Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Vicdan Zorbalığa Karşı...
Ünlü bir kimsenin yaşamını, bir yazarın, sanatçının yaşamını ve yapıtlarını ya da herhangi bir alanda tek bir konuyu ele alan ve onu özgün bir görüşle inceleyen uzunca inceleme yazısı türünde (monografi) bir Zwing kitabı. Sebastian CASTELLIO, fanatik dogmacılığı yüzünden, yalnız ve korunmasız bir insanı (Serveto) ve bu insanla birlikte Reform
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'eStefan Zweig · Can Yayınları · 20201,805 okunma
173 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Rahman ve Rahim olan Allah'ın ismiyle… "Sana ruh hakkında soru sorarlar. Deki; Rabbimin emanetidir ve size pek az bilgi verilmiştir." (isra, 85) Ruh;eşrefi mahluk olarak yaratılmış insanın, nefsine uyarak yaratılış amacından uzaklaşmasıyla özüne dönmek için insana bahşedilmiş Allah'ın en büyük emanetidir. Gayet noksan olan
Ruhun Dirilişi
Ruhun DirilişiSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20071,782 okunma
Reklam
222 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
Dar Ağacında Üç Fidan
Bu bir inceleme yazısı değildir. Bu bir, Kendime Notlardır. Kendimi ilgilendirir. Ama ilgilenmek isteyen olursa da ilgilenebilir. * “İnançları uğruna ölümün eşiğinde bükülmeden duranları, var olalı beri tanır dünyamız. Çünkü bazı ölüler dünyanındır.” Sayfa:2 Evet, BAZI ÖLÜLER DÜNYANINDIR. Mesela Gandhi, Lulumda, Mandela… (Daha birçok isim
Darağacında Üç Fidan
Darağacında Üç FidanNihat Behram · Everest Yayınları · 201911,9bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
İnsanoğlunun aklında bulunan soru işaretleri birer kanca gibidir, bizleri ayak bileğimizden yakalayan bu kancalardan kurtulmak ise ancak bu sorulara geçerli, tatmin edici yanıtlar vermekle sağlanabilir. Aksi takdirde, insanın düşüşü kaçınılmaz olacaktır. Bu kancalardan en önemlisi, ilk yanıt verilmesi gerekeni, Camus’ye göre hayatın yaşamaya değer
Sisifos Söyleni
Sisifos SöyleniAlbert Camus · Can Yayınları · 20158,5bin okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Hypatia /Virginia /Tezer /SİNEM!..
¶¶Irak yollardan gelmiş, koşmaktan yorgun ama kararlılıkla kendisine doğru ilerleyen kendini görüyordu.¶¶ Yüzyıllardır süregelen bir gelenek gibiyiz. :/Bedenler, ruhlar, konumlar, çağlar gelip geçiyor. Ama kadınlık sorunsalı baki kalıyor. Küçük kız çocuğu iken kahve içmemize izin verilmeyerek başlıyor... Sonra hayallerimize sarılmamıza. Çok
Hayallerine Sarıl
Hayallerine SarılGülüzar Yıldırım · Sokak Kitapları Yayınları · 202192 okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Karıncalar Birleşin! / Okunması Dileğiyle...
Filler ve karıncalar. Sömürenler ve emekçiler. Burjuvalar ve Proleterler. Ezenler ve ezilenler… Yaşar Kemal’in Filler Sultanı ve Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı eseri zulmün karanlık yüzünü olduğu haliyle açığa vurmaktadır. Güçlü olmak azınlığın (aslında azınlık olarak görülen çoğunluğun) baskı altında yaşatılmasını meşru kılar mı? Hobbes’un,
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,4bin okunma
Reklam
144 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Evet yine karşınıza bir Necib Mahfuz eseriyle daha çıkıyorum ve giderek Necib Mahfuz hayranı olma yolundaki adımlarımı da hızlandırıyorum diyebilirim. Yazarın okuduğum 6. kitabı Kuştimur Kahvehanesi ve Necib Mahfuz'un da ölümünden önce tamamladığı son romanıdır ayrıca. Kahire'nin seçkin semtlerinden biri olan Abbasiye'de geçen
Kuştimur Kahvehanesi
Kuştimur KahvehanesiNecib Mahfuz · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2012265 okunma
176 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Hangimiz sinirlenince sövüp yermiyoruz ki? Hele bir de haksızlık söz konusu olduğunda. İşte o anlarda daha da gerçek kişilikleri ve düşünceleri ortaya çıkıyor. Gerçek sen daha özgür kalıyor. İşin içinde bir de yaşamla kavganız varsa daha bir derinden sövüp sayabiliyor kişi. Emre Can Baki de böyle bir kişilik ortaya koymuş betikte. Fazla sallamamaya çalışsa da içten içe dert edinip ağzını bozan biri. Kişinin belli sözleri vardır ya hani, kızdığında onu kullanarak rahatlatır kendini. İşte bizim başkişimizin de değişmez birkaç kötü sözü var ama böyle bel altı dediklerimizden. Öyküsünde de, şiirinde de, özdeyişinde de onları kullanıyor. Gerisinde ise bazen sevda acısı, bazen yaşam kavgası, bazen ev sahibi, bazen de işverenleri var. Hepsi de ağzının payını aşıyor yeri geldiğinde. Ama içten içe de derinden seven, insancıl biri. . Okurken biraz rahatlama sağlıyor, yalan yok. Belki de bastırılmış sözcüklerin, düşüncelerin başkasınca dışa vurulmasını okumaktan kaynaklıdır. Öte yandan +18 uyarısını da koyalım. Hem içerisinde kısa ve orta uzunlukta öyküler var. Kendi başına gelenleri anlatıyor başkişinin hem de şiir ve özdeyişler var. Okuması oldukça akıcı, biçemi sertçe ama içten. Ben ilginç bir biçimde sevdim. Belki okuduklarıma aykırı düştüğü için, belki de aksi yönüme seslendiği için. İlgisini çeken olursa okumasını öneririm. Bir iki saatte biter.
Küfür Sokakta
Küfür SokaktaEmre Can Baki · Dokuz Yayınları · 2016461 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Kendini azat etmek..
“Yaşadıklarımızın yaşadığımız anda anlamdan yoksun oluşudur yazma olasılıklarını artıran.” Ernaux ‘un bir yaz kampında eğitmenlik yaptığı 58 yazının hikayesi bu. Yıllarca kaçtığı, hafızasının derinlerine itip üstünü örttüğü, defalarca hakkında yazmayı deneyip başaramadığı 58 yazındaki Annie’nin hikayesi. Hafıza, üstünde kalın tüvit kumaştan kalem etek, lacivert truvakar bir ceket, annenin kuşkulu bakışlarından kurtulmanın hafifliğiyle ve ilk kez yalnız ve özgür kalmanın heyecanıyla trenden inen kızın peşine takılıyor. O’nun mutluluklarına, ıstırabına, utançlarına, ulaşana kadar; onu çırılçıplak soyup ışığa tutana kadar; ondan içinde kapladığı ağırlıkla birlikte kurtulana kadar..Şu cümleyi kurana kadar: “58'deki kızı nihayet azat ettim.” Kendini azat etmek ne zor, ne müthiş şey. Ne müthiş şey, bir insanın kendi yaşamı üzerinde kurduğu kuşatmayı yarması, hakimiyeti yeniden ele geçirmesi, tırtıksız, derin bir nefes alabilmesi. Ve bunu başkalarına da anlatabilmesi. Bir kez daha hayran oldum Ernaux’a. ‘Ben yapmadım o yaptı’ der gibi, üçüncü tekil şahıstan bahseder gibi yazıyor yaşadıklarını Ernaux. Aile yapısının, toplumun bireyin üzerinde kurduğu o korkunç baskıyı, kişiliklerimizde yarattığı tahribatı öyle iyi veriyor ki bu. Ve acı olan, 1958’deki o kızın düştüğü çukurların hala baki olması. Özellikle genç kadınların kişisel gelişim kitabı gibi okuması gereken bir kitap bence bu.
Kızın Hikâyesi
Kızın HikâyesiAnnie Ernaux · Can Yayınları · 2023372 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.