Aşkın bir de böyle kavuşma içinde yara köşesi vardır ki, bunu ancak aşk ızdırabı çekenler bilir. Bu öylesine büyük bir zevktir ki yaşanmadan anlaşılmaz.
Aşkın bir de böyle kavuşma içinde yara köşesi vardır ki bunu ancak aşk ızdırabı çekenler bilir. Bu öylesine büyük bir zevktir ki yaşanmadan anlaşılmaz.
Orhan Pamuk’tan okuduğum ilk kitap,yanlış tercih sanırım. (Veya farklı dünyaların insanıyız)Kitabın ilk başında “ sonuna kadar gittim.” ifadesi bi soğuttu. Daha duygu ağırlıklı anlatılabilirdi. Bir aşkın ızdırabı bu kadar mi uzun uzun anlatılır. En son Füsun’un tuttuğu kapı kolunu mu öpüyordu çorabını mı kokluyordu orada bıraktım.
Aşkın getirdiği duygular, onları yaşadıkça bizi büyüler ve yoksunluklarında fantezilerimizi işgal eder. Aşkın coşkusu ve ızdırabı şiire, müziğe, edebiyata, pembe dizilere ve aşk romanlarına diğer her konudan daha fazla hâkimdir. Sosyal bilimlerdeki yaygın inanışın aksine aşk, Batılı aylak sınıfların meydana getirdiği yeni bir icat değildir. Tüm kültürlerden insanlar aşkı deneyimler ve aşk için özel ifadeler türetir. Bağlılığın temel bileşenleri, sevilen kişilere yönelik idealize edilmiş kimi düşünceler, derin bir empati ve ezici bir tutku ile birleşen aşkın böylesine yaygın olması, bizi onun insan deneyiminin kaçınılmaz bir parçası ve herkes açısından durumun benzer olduğuna ikna edebilir.
Sayfa 12 - Liberus Yayınları • Cinsel İlişkinin KökenleriKitabı okudu