VEDA
Son çadırı da topladılar akşamüstü birkaç gün daha kalın dedim, hesapta olmayan bir işleri çıkmış. Anlatmayınca soramıyor da insan. Sanki tüm işlerimiz hesaplı, kitaplıymış gibi! Pastırma sıcakları var oysa, hala denize girilebiliyor. Kampçılar gidince bakkal dediğimiz derme çatma barakalar da kapandı gerçi, kasabadan alıyorum öteyi
Bugün Azra Kohen’in kitabıyla devam edeceğiz. Gerçekten iyi ki varsın Azra diyebileceğim bir kitap. Ve bugün ilk defa satır arasında siz dinleyici olarak dinleyeceksiniz ama ben biraz Azra’ya karşı konuşmaya çalışacağım.
Ben gerçekten hayatımda iyi ki varsın Azra, ben böyle eğlence görmedim dediğim bir kitapla karşı karşıyayız. Hoş tabi benim
1.Şiirimiz karadır abiler
Kendi kendine çalan bir davul zurna
Sesini duyunca kendi kendine güreşmeye başlayan
Taşınır mal helalarında kara kamunun
Şeye dar pantolonlu kostak delikanlıların şiiridir
Aşk örgütlenmektir bir düşünün abiler
Ece Ayhan.. İlkokul yıllarındayken kulağıma çalınan birkaç şairden biriydi. İşitir işitmez;
"Vay bee demek kadın şairler de varmış." dediydim.
(Sevgili Femen, öyle bel bel bakma hemen)
Eminim bu yanılgıda yalnız değildim, Vesselam..
Ece; katmerli manasıyla "ağabey" demekmiş. Bu ismin bir de leziz hikayesi vardı fakat pek
Neden bilmem sürekli sahibi değişiyor bu balık lokantasının ve tadilat hiç bitmiyor. Önümüz boğaz, rengarenk konteynerleri sırtına yüklemiş yük gemileri geçiyor ağır ağır ve sürekli işleyen eski, mavi feribotlar. Pat patları bizi başka dünyalara götüren irili ufaklı balıkçı tekneleri geçiyor arada.
İlk bizim şair, Sahir getirmişti beni