Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

ayşe yılmaz

ayşe yılmaz
@ayseninkitaplari10
Üniversite
14 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
80 syf.
·
Puan vermedi
#stefanzweig 'dan yine çok güzel, bir oturuşta bitirilebilecek ve sayfa sayısının 3/4 katı haz yaşatacak bir kitap. Konusunu kısaca geçecek olursam rahat bir burjuva hayatı süren baş kahramanımızın dünyaya karşı git gide duyarsızlaşan, nasır tutmuş kalbini ve bir gün rastlantısal olarak dünyaya karşı yitirdiği heyecanı işlediği bir 'suç' karşısında tekrar kazanmasını, içinde uyanan adrenalini ve bir bakıma ruhen yeniden doğuşunu uzun psikolojik tahlilleri ile anlatıyor. Açıkçası Korku ve Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kadar etkilemedi ama yine de çok güzel bir Zweig kitabı okuduğumu hissettim. Her zaman söylediğim gibi, yazarın başarılı psikolojik betimlemeleri benim çok ilgimi çeken noktalardan. Sindirmesi kolay değil öncelikle, düşündürüyor. Üstelik 'kendini keşfetmek' benim için okunması en güzel konulardan birisi sayılır. Kabuğundan sıyrılma, yaş kaç olursa olsun hayatı bir noktada yakalama.. Aynı durumları yaşamış olan insanlar elbet kendinden daha fazlasını bulacaktır bu kitapta. Bence, henüz Zweig okumadıysanız hemen bir kitabını edinip alın. Yazarın kalemini tanıyanlara ama bu kitabı okumamış olanlara tavsiye ediyorum demiyorum, çünkü bir kere bu lezzeti alan diğer tüm kitapları 1/2 kez okumadan bırakmayacak biliyorum
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023143,5bin okunma
Reklam
432 syf.
8/10 puan verdi
instagram.com/p/BcRv9DzlZqX/?... Kitabın baş karakterlerinden birisi Bora, kendisi kimlik değiştirmiş ve geçmişinden kaçan birisi. İlhan Yayınları denilen bir yayınevinin grafik tasarımcısı. Ve yasak bir aşka tutuluyor, cinsel kimliği yüzünden de değil üstelik. Bundan daha fazla açıklama
Gizli Anların Yolcusu
Gizli Anların YolcusuAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20198,2bin okunma
126 syf.
10/10 puan verdi
instagram.com/p/BiJ-Em5nABI/?... Genç bir delikanlı olan Werther toplumdan ve şehirden kaçarak sessiz sakin, küçücük bir yerleşim birimine taşınır. Taşındığı bu yerde Lotte isimli bir genç kıza aşık olur, kız Werther ile dostluğunu paylaşır fakar Albert adında başka bir gençle nişanlıdır.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
96 syf.
·
Puan vermedi
instagram.com/p/BqPPihfliky/?... Jules Verne bir çoğumuzun aklında çocukluk dönemimizin yazarlarından olarak kalmıştır ama @isbankasikulturyayinlari tarafından modern klasikler çerçevesinde yeniden basılınca okuyup anladım ki aslında büyükler de keyifle okuyabilir Doktor Ox’un Deneyi kitabı sayesinde de yine yazarın yüksek hayal gücü ve dehası ile karşılaştım ve bu görüşüm tescillendi. ‍ Kitap konusu itibariyle oldukça orijinal geldi bana. Olaylar hayali Quiquendone kentinde geçiyor. Kentin insanları yüzyıllardır sakin, nabızları dakikada 50’nin üzerine çıkmayan, aşırılık göstermeyen bir halk. Ancak Doktor Ox ve asistanı Ygene kenti ‘sözde’ aydınlatma projesiyle geliyor ve bugüne kadar hiç görülmemiş değişimler yaşanıyor. ‍ Kitabın arka kapağında şöyle bir cümle geçiyor; ‘zira bilim vicdansız kişilerin elinde tehlikeli olabilir.’ Okuyunca ve şöyle bir insanlık tarihine bakınca anlayacağınız üzere o kadar haklı bir cümle ki.. En başta verdiğim alıntı aslında kitabın son sayfasında geçiyor ve tüm 90 sayfanın özeti niteliğinde. Okurken aynı zamanda sorgulatan bir kitap olduğu için bence hem çocuklar hem büyükler okuyabilir ve bir çırpıda bitirir diye düşünüyorum. Jules Verne daha önce okumadığınız bir yazar ise bu novellası ile de başlayabilirsiniz.
Doktor Ox'un Deneyi
Doktor Ox'un DeneyiJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 202119bin okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
instagram.com/p/Bqztc1QlocQ/?... Stefan Zweig, hangi karakteri yazıyorsa o karaktere bürünüp yaşayan sayılı yazarlardan değilse ben de başka bir şey bilmiyorum 🤷‍️ Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu’nda nasıl bir kadının duygularını bu kadar iyi tahlil eder ve okuyucuya geçirir diye şaşırmıştım. Şimdi de aynı şaşkınlığını, kendini küçük kahramanımız ‘Edgar’ yerine koyup onun dünyasını bu kadar ayrıntılı ve gerçekçi yansıtabilmesiyle yaşıyorum.. Kalemine bir kez daha hayran kaldım. Kitap, çapkın bir baronun tatilde olan anne ve oğlunu fark edip, anneye yaklaşmak için masum bir çocuğa ilgi göstermesi ve sonrasında onu kenara atmasıyla çocuğun içinde kopan duygu ve beyin fırtınasını anlatıyor. Dünyası henüz yetişkin yalan ve oyunlarıyla kirlenmemiş bir çocuk olan Edgar, bir anda fark ettiği yalanlar silsilesiyle kabuğunda bir şeyleri yırtıyor ve gizem peşinde koşmaya başlıyor. Çoğumuz, ne kadar çocuklar anlamaz zannetsek de eğer isterlerse hepimizden daha zeki ve kurnaz olabileceklerini geri plana atıyoruz. Kitap, gözümüze sokmak istercesine her sayfasında bunu vurguluyor. Zweig ‘ın uzun betimlemeleri kitaba akıcılığından bir şey kaybettirmeden bir çırpıda okutuyor kendini. İyi ki Zweig kitaplarıyla tanışmışım, yoksa okuyucu olarak ne tür okumayı seversem seveyim büyük bir eksikliğe maruz kalırdım diye düşünüyorum. ‍️
Yakıcı Sır
Yakıcı SırStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202041,8bin okunma
Reklam
616 syf.
10/10 puan verdi
instagram.com/p/BsssW0FlYts/?... Ruhlar Üçlemesi gerçekten ilk kitap yorumunda belirttiğim gibi şimdiye kadar okuduğum eeenn güzel ve sağlam