Cengiz Aytmatov kitapları içinde okuduğum ilk eseri ''Toprak Ana'' oldu. Sanki bir sene kitap okumasam, bu kitabı okumuşluğum yeter bana. Etkisi derin oldu bende. Kalbime, zihnime, kanıma, düşüncelerime, benliğime işledi.
Hani ''Selvi Boylum, Al Yazmalım'' filminde Türkan Şoray ve Kadir İnanır aşklarının sarhoşluğuyla seslenirler bulutlara, dağlara, güneşe. İşte öyle bir iletişim vardır Tolganay ile Toprak Ana arasında. Tolganayın içinde sakladığı bir derdi var. Kitap Tolganay'ın bu derdini, onu ve hayatını en çok bilen, acılarını anlayabilen Toprak Ana'ya anlatmasıyla başlıyor. Bütün sevinçlerini, acılarını, aşklarını, kaybedişlerini, çabalarını, bekleyişlerini, ömrünü, kendini en başından anlatmaya başlıyor.
Tolganay anlattıkça içiniz yeşeriyor, Tolganay anlattıkça yeşilleriniz solup sararıyor. Muhteşem bir anlatı, muhteşem bir eser.
Kalbinize ağır gelebilir. Ama bu eserden kendinizi mahrum bırakmayın derim.
Kitaplı günler dilerim.