Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Onlar kim Benim onlarda aradığım sensin Ne kadar unutulmuş kadar En görünmeyen yönleri dışlarıymış onların Ben sana kadar uzatıyorum kendimi Seni geçiyorum senden geçiyorum Bir öte yaşamaya gidiyorum yarışırcana Senden sonra biraz doğa olarak Ben sana kadar uzatıyorum kendimi
Güzel bir betimleme.
[Maçka taraflarında bir apartmanın büyük salonu. Karşıda ve orta yerde, bir buçuk metre genişliğinde, kapısız bir geçit. Bu geçit, salonun yarısı büyüklüğünde, son nısfa isabet eden bir iç odaya açılır. Salonun ortasından, iç odanın yalnız sağ köşesi görünür. Bu köşede, kenarları yastıklarla çevrili bir divan, divanın önünde, duvara bitişik bir tabure. Taburede bir abajur. Salonun sağ duvarının ortasında bir kapı. Kapının bir adım ilerisinde, sağ duvara muvâzi bir kanape; kanapenin sağ yanı bir paravanaya dayalı. Salonun cephe- sinde ve sağ köşeye yakın bir yerde antreye açılan ve paravananın arkasında kaldığı için görünmeyen bir kapı vardır. Her tarafa serpilmiş koltuklar, iskemleler, sigara masaları vesaire. Salonun sol duvarı ortasında, kocaman bir endam aynası.]
Reklam
-Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine kaniyim. Evet, dibi görünmeyen kuyulara atılan taş nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir...
"Duvarlarının görünmeyen bölümleri, görünenlere oranla daha iyi yıkanmış, daha iyi boyanmış bu beyaz, temiz ve gözalıcı evde mutlu bir ölümlü oturuyordu."
"Bir o elleri bomboş kalmış ve farkına bile varmadan her yıl gücünün kuvvetinin bir kısmı gözle görünmeyen bir menfezden çıkıp gitmişti. Birkaç mutsuz hatıra, bir iki rezillik ve boşuna çırpınmadan başka bir şey kalmamıştı geriye. Sadece kendi leşini o delikten bu deliğe sürüklemişti ve şimdi daha güzel günler beklentisinde değildi. "
Yaralarımız ışığın girdiği yerdir... der Mevlana
Sayfa 37
Reklam
Aşk bazen de fedakarlık değil midir? O mutlu olsun diye kendini harap etmek değil midir aşk?
Sayfa 34
Ama geçmişimizi olduğu gibi bugüne taşırsak bugünü ve geleceği yaşama şansımız kalır mı?
264 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Polisiye Klasikleri - 1
“Dünyada bu kadar çok kötü insan olduğunu düşünmek dehşet verici. Baksana, her an haberimiz olmadan bir katille burun buruna gelebiliriz, değil mi?” /s. 88 Polisiye klasikleri dizisinin ilk kitabı, Marie Belloc Lowndes kaleminden ‘’Kiracı’’yı geçtiğimiz günlerde okudum. Bütün öğelerini birleştirdiğimizde ‘’polisiye’’den çok ‘’gerilim’’ türünde
Kiracı
KiracıMarie Belloc Lowndes · İthaki Yayınları · 202434 okunma
“Onca yıl boyunca çevremde görünmeyen ancak oldukça hissedilir biçimde daralan öyle bir çember vardı ki bir yerlerde hakkında başka bir karar verildigini kabul etmem güç olmuştu, geçidin önünde hep kapalı durumda tutulan bariyer kalkıyor, son zamanlara kadar çalmayı bile cesaret edemediğimiz kapı kendiliğinden açılıyordu, artık istediğim zaman içeri girebilecektim.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.