bir şey gıcırdıyor mutlaka
-bir pencere camı ya da bir ayna kırılıyor, ayak sesleri duyuluyor-
benimkiler değil, başka.
sokakta hiç kuşkusuz duyulmaz bunlar, dışarda,
derler ki pişmanlık acısı tahta ayakkabılar giyermiş,
kendine ister bu aynada bak ister bir başkasında yüzünün daha belirsiz, paramparça olduğunu ayrımsarsın
tozların ve çatlakların ardında
oysa yüzünün saflığını ve temizliğini korumak tek amacındı hayatta.