Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mevlana siirlerinde rint bir şair olarak,Seriat ölçülerini zaman zaman aşarsa da, temelde bir Şeriat adamı olarak kalmıştır Özellikle Mesnevi de, bir Kur'an yorumcusudur.Öyle denildiği gibi hoşgörüden yana değildir; tam tersine, felsefeyi yasaklar. Sonra din ve mezhep ayrımı yanında ırk ve ulus ayrımı da yapar. Türk'ü ve Hintli'yi kötüler. Onun "aşk" ve "insan sevgisi"nden bahsederken bunları göz önünde tutmalı. Toplumda en yukarıda gördüğü, şeyhler, ermişler, padişahlar, varlıklılardır; alt katta ise halk ve köylüler vardır ve kötüler onları. Bu yanlarıyla tipik bir egemen sınıf sanatçısıdır.
Sayfa 359 - SayKitabı okudu
124 syf.
1/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Şöyle güzel bir şiir kitabı okuyayım da kafam dağılsın diyorsanız bence uzak durun çünkü içerisindeki şiirler için kafa yormak lazım, çoğu yerde ben ne okuyorum diye sorguladım. Felsefeye yabancı biri değilim ama ona kafa yorduğumda ulaştığım bir sonuç oluyor fakat söz konusu şiir olunca iş değişiyor. Her şiirin sonunda yazıldığı tarih var. 1950’lerde başlıyor, okuması zor ve keyif vermeyen şiirler; 1970 yılına geldiğinde daha anlaşılır oluyor ama yine keyif vermiyor. Padişahlar için yazdığı çok çirkin dizeler ise kitaptan daha da soğumama sebep oldu, tamam padişahlara tapmıyoruz da tarihimizi bu kadar kötülemek neden? Padişahın lazımlıkta oturup toplantı yapması ne demek? Türkiye’den önce Osmanlı vardı, eğer manasız şekilde Osmanlı düşmanlığı yapan biri varsa insan düşünmeden edemiyor! Eleştirmek başka, küfretmek başka. Bizim ülkemizde eleştiri deyince hakaret ve küfür geliyor çoğu insanın aklına ne yazık ki. Osmanlı’yı seven biri cumhuriyet düşmanı değildir, bu da çarpıtılıyor! Şair olarak niteleyemeyeceğim bu şahsın çok saygısız ve kaba olduğunu düşünüyorum, edebiyat ve şiir nahiflikten uzak olamaz.
Şiirimiz Mor Külhanidir Abiler
Şiirimiz Mor Külhanidir AbilerEce Ayhan · Yapı Kredi Yayınları · 20222,316 okunma
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Edebi geleneğimizde çeşitli nedenlerle "müste­ar isim" kullanmak, kimliğini gizleyerek başka bir adla yazmak hemen hemen bütün yazar ve şair­ lerin başvurduğu bir yöntem. Padişahlardan halk ozanlarına kadar "müstear" ve "mahlas" kullanma­ yan edip yok gibi. Padişahlar için geçerli olmasa bi­le yazının baskı altında tutulduğu ve yazanın başına çeşitli belalar açtığı bir ülkede siyasi nedenlerle takma ad altında yazmak, bazen de para kazanmak için yapılan "iş"lerde değişik kimlikler altında giz­lenmek olağan ve anlaşılabilir bir durum. Bu kitapta yazar ve şairlerimizin asıllan değil ama gölgeleri var; yani müstear isimleri. Hem varlar hem yoklar, hem ünleri çok yayılmış hem de sonsuza ka­dar gölge olarak kalmaya mahkumlar.
Gölgeler
GölgelerZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 20183,928 okunma
OSMANLI’NIN ŞAİR SULTANLARI Osmanlı İmparatorluğu padişahları arasında şiir yazan, hatta divan oluşturanlar hiç de az sayıda değildir. Şair padişahlar ve mahlasları (takma adları) ise şöyledir: II. Murat: Muratî Fatih Sultan Mehmet: Avnî II. Bayezit: Adlî Kanuni Sultan Süleyman: Muhibbî III. Mehmet: Adnî I. Ahmet: Bahtî II. Osman: Farisî IV. Murat: Muratî II. Mustafa: İkbalî III. Ahmet: Necib III. Mustafa: Cihangir III. Selim: İlhamî II. Mahmut: Adlî
Tarihimizdeki Garip Olaylar
Tarihimizdeki Garip Olaylar
Şeriat ve Kadın 1
ARAP PEYGAMBERİ MUHAMMED'E GÖRE KADININ TANIMI VE NİTELİKLERİ İki kadınım tanıklığı bir erkeğin tanıklığıma bedeldir (Kur'ân 2 Bakara 282) Kadınlar aklen ve dinen dün yaratıklardır.... (Arap Peygamberi Muhammed) Uğursuzluk üç şeyde vardır: karida ev'de ve at'da..... (Muhammed) Namazı kat'eden şeyler köpek, eşek, domuz
Üstelik Kanuni Süleyman da şair olduğu gibi, sadrazamlar (yani başbakanlar) ve vezirler (yani bakanlar) de sanatçıdır ya da sanatseverdir. Yavuz Sultan Selim gibi cengaver padişahlar, hanımlara da ne denli ince davranabileceklerini, şiirleriyle kanıtlarlar: Şîrler pençei kahrımda olurken lerzan Beni bir gözleri ahûya zebun etti felek (Aslanlar ezici pençelerimde titrerken, felek beni bir ceylân gözlüye esir etti.)
Reklam
Ne fermanlar yazıldı her dolunayın penceremdeki şafkına .. Çoğu şair yazıldığı ile anıldı, ne kudretli padişahlar menkıbelerle .. Asılan bir tek hayallerim değildi nice gecelerde . Aslolan bende çoğu kez astım kendimi o karanlık gecelerde .. Ne acı ki, melekler dahi görmedi muskamdaki seni .. Razı geldi göçmeye bir saatten sonra sirayet ettiğin yürek .. Kaldırdı kutsal kitabı göklere .Andı bilmem lakin sen kelamsın tüm yeryüzündekilere .. Sonrası Sebat hasıl oldu diye seni gömdük en derin yere.. İştirakımı mazur gör ama, çokta vefa görmedik mazlum bilinen sen gibilerine . İyab ü zehab hep sizlerde filiz eyler de , Bunu sizler ne zaman idraki meali eyler pek bir bilinmemekte..
Demektedir ki şair:" padişahlar gibi hayat süren bir yoksulum ben, muhteşem bir dilenciyim."
Sayfa 107Kitabı okudu
_Atatürk_ İktisat, ingiliz'in çekilmesi, Lenin, Şapka...
_İzmir İktisat Kongresi Açış Söylevi -1923_ _Ekonomi demek, her şey demektir. Yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne gerekse onların tamamı demektir. Efendiler, tarih, milletlerin yükselme ve düşmesi sebeplerini ararken birçok siyasî, askerî, sosyal nedenler bulmakta ve saymaktadır. Fakat bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla,
107 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.