dertli olanın derdi azalır, dinleyenin de derdi artar...
Reklam
Hayat ne garip bir bilmece! Yeryüzünde hassas kalpler hep üzülecek ve mutlu bir ölüm hiç olmayacaktı. Hangi yöne baksam ayrılık. Kime sorsam kanadı kırık...
Salı Pazarı'ndaki, Ayasofya'nın küçük bir kopyası olan Kılıç Ali Paşa Camii... O caminin inşaatında Don Kişot'un yazarı Cervantes'in amelelik yaptığını biliyor muydunuz?
Cesaret ancak haklı olduğun zaman bir anlam kazanır.Kötülüğün emrine girmiş bir kılıç zorbalıktan başka işe yaramaz. Başkasının haklarını gasp etmek için gösterilen cesaret zülümdür.Zülmün, sevgiyle de aşkla da alakası yoktur.
Reklam
Bakışlarında korku görünmüyordu; tam aksine, gözlerinde büyüdükçe daha da belirginleşecek olan ve yeruüzünden ziyade gökyüzünün derinliklerine ait ürkütücü bir boşluk vardı.
Sayfa 58 - @alkımKitabı okudu
Ruhun Şad Olsun Koca Sinan
Kılıç Ali Paşa Camii... O caminin inşaatında Don Kişot'un yazarı Cervantes'in amelelik yaptığın biliyor muydunuz?
Sayfa 491Kitabı okudu
Onlar günahkarla değil, günahla mücadele ettiler. Müşrikle değil, şirkle savaştılar. Onlar cahili veya çirkini değil; cehaleti ve çirkinliği yok etmek istediler. Ve Pak Ceddimin tertemiz sünnetine uyarak ahaliyi eğitebilmek için uğraş verdiler. Bu uğraşları sadece düşmanlarına karşı değil, dostlarına da karşıydı. Onları ne dünyalık vaatlerle şımarttılar, ne de diğer nefsani ödüllerde bulundular. Halkı her ne pahasına olursa olsun kendi egemenliklerinde toplamak yerine onları terbiye etmeyi dert edindiler. Bunun için gerektiğinde kılıç kuşandılar.
Kılıç Arslan padişahın yüzünü görür görmez ol dem yüzünü yere koydu. Padişah ise: "Hey Kılıç Arslan korkma sana ziyanım ermez. Hem sana öyle bir timar vereyim ki bıraktığından daha makbul ola." dedi. Gümülcine'yi köyleriyle birlikte dirlik olarak kendisine verdi.
Sayfa 228 - * Padişah(Fatih Sultan Mehmet) | (Buna rağman Kılıç Arslan bir müddet sonra hanımını ve çocuğunu bırakıp önce Mısır'a ardından Akkoyunlulara iltica edecektir.)
Reklam
504 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Ahmet Altan bence önemli bir romancıdır.Ancak gazeteci kimliği baskın olduğundan romancılığı yeterince farkedilememiştir. İsyan Günlerinde Aşk ve Kılıç Yarası gibi romanları harikadır. Karakter tahlili, olay kurgusu ve dil kullanımı açısından dünya standartlarında pek çok romancıdan farkı yoktur.Okunmalıdır.
İsyan Günlerinde Aşk
İsyan Günlerinde AşkAhmet Altan · Everest Yayınları · 20173,004 okunma
Kendinde olanı vermek yetmez , kendinde olmayanı da vermek gerekir bazen!!!!
Günah, kendi ışığını yaratmıştı odada: Ne karanlık ne aydınlık, içinde her şeyin hem var hem yok olduğu, bütün sınırların eriyip birbirine karıştığı, her şeyin görüldüğü ama hiçbir şeyin açıkça fark edilmediği, belirsiz, tarifsiz, cazibeli loşluk. Işıkların azalmasıyla birlikte odada kokular da garip bir şekilde çoğalıp yoğunlaşmıştı; Mehpare "Hanımın teninin belli belirsiz baharatlı kokusu, Matmazel Helen'in haşhaş çiçeklerinden oluşan parfümünün kokusu, Hikmet Beyin kıvırcık sakallarına sinen tütün kokusu, yatağın lavanta ve sevişme kokusu, kandillerin uçuk is kokusu, duvarların yorgun ahşap kokusu, halıların eskilik kokusu, sandıklardan sızan ipek kokusu, konsollardaki havluların sabun kokusu...
Sayfa 65 - can yayınlarıKitabı okudu
...kendilerinde ve düğünde varlığını hissettikleri tuhaflığı, yabancıların gösterilerine duydukları hayranlığı belirtmek için gösterdikleri abartılı coşkunun arkasına saklamaya çalışıyorlardı.
Sayfa 25
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.