insanlar dersin ellerini büyük şeylere uzatmışlar
diyelim ki bombalar yağmıyacak bir gökyüzüne
meydanlarda yakılmış hürriyet bayrağı kitaplara
diyelim ki barış ve emek türküsüne
bütün enlem ve boylamlarda savaşıyoruz halklar ayağa kalkmışlar
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum
Attila İlhan
Bu dünyada anası babası hayatta olmayanlar var, bir de hayatta olup da yanında olmayanlar, yanında olup da umurunda olmayanlar var. Hepsi ayrı yara. Ama o son yokluk, çok büyük bir yokluktur insan hayatında, doldurulması kabil
olmayan bir yokluk... Herkesin içine girmeye çekindiği metruk evleri düşün. Işığı yanmayan, hakkında efsaneler söylenmiş,
…herşey susar gecenin ilerlemiş saatlerinde
dinlersek duyarız kalbimizin insan diye vuruşunu
sahiden bu insanlar ne sevimli mahlûklardır
ölümler harbler arasında nasıl da yaşıyorlar
bir şarkı gelir bize yaprakların arasından
bir insanlık şarkısı barış ve saadet
yıldız çiler yıldız çiler o anda kalbimize
o anda hürriyeti insanları düşünürüz…
Yarın akşam gelin dedim ya
Yırtık pırtık gelin zarar yok
Üç işimin biri barış
Biri dünya
Biri de sizsiniz dedim ya
Yarın akşam gelin
Ama mutlaka gelin
Buğday konuşacağız