Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir seri katil yetiştirmekle bir şair adayına öğüt vermek arasındaki fark, hayat manzarasını seyretmek için oturduğunuz masanın pencereye olan mesafesine bağlıdır.
Erzurum'a Doğru Mustafa Kemal 23 Haziran'da Tokat-Sivas yolu ile Erzurum'a hareket etti. İstanbul onu geri almakta direniyordu. Mustafa Kemal'i hiçbir sıfatla tanımamak için her yana emirler verilmiştir. Azlettiler, aldırış etmedi. Üstündeki resmî sıfatı milli kongrelerde liderlik otoritesini alıncaya kadar kendi üstünde tutmaya çalışacaktı. Zaafa düşenlere de durmadan umut ve yürek pekliği vermek lâzımdı. İstanbul'da Kuvay-ı Milliye öncülüğü yapanlar bile Urfa, Maraş ve Antep'i alan Fransızlara hoş görünmesini öğüt veriyorlardı. Mustafa Kemal: "Fransızları hoş tutmakla ne kazanacağımıza akıl erdiremiyorum. Garp zihniyeti dalkavukluk ve riyakârlık, hele zulüm görmüş bir milletten gelirse, o milletin yaşamak hakkı olmadığına hükmeder. ***Tersine haksızlık ve zulme karşı avazımız çıktığı kadar haykırmalıyız. Avrupa'ya yaşamaya hakkımız olduğunu anlatmalıyız. Sizler de bu yolda yürüyünüz” diye cevap veriyordu.
Sayfa 211 - Pozitif
Reklam
Şüphesiz Allah'ın kitabında akıl sahipleri için birçok öğüt vardır.
Kitabında yüce Allah, yükselmek, dünyaya nizam vermek istiyorsanız söylediğim emir ve tavsiye ettiğim hayat tarzını benimseyip yasaklarımdan da uzak durun! Dostlarınızı seçerken benim düşmanlarımı dost edinmeyin, şeytan ve avanesinden uzak durun buyuruyor.
Yüksel yayıncılıkKitabı okudu
Ya nasıl öğüt verilir?!.(Yorumda)
~•~ Birisine öğüt vermek, akıl vermek, onun yanlışını söylemek, senin de nefsini besler. Senin nefsin de kibirle ilişkisini kurar. Bu da karşındakine daha zalimce davranmana neden olabilir. İşte bu nedenle, öğüt doğrudan karşındakine verilmez. ~•~
208 syf.
10/10 puan verdi
Herkesin başarılı yazar tanımı farklıdır. Kimisi için okuru kandırabilen ustadır, kimisi için kalbe dokunan cümleleri inşa eden. Benim başarılı yazar tanımım ise, herkesin düşünemeyeceği fikirleri, herkesin yazamayacağı biçimde yazmaktır. Zaten var olanı, olmuş olanı, sadece süslü cümlelerle; yazarın kalbinde bir sarayı gezip, beynine hiç
Kırk Üçteki Korkunç Traktör Yağmuru
Kırk Üçteki Korkunç Traktör YağmuruAfşin Kum · Aprıl Yayıncılık · 202357 okunma
öğüdü doğrudan verirsek kibri nefsi ile ortaklık kuracaktır. Birisine öğüt vermek, akıl vermek, onun yanlışını söylemek, senin de nefsini besler. Senin nefsin de kibirle ilişkisini kurar. Bu da karşındakine daha zalimce davranmana neden olabilir. İşte bu nedenle, öğüt doğrudan karşındakine verilmez.
