Bir deniz kazası sonrası mucize eseri hayatta kalmayı başaran Prendick'in yazgısı onu bir adaya sürükler. Bu ada o güne kadar tahmin bile edemeyeceği şeylerin olduğu bir yerdir. Ve Prendick gün geçtikçe bu çılgınlığın ortasında bulur kendini. Zira, içinde bulunduğu ada bilim adamı Doktor Moreau'un psikopatça tasarılarına ev sahipliği yapan bir adadır. Onun bu adaya gelmesine bir nevi vesile olan Montgomery ise de düzenin bir parçası olmaktan öteye bir adım gidememektedir.
Bu çılgın adada, çılgın bilim adamı Moreau tam olarak neyi tasarlamaktadir peki ? Hemen söyleyelim. Moreau, çeşitli hayvanlardan oluşan popülasyona insansi özellikler kazandıran birtakım deneyler yapmaktadır. Ki başarılı da olmaktadır. Peki, bu devran hep bu şekilde mi dönecek? Okuyup görünüz.
İnsanın kötülük sınırlarına, korkunun ve gerilimin sinir uçlarınızla oynamanıza, doğaya, hayvana müdahalenin ne tür sonuçlar doğurabileceğine dair mesajlar barındıran oldukça keyifli ve film tadında bir roman. Bilmiyorum filmi var mı ama nefis bir film konusu çıkar buradan.
Hemen baktım, satırları yazdıktan sonra. 1977 yapımı bir filmi varmış. Muhakkak izleyeceğim. Şimdiden sizlere keyifli okumalar, belki de izlemeler.