Ayşe Kulini çok severim. Kitap bir oturuşta bitti ama çok hızlı geçti olaylar. Esra yine önceki serilerden gelen bir karakterdi. Ütopik bir kurgusu var kitabın ama o kadar yüzeysel geçmiş ki olayların üstünden kitaba tam kendinizi veremeden bitiyor. Mira'nın yaşadığı yüzyıl çok da ilgimi çekmedi. Ama Esra karakterini tanıdığım için onun hikayesi nasıl bitmiş onu öğrenmiş oldum. Kitap 100 yıllar sonrasını anlatırken, var olan bir virüsü yok etmek için o zaman teknolojisi ile geçmişte yaşamış ruhlarla iletişime geçerek aşının formülünü bulmaya çalışıyorlar. Dünya o zamanlarda çok ürkütücü bir halde. İnsanların saçları dişleri tırnakları yok. Savaşla ilgili geçmiş bilgilere erişmek yasak. Savaşsız bir dünya var artık ama bunamaya çare bulunamıyor. Bunayan insanlar ilaç verilerek öldürülüyor. İnsanlar başka gezenlere göçüyor. Dünya'da kalanlar ise insanlığın sonu olan bir virüsü yok etmeye uğraşıyor. Tüm teknolojik gelişmelere ve savaşların sona ermesine rağmen yine de dünyanın sonu geliyor. Keşke film olarak yazılsaymış o zaman daha ilgi çekici olması mümkün bence. Kitapla ilgili çok fazla şey söylenebilir ama yazar bile Esra ve Mira arasında geçmiş gelecek kurgusunu o kadar atlayarak yazmış ki, ben iki ayrı kitap okumuşum gibi hissediyorum. Umarım yazdıklarım anlaşılır.