Kimilerine göre ancak ölümü güzelleştirirdik biz
birer çılgın mıydık gerçekten, serseri bir rüzgar mıydık
göğermiş meşeler kadar yakın mıydık bulutlara
Gerçi,kafamı vurdum duvarlara yeisle;
Gerçi,benden kaçtığın zaman yalnış bir hisle,
"Niçin anlaşılmadım?.." diye çok inledimdi.
Şimdi kalbim rahattır,şimdi kafam serindir...
Kalbim ki senin en son sığınacak yerindir
Ve tekrar geleceğin günü bekliyor şimdi...
Çünkü insanlar yarın isteyince etini,
Aradığın lekesiz kardeş muhabbetini,
Yalnız benim serseri kalbimde bulucaksın...
Maskesi çabuk düşer temiz olmayanların;
Nihayet içyüzünü görerek insanların,
Göğsüme küçük bir kuş gibi sokulacaksın...
Ben ki her şeye dudak büken derbederim,
Ne kimseye yar olur,ne kimseyi bahtiyar ederim,
Fakat sana her zaman hürmetle tapacağım...
Taşlar bile sarsılır duyduklarımı yazsam,
Ah kardeşim!.. Ben seni hiçbir şey yapamazsam
Ebedi yapacağım!..Ebedi yapacağım!..
Onunla konuşurken dağılıp
giden bütün düşüncelerim, duygularım, sözlerim ruhumun
içinde kalıyor, ruhumu yakıyor, üzüyor ve altından
kalkamadığım bir yük olarak kalbime düşüyordu. Hiçbir şeyin
ilgimi çekmediği bu gürültü, kimsenin ismimi bilmediği bu
kalabalık, hiçbir bakışın cevap vermediği bu oda, birbirinden
farksız yeni yeni insanların itişip kakıştığı, tanımadığım
insanların yanındaki sessiz masalara oturduğum bu otel; sabit
harflerinin hep aynı yerde, hep aynı cümlede aynı kelimeleri
tekrarladığı yüz kez okuduğum bu kitaplar… Yazın yaptığımız
gezilerden, serseri ve göçebe hayatımızdan önce, Napoli’de ve
Roma’da cazip gelen her şey sessiz bir ölüm gibi geliyordu. Kalbim kasvet içinde boğuluyordu.
Gerçi, kafamı vurdum duvarlara yeisle:
Gerçi, benden kaçtığın zaman yanlış bir hisle.
"Niçin anlaşılmadım?" diye çok inledimdi.
Şimdi kalbim rahattır, şimdi başım serindir...
Kalbim ki senin en son sığınacak yerindir
Ve tekrar geleceğin günü bekliyor şimdi...
Çünkü insanlar yarın isteyince etini,
Aradığın lekesiz kardeş muhabbetini,
Yalnız benim serseri kalbimde bulacaksın...
Maskesi çabuk düşer temiz olmayanların;
Nihayet içyüzünü görerek insanların,
Göğsüme küçük bir kuş gibi sokulacaksın...
Ben ki her şeye dudak büken bir derbederim,
Ne kimseye yar olur, ne bahtiyar ederim,
Fakat sana her zaman hürmetle tapacağım
Taşlar bile sarsılır duyduklarımı yazsan
Ah kardeşim!.. Ben seni hiçbir şey yapamazsam
Ebedî yapacağım!.. Ebedî yapacağım.
“Kimilerine göre ancak ölümü güzelleştirirdik biz
birer çılgın mıydık gerçekten, serseri bir rüzgar mıydık
göğermiş meşeler kadar yakın mıydık bulutlara
ve tarih upuzun bir hikaye miydi -öyle diyorlardı-“
Şimdi kalbim rahattır, şimdi başım serindir.
Kalbim ki senin en son sığınacak yerindir
Ve tekrar geleceğin günü bekliyor şimdi.
Çünkü yarın insanlar isteyince etini,
Aradığın lekesiz kardeş muhabbetini,
Yalnız benim serseri kalbimde bulacaksın.