Reklam
Allah Rasûlü -salât ve selam üzerine olsun- Kur'ân'ı hissederek yaşayarak ve tefekkür ederek okurdu. Kur'ân okurken acele etmez, ashabına da ağır ağır okumalarımı ve acele etmemelerini tavsiye buyururdu: "Kim Kur'an'ın tamamını üc günden az bir zamanda okursa, onu anlamamıs olur." Kurân, öğüt almak, iyiden iyiye düşünmek, anlamak, hissetmek, hidayet bulmak, imanı artırmak, basiret kazanmak amacıyla okunur: Kur'an'ı düşinmüyorlar (tedebbūr etmiyorlar) mı? Yoksa kalpleri üzerinde kilitler mi var? (Muhammed: 24) (Bu Kur ân,) âyetlerini iyiden iyiye düşünsünler (tedebbür) ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar (tezekkur) diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad: 29) Allah'ın size olan nimetini ve size öğüt vermek için indirdiği Kitab ve hikmeti düşünün (zikredin) (Bakara: 231) Allah, düşünesiniz (tefekkür) diye size ayetlerini böyle açıklıyor. (Bakara: 219, 266) Bak, anlasınlar (fıkhetsinler) diye âyetleri nasıl açıklıyoruz. (En'âm: 65)
48. O gün yer, başka bir yere, gökler de başka göklere dönüştürülür ve insanlar bir ve kahhar (her şeyin üzerinde yegâne hâkim) olan Allah’ın huzuruna çıkarlar. (İbrâhîm, 14/48) 49. O gün, suçluları zincirlere vurulmuş olarak görürsün. (İbrâhîm, 14/49) 50. Gömlekleri katrandandır. Yüzlerini de ateş bürüyecektir. (İbrâhîm, 14/50) 51. Allah, herkese kazandığının karşılığını vermek için böyle yapar. Şüphesiz Allah, hesabı çabuk görendir. (İbrâhîm, 14/51) 52. Bu Kur’an; kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak tek ilâh olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiridir. (İbrâhîm, 14/52)
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
HACC İslam'ın Devrimci İbadeti
Hacc tecrübesi bana neler öğretti. Kişi hacca giderken kendi kendine "hacc ne demektir diye sormalı ve haccın Allah'a doğru yükselmesi olduğunu bilmelidir." Hacc ibadeti pek çok şeylerin aynı anda gösterisidir. Gösteride Allah, sahnenin yöneticisidir. Adem, İbrahim, Hacer ve şeytan başlıca karakterleridir. Sahneler Mescid'ûl
Hac
HacAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 20111,357 okunma
"Eğer karşınızdaki kişi sizden öğüt istememişse, sadece durumunu betimliyor, halini tasvir ediyorsa, lütfen ona akıl vermeyiniz. Sadece onu dinleyiniz, onunla empati kurmaya çalışınız. Böylece sıkıntısını paylaşmış olursunuz. 'Öğüt vermek', sıkıntı paylaşmak demek değildir."
Reklam
Şeriat ve Kadın 2
Evlilikte olduğu gibi toplum yaşamlarında da kadının karar alıcı rollerde görünmesi, örneğin halifelik, kadılık ya da imamlık gibi işler yapması önlenmiştir. Yine bundan dolayıdır ki Kur'ân'a, Tanrı'nın kadınlardan peygamber göndermediğini, meleklerini dahi dişilerden değil erkek cinsinden seçtiğini ve çünkü eksik akıllı olarak
Gençlere öğüt vermek hoşumuza gidiyor. Ancak bir zaman geliyor ve ''Amca, biliyor musun, belki bunu şu şekilde yapsak daha iyi olur" diye bize akıl verecek oluyorlar, biz de, “Haddini bil evlat, kendini bir şey sanma" diye paylıyoruz onları . Bunun gerisindeki düşünce nedir? Açık ki "tevasi" değil. Tevasi, karşımdakinin de bana aynı şekilde sevgi ile tavsiyede bulunmasına istekli ve umarlıyım demektir.
“ Birisine öğüt vermek, akıl vermek, onun yanlışını söylemek, senin de nefsini besler. Senin nefsin de kibirle ilişkisini kurar. Bu da karşındakine daha zalimce davranmana neden olabilir. İşte bu nedenle, öğüt doğrudan karşındakine verilmez. Öğüt, eleştiri, ders vereceksen, genele anlatmak, bir hikâyenin içinden kıssa çıkarmasını sağlamaktır doğru olan. Tersi kırgınlıktır, kırmaktır, üzmek üzülmektir. İyi niyetle başlanan bir işte yarım kalmaktır. “
Sayfa 22
230 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.