Bugünün gençleri arasında bu bozkırda çalışmak isteyen pek çıkmazdı.
-yaşamayı göze almak için yürek isterdi. Bozkır uçsuz bucaksız, insan ise küçücüktür.
•Canım benim, tontonum…
•Bilim aydınlıktır, cahillik ise karanlık. Oku!
•Hristofor: inancın hoşuna gitmiyorsa değiştir, alay etmek günahtır; kendi dini ile alay eden adamdan daha kötüsü yoktur.
•Tepelerin arkasından beklenmedik bir anda kıvrımlı, kül rengi bir bulut göründü. ”Ben hazırım,” der gibi bozkırla bakışıp suratını astı.
…
Kalemini kıymetli bulduğum, sevgimin sonsuz olduğu büyük Rus tiyatro ve modern öykünün en önemli ustalarından biri olan Çehov’un; henüz dokuz yaşında annesinden ayrılarak, tüccar olan dayısı İvan ve Peder Hristofor ile birlikte daha iyi bir eğitim için Ukrayna bozkırlarında yolculuğa çıkıp, kendini toplumsal hiyerarşinin yoğun olduğu, farklı kültürlerin, karakterlerin ve hayatların içerisinde bulan küçük Yegor’un gözünden anlatılan hikayeye misafir oldum.
Kitap, bozkırda doğal akışında sürüp giden yaşamın, küçük çocuğun hayal gücüyle harmanlanıp, yoğun tasvirleri ve şiirsel bir dille sıkıcı olmaktan kurtulan yolculuğun, Yegor’un üzerinde bıraktığı büyük etkileri konu edinirken; bir yandan da bu yolculukta, bozkır bölgelerinin gelenek ve âdetleri ile beraber Rus toplumunun; din adamları, tüccarlar, köylüler, işçiler üzerinde olan gözlemlerini anlatmıştır.
NOT: Anton Çehov’un eserlerini okumaya yeni başlayan okurlar için Bozkır kitabı “yoğun tasvirli” olması sebebiyle okurun sıkılmaması adına Altıncı Koğuş kitabından başlamalarını tavsiye ederim…
BozkırAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,563 okunma
"Ne kadar doğru söylemişsin. Bozkırda hayat güzelleştiği, maddi imkânlar arttığı, refah yüzünü gösterdiği için insanlar daha çok dünyevileşmeye başladılar."
Ülkemizde, eski çağlardan beri birçok medeniyet yetişmiştir; ülkemiz, birbirine benzemeyen birçok medeniyetin beşiği olmuştur. Bu beşikte birçok medeniyet sallanmıştır, birçok medeniyeti uyutmuşuzdur. En son kurulan medeniyet, ekmek medeniyetidir. Bu medeniyetin sürekli oluşunu sağlamak için, ülkemizin birçok yerinde buğday yetişir. Fakat ülkemizde en çok yetişen, köylüdür. Köylü, bütün iklimlerde yetişir. Köylünün yetişmesi için çok emek vermeğe ihtiyaç yoktur. Köylü bozkırda yetişir, yaylada yetişir, ormanda yetişir, dağda yetişir, kurak iklimde yetişir, ovada yetişir, sulak iklimde yetişir. Çabuk büyür, erken meyva verir. Kendi kendine yetişir, kendi kendine meyva verir. Biz köylüleri çok severiz. Şehre gelirlerse onlardan kapıcı ve amele yaparız.
Bak Ağabey, soba yanıyor.
Isınıyorum ama bozkırda bir alıç ağacı kadar yalnızım.
Üzerindeki çaydanlık cızırdıyor.
Çay demlemek istemiyorum.
Çay, yalnız içilmez.
Ama, dert yalnız çekilir.