Düğüne gelince,"bir yıldan önce düğünü falan düşünmenin bir anlamı yok,"dedi ürkekçe,"evet, evet bir yıl, daha önce olamaz."planını bitirmesi, mimarla anlaşması gerekiyordu. Sonra... Sonra... İç çekti, ödünç para almak düşüncesi beyninde şimşek gibi çaktı fakat hemen bu düşünceyi reddetti."bu olanaksız. Ya zamanında ödeyemezsem? İşler düzelmezse, alacaklılar mahkemeye verirler ve oblomov'un şu ana kadar saf ve temiz olan adı..."Tanrı göstermesin. O zaman huzuru kalmaz, gururuna veda ederdi. Borçlanan insanlar sanki ruhlarına şeytanlar girmiş gibi koşuşturup durur, çalışır, uykuları kaçardı. Evet, borç bir şeytandır, yalnızca para ile kovulabilen bir kötü ruhtur. Kuşkusuz hayatları boyunca parazit gibi yaşayan akıllılar da vardı. Sağı solu soyarlar ve lanetlere kulak asmazlardı. Nasıl huzurlu uyurlar, nasıl yemek yerler, anlayamazdı. Borç! Bunun ardından ya arkası gelmez bir kölelik ya da onursuzluk gelirdi. Çiftliği ipoteğe vermek... Bu da aynı türden, dönüşü olmayan, bir kıyıya konulamaz bir borç sayılmaz mıydı? Her yıl ödemek zorunda kalınırdı ve yaşamak için para kalmazdı. Mutluluğu bir yıllığına ertelemek. Ablama O acıyla kıvrandı ve yatağa gömüldü, ama kendisini hızla toparlayıp kalktı. Olga ne söylemişti? Ona adam diye güvenmemiş miydi? Gücüne inanmamış mıydı? Ona elini uzatıp ardından sürükleyebileceği, yol gösterebileceği bir yere kadar gitmesini beklemiyor muydu? Evet, evet! Fakat nereden başlamalıydı? Dikkatle düşündü, sonra alnına vurdu ve ev sahibini ziyarete gitti.