Güneşin doğduğu topraklardaki Basra'dan Uzak Batı'da, Mağrib'deki (Cezayir) Biskra'ya dek tüm topraklar büyük bir durgunluğun pençesinde öylece uzanıyordu. Bugün bu alan Ortadoğu olarak adlandırılıyor; fakat bir zamanlar adı Osmanlı İmparatorluğu idi. Halkı çok çeşitli ırklardan Araplar, Rumlar, Ermeniler, Kartlar ve Yahudiler
Mutasım’dan sonra Türk asker ve komutanları daha çok kullanılmaya başladı. Zaman içinde bu Türkler İranlılar’ı ve Araplar’ı ordudan dolayısıyla da siyasi yaşamdan uzaklaştırdılar. Türkler askeri sınıfı ele geçirerek ve İslam devlet düzeninin de giderek askerileşmesi ile bin yıl sürecek bir egemenlik kurma fırsatı yakaladılar. Bir Türk asker kölesi
Reklam
Günümüzde dünya coğrafyasında yer alan tüm halkların ön atalarının kullandıkları isimle onların torunlarının kullandıkları isimler çoğu kez birbiriyle örtüşmez. Üstelik de atalarla torunların çoğu kez aynı coğrafyada hayatlarını sürdürmelerine rağmen, aynı ismi taşımamaları, tam anlamıyla bir anakronik olmakla birlikte, inkâr edilemeyecek bir vakıadır. Bu konuda verilebilecek örnek bir hayli fazladır ve esasen bu kuralın dışında kalan halklar neredeyse parmakla sayılabilecek kadar azdır. Şaşırtıcı olmakla birlikte, bu konudaki istisnai örneklerden birisi Araplardır. Çünkü Araplar, tarihleri boyunca değişik devletler ve hanedanlar kurmuş olsalar da, kendilerini başka halklara karşı daima “Arap” olarak takdim etmişlerdir.
Sayfa 9 - Selenge YayınlarıKitabı okudu
Türk Devleti
Şu çok açık ki Türk devleti dili, kültürü ve dini ile (küçük grupların farklı dinlerde kalması istisnadır) Göktürklerden beri devam ediyor. Hunlar dönemi biraz karanlık bu yüzden Hunlar'ı almıyorum. Ancak Göktürkler doğru adı ile Türk Kağanlığı'ndan bu yana Bir Türk devleti ve sistemi var. Devlet devam etmekte iken sadece hanedanlar değişiyor. Türk töresi, devlet sistemi bulunduğu coğrafyanında etkisiyle olgunlaşarak ve şartlara uyarak daha da gelişip devam etmiştir. Din değişti zaman bile 9-10.asırlarda aynı şekilde toplu bir şekilde İslam'a geçildi. Bu zorla da olmadı bazılarının dediği gibi. Her neyse Türk devleti Göktürklerden - Uygurlara- Karahanlılara - Selçuklular ve Osmanlılar ve sonra Türkiye Cumhuriyeti şeklinde devam etti. Yanlız bjrada söylenmesi gereken bir şey var. Türkçe ise 13. Asırdan sonra doğu-batı Türkçe olarak ayrıldı. Ama devlet geleneği devam etti. Devam etmekte. Safevi, Timur, Cengiz, Memlük, Altın Orda ve bir çok Türk Kültür dairesi içinde kurulan devletler de Türk devlet geleneğine bağlı devletlerdir. Hanedanlar gitti ama Türk'ğn her zaman bir devleti oldu. Bu da gösteriyor ki devlet devamlıdır. Yani Hükümetler, Hanedanlar, Hanlar gider ama devlet kıyamete kadar diliyle, kültürüyle, töresiyle kalır. Bilge Kağan'ın şu sözü boşa değil: Üstte mavi gök, aşağıda yağız yer delinmedikçe; senin töreni, ilini(devletini) kim bozabilir?
Dünya üzerinde Çin medeniyeti kadar köklü bir başka medeniyet daha yoktur. Bu ulus pek çok yıkım geçirmiş, ama bunların pek azı gerçek anlamda parçalanmalara ve kalıcı bölünmelere yol açmıştır. Roma İmpara­torluğu çöktüğünde Batı Avrupa'da onun yerine geçen devletler ucuz ve kö­tü kopyalardan ibaretti.. Çin hanedanları da iç savaşlar ve istilalarla yıkıldı­lar, ama onların mezarları üzerinde zaman kaybetmeksizin yeni hanedan­lar kuruldu ve imparatorluğun yapısı devam etti.
Sayfa 99 - Kitap Yayınevi
Zoma Kilisesi, gerçekte insanlığın 2000 yıldır varlığını kesintisizce sürdürebilmek başarısını gösterdiği ender kurumlardan biridir. Dile kolay tam 2000 yaşındadır ve hâlâ etkili ve aktif bir kurumdur. Tarihte nice hanedanlar gelip geçmiş, nice devletler kurulup yıkılmışlar, nice barış anlaşmaları en çok 40 - 50 yıl dayanabilmiş ama Roma Kilisesi bütün bu alt üst oluşlardan kendini koruyup ayakta kalmayı başarmıştır.
Sayfa 44 - destek yayınlarıKitabı okudu
Reklam
776 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Günümüz dünyasından binlerce sene sonrasında geçen bu hikayede işlenen temanın aslında günümüz dünyasından çok da uzak olmadığını görüyoruz. İnsanların iktidar mücadelesi ve buna bağlı geliştirdikleri strateji ve inançlar bu temayı oluşturuyor. Kitaba adını veren çöl gezegeni Dune sahip olduğu menanj baharıyla birlikte aklımıza Arabistan
Dune - Çöl Gezegeni
Dune - Çöl GezegeniFrank Herbert · Sarmal Yayınevi · 200211,8bin okunma
İki Hanedanın Hikâyesi:Mars'ın Kılıcı mı, Venüs'ün Lavtası mı? ON ALTINCI YÜZYIL, dünya imparatorluğu olma iddiasındaki ikibüyük gücün kozlarını paylaşmasına tanık oldu. Yüzyılın neredeyse tamamına yayılan bu mücadelede, Avrupa'daki diğer devletler de birincil dereceden taraf almak zorunda kaldı. Kitabımızda adı geçen birçok olay ve kişinin daha
36 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.