- "Hastaya gerekli olan, evvelâ doktordur; geri kalan ne varsa, buna dair.
NEFS tezkiyesi bunu gerektiriyor. İnsanî hakikate ermek için dünyaya geldik; bu amaçla, yemek için yaşamak değil, yaşamak için yemek yordamı..."
“Ancak bir başkasının ne yaşadığını, nasıl yaşadığını, neler hissettiğini anlayabilmek, dünyanın sırrına ermek demektir çünkü hakikat oralarda bir yerlerde gizlidir. Sadece kendimizi değil, başkalarının dertlerini, sorunlarını, acılarını görmeye çalışmak, bunları merak etmek bile bu hakikate bir adım daha yaklaştırır insanları.“
Hakikate ermek,
Kendini de dünyayı da okuyup
Anlayıp yutmak,
Ve dürüp kaldırmak mıdır defteri?
Yoksa kendinde ve dünyada
‘Anlaşılmaz olan’ ın gövdesinden
Kendine yeni bir ‘kendilik’
Yontup çıkarmak mı?
Hakikate ermek kolay değil. Mağara dönemi var. Işığın değerini bilmek için karanlıkların mahpusu olmak gerekir. Nimetin değerini bilmek için aç kalmanın, susuz kalmanın yeterli olacağı gibi. Ama bu değer bilişin önemi yok. Çünkü: bir zamanlar mahrumken bir gün nimete kavuşan insan kısa bir süre sonra unutur o günleri.
Hakikate ermek kolay değil. Mağara dönemi var. Işığın değerini bilmek için karanlıkların mahpusu olmak gerekir. Nimetin değerini bilmek için aç kalmanın, susuz kalmanın yeterli olacağı gibi. Ama bu değer bilişin önemi yok. Çünkü: bir zamanlar mahrumken bir gün nimete kavuşan insan kısa bir süre sonra unutur o günleri.
"Hakikate ermek, kendini de dünyayı da okuyup, anlayıp yutmak ve dürüp kaldırmak mıdır defteri? Yoksa kendinde ve dünyada 'anlaşılmaz olan'ın gövdesinden kendine bir 'kendilik' yontup çıkarmak mı?"
Uygarlık ilerledikçe, insan ilişkilerine belli mesafeler girdikçe ayıplar, günahlar, yasaklar çoğaldıkça korkularımız daha derinlere indi. Kendi iç dünyamızı kimselerle konuşamaz olduk. Ancak bir başkasının ne yaşadığını, nasıl yaşadığını, neler hissettiğini anlayabilmek, dünyanın sırrına ermek demektir çünkü hakikat oralarda bir yerlerde gizlidir. Sadece kendimizi değil, başkalarının dertlerini, sorunlarını, acılarını görmeye çalışmak, bunları merak etmek bile bu hakikate bir adım daha yaklaştırır insanları.
Daha da önemlisi başkalarını hoş gördükçe, neyi, ne zaman ve neden yaptığını anladıkça kendi sorunlarımıza da başka bir gözle bakmayı öğrenir, gelişir, olgunlaşır, içimizi parçalayan acıların biraz olsun hafiflediğini görürüz.
Bir başkasını anlamak, bizi kendimize bir adım daha yaklaştırır; o hep kızdığımız, bir türlü beğenmediğimiz, kıyasıya suçladığımız, çoğu zaman hiç sahiplenmediğimiz, acımadığımız, merhamet etmediğimiz kendimize.