Makarri anlatıyor:
"Kordova'da oturuyorken özellikle ilgilendiğim bir kitabın (iyi bir nüshasını) satın almak üzere sık sık kitap çarşısına gidiyordum. Nihayet yazısı güzel ve cildi mükemmel bir nüshaya rastladım, neşe ve sevinç içinde mezatta satışa arz edilmiş bu kitabın fiyatını arttırmaya başladım. Ancak karşıdakilerin ısrarlı artırmaları sonucu kitabın fiyatı, normalin çok üstüne çıktı. Bunun üzerine mezat menuru tellala dönerek, "Kitabın fiyatının asıl değerinin üstüne çıkmasına sebep olan rakip arttırıcıyı bana göstersene!' dedim. O da beni gayet temiz ve mutena elbiseler giyinmiş bir adamın yanına götürdü. Kendine yaklaşarak şöyle dedim: 'Allah, efendimizi ince bilgili bir fakih kılsın! Şayet bu kitabı elde etmek için özel bir maksat ve gayen varsa ben vazgeçeyim, zira artırmada varılan fiyat daha şimdiden asıl değerinin üzerine çıktı. O şöyle cevap verdi: 'Ben ne bir fakihim (hukukçu) ne de kitabın içindeki bilgiler beni alakadar ediyor. Fakat son zamanlarda, daha çok kendimi oturduğum şehrin ileri gelenleri arasında sayılıp itibar edilen ve ilimden anlayan bir kimse olarak gösterebilmek için (evimde) bir kitaplık tesis ettim ve bunun çoğunu da doldurdum. Kitaplıkta azıcık bir aralık kaldı ki işte bu kitabın kalınlığı tam burasını dolduracak durumda! Ayrıca gayet mükemmel ve güzel cilt kapağının da olduğunu görerek onu beğendim ve fiyatının, nereye vardığını da doğrusu hiç hesaplamadım; Allah'a şükürler olsun, elinde geniş imkânlar bulunan bir kimseyim!"
Sayfa 57
_Az yemek, az uyku, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. İşte doktora ihtiyaç olmaması için yapılması gerekenler bunlardır. _Az ye! Yedikten sonra hazmoluncaya kadar başka bir şey yeme! Zira şifa yemeğin hazmolunmasındadır. İnsanın sağlığını bozan yemek üzerine yemek yemektir. Tıp ilmi ki beyte sığdırılmıştır. Ve söylemenin güzeli de kısa
Reklam
_Mustafa Kemal, bir Türk’tü; Türk olmaktan gurur duyuyor; “Türkiye Türklerindir” parolasıyla yaşıyordu. Ne Tanrı’dan, ne bir kişiden ne de kurumdan çekinmeyen, tam bir devrimciydi. Onun için resmi ya da kutsal olan hiçbir şey yoktu. Türkiye’yi Padişah’ın ehliyetsizliğinden ve despotizminden olduğu kadar, yabancıların pençelerinden kurtarmakla
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
_Çok defa hem kendimden hem de her şeyden bıkmış bir haldeyim. _Aşık olan körleşir ve evlendikten 8 gün sonra gözleri açılıp gerçekle yüzleşir. _Espri, ince zekalıları ve avanakları ortaya çıkarır. _Dürüstlük, en mükemmel politikadır. _Ahlak bir şahsiyet meselesidir. Kişinin kusurlu olduğunu fark edebilmesi için ahlaklı olması şarttır. _Doğada
_Bizler sırlarla dolu bir evrende bir rüyanın rüyasını görmekteyiz. Gerçekte bildiğimiz hiçbir şey yoktur. Bildiğimizi sandığımız şey sadece olaylardır. O olaylar ki, bilmediğimiz bir objeyle asla bilemeyeceğimiz bir süjenin birbirlerine olan ilgisinden doğmuştur. _Nasıl oluyor da kurguda kategorilerin duyuüstü kullanımına özgü nesnel gerçeklik
Reklam
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.