Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Herkes bir özleyişle yaşar...
Evet, evet biliyorum mahkeme sahnesinde hepimiz oradaydık. Bazı ruhlar vardır hani asla mutluluğa ulaşamazlar, hep dışlanmışlık, huzursuzluk, mutsuzluk hiçbir yer kabul etmez onları; işte Atsız öyle bir karakterdir, zaten hayatı sürekli mahkemelerde ve cezaevlerinde geçer. Çocukluk emelini gerçekleştiremez, asker soylu bir ailedir onunki
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202126,9bin okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
21 saatte okudu
Cengiz Aytmotov’un kalemini beğeniyorum yazdığı öykülerde romanlarda insanlara her daim anlatmak istediği, çıkarılmasını istediği bir ders var. Beyaz Gemi eserimizde baş karakterimiz içi iyilik dolu kitabı okudukça ona karşı sıcaklık duyacağınız; annesi ve babası tarafından terk edilmiş ve Mümin dedesinin biriciği küçük bir çocuk. Diğer karakterlerimize baktığımızda bu küçük çocuğun birde eniştesi vardır adı da Orozkul’dur. İsim anlamlarına baktığımda bu isimlerin rastgele seçilmediğini fark ettim aslında. Orozkul’un manası ‘Rusa kulluk eden’ dir. Mümin ise inançlı manasına gelir. Kitapta iyi ve kötünün çatışması vardır. Beyaz gemi de aslında o beklenen gemidir, gelmesi istenilen umuttur. Kısa bir kitap ama okurken yer yer içiniz ısınacak yer yer insanlığın sorgulayacaksınız. Destansı bir anlatımada sahip olmakla mitolojik ögelerle ‘Maral Ana’ masalıylada çok güzel anlatılmış istenilen. Ayrmotov bu kısa eserinde de bozkırı, dağı,taşı, toprağı anlatımıyla insanın yüreğini ısıtır. Kitabın sonu üzücü fakat o küçücük çocuğun içindeki iyiliğe en ufak leke sürdürmemesi büyük bir ders veriyor. Okumanızı tavsiye ediyorum beğeneceğiniz bir eser olacaktır. Sağlıkla ve kitapla kalın.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,5bin okunma
Reklam
174 syf.
8/10 puan verdi
·
99 günde okudu
bismillahirrahmanirrahim
Üstad Sezai Karakoç'un dillere destan
Ruhun Dirilişi
Ruhun Dirilişi
kitabını bitirmek nasip oldu. Başta çekinme olan okuma duygum sonları okuma merakına dönüştü. Çekinmemin sebebi de üstadı anlamak için belli bir birikimin olması idi. Gene de eksik yanımla okudum ve istifade ettim. İnsanın diriliş portresi olan ruhu diriltme çabası içinde olan bir eser. 12 bölüme ayrılmış olan eser Ruhun Dirilişi ile başlar, Ölümden Sonra Kalkış ile biter. Bu bile eseri özetleyecek iki başlık kanaatimce. Bir nevi ruhun dirilmesi ölümden sonraki hayatın başlangıcına bağlanır. Eser insanı insan yapan ruhun,ne yönde olması gerektiğini anlatır. Ruhun sağlam ve inançlı olmasını bir takım başlıklar altında anlatılır. Bunu dünyevî davalar olan komünizm, emperyalizm vs. gibi görüşlerde takip eder ve bir manzara eşliğinde göz önüne konulur ve İslam'la karşılaştırma yapılır. Felsefik bir yanı da var eserin çünkü üstad filozofların dünya görüşlerini,müslümanların ruhlarını ne denli bozduğunu çok açık bir dille anlatır ve yerer. Eser dirilişi işledeği gibi ölümü de işlemekte. Ölümle ilgili örnekler ve misaller vererek somutlaştırma yapar. Eseri bitirdiğinizde Allah'a kul olmanın ne kadar önemli olduğunu anlayacaksınız. Aslında iyi insan modeli aşılar üstad. Çünkü Allah'a kul olan hem kendini hem etrafındakileri düşünmeyi gerektirir. "Gerçek anlamda Allah'a kul olmak demek,mutlak hürriyetin sahibi olan Allah'tan hürriyet bağışını alabilmek demektir"der. Öz olması itibariyle bu kadar yeterli diye düşünüyorum. Tavsiye ederim. Hayırlı okumalar.
Ruhun Dirilişi
Ruhun Dirilişi
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Ruhun Dirilişi
Ruhun DirilişiSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20071,761 okunma
Daha orijinal bir durum Şahname ve gelen destansı gelenek konusunda mevcuttur. Resimli yazıların çoğu Moğollardan önce ortaya konmuştur ancak Moğollara kadar olan süreçte el yazmalarında destansı kahramanların yer aldığı çok az örnek vardır. Tam olarak bilinmese de destansı sahnelerin yer aldığı fresk örnekleri de vardır. Buna ek olarak neredeyse hiç bilinmeyen açık olarak XIV. yüzyıla ait Şahname el yazmaları da vardır. Bu durumu takiben İlhanlı eseri olan ya da en azından XIV. yüzyılda İlhanlı etkisinin yoğun şekilde hissedildiği İran'ın efsanevi geçmişini resmeden kitapların gelişim gösterdiği görülmektedir
İlhanlı hakimiyetinin Yakın Doğu'nun kültüründe derin izler bıraktığı açık bir gerçektir. Bu dönemde çok kıymetli şair ve müellifler yetişmiştir. Özellikle de yazın faaliyetleri içinde, şiirde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Şiir daha çok Güney İran'da özelikle Şiraz'da ve Anadolu' lda gelişme imkanı bulmaktaydı. Çünkü bu bölgeler ilk istila sürecinde fazla tahrip olmadıkları gibi İlhanlıların imar sürecinden de fazlasıyla faydalanmış muhitlerdi. Böyle olunca şiir, İlhan­lılar zamanında gelişme ve iyi örneklerini sunma imkanı bulmuştu. İlhanlılar zamanında şiir köklü bir değişime uğramıştı. En büyük farklılık olarak İslam klasik edebiyatında oldukça önemli bir yeri olan methiyeler yani övgü içerikli şiirlerde ciddi bir azalma görülmüştü. İlhanlılar zamanın da şiir daha çok ga­zel ve destan türünü almıştır. Bu eğilim değişikliği kuşkusuz siyasal ortamda yaşanan değişimin bir sonucuydu.
Sadî-i Şîrâzî, Yunus Emre, Mevlana vbg...
İlhanlı hakimiyetinin Yakın Doğu'nun kültüründe derin izler bıraktığı açık bir gerçektir. Bu dönemde çok kıymetli şair ve müellifler yetişmiştir. Özellikle de yazın faaliyetleri içinde, şiirde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Şiir daha çok Güney İran'da özelikle Şiraz'da ve Anadolu'da gelişme imkanı bulmaktaydı. Çünkü bu bölgeler ilk istila sürecinde fazla tahrip olmadıkları gibi İlhanlıların imar sürecinden de fazlasıyla faydalanmış muhitlerdi. Böyle olunca şiir, İlhanlılar zamanında gelişme ve iyi örneklerini sunma imkanı bulmuştu. İlhanlılar zamanında şiir köklü bir değişime uğramıştı. En büyük farklılık olarak İslam klasik edebiyatında oldukça önemli bir yeri olan methiyeler yani övgü içerikli şiirlerde ciddi bir azalma görülmüştü. İlhanlılar zamanın da şiir daha çok gazel ve destan türünü almıştır. Bu eğilim değişikliği kuşkusuz siyasal ortamda yaşanan değişimin bir sonucuydu.
Reklam
88 syf.
8/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Postmodernist bir alt metne sâhip derinlikli bir çizgi roman
Nicolas de Crécy
Nicolas de Crécy
ile
Leon 2
Leon 2
sâyesinde tanışmıştım. Katmanlı çizimlerinin tekrar incelenmeyi hak edecek derecede güçlü ve başarılı olduğunu görmüştüm. Ancak îtiraf etmem gerekir ki kitabın postmodern bakış açısından ötürü epey yorulmuştum: İnsanın en nârin hislerinden biri olan umut, Hakk'ın rahmetine kavuşmuş, şâşaalı düzen çürüyüp kurtlanmıştı.
Buzul Çağı
Buzul ÇağıNicolas de Crécy · Karakarga · 201748 okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhabalar "Acı bana Tanrım, bütün kırık kanatları güçlendir." Suriye'ye ikamet eden kahramanımız, bir gün baba dostu Faris Karami ve güzel kızı Selma'yı ziyarete gider. Ziyaret sırasında Selma'ya aşık olur, aşkı da karşılık bulur elbet ama oranın Psikopozu yeğenine Selma'yı istemiştir bir kez ve törelerin,
Kırık Kanatlar
Kırık KanatlarHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20189,6bin okunma
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
İttihat ve Terakki eleştirisi kısmı...
İttihat ve Terakki liderlerine bizim neslimiz hem borçlu, hem de kırgındır. Borcumuz, en bayağı şekilde çürümüş hantal, çağdışı ve her türlü haysiyetten yoksun bir istibdat idaresini cesur bir hamleyle çökertmelerinden ve genç nesle bir benlik gururu, bir gelecek ümidi aşılamalarından gelir. Kırgınlığımız ise, uyandırdıkları bu ümit için, bizim
Sayfa 238 - Remzi Kitabevi / Başarılamayan İnkılâpKitabı okudu
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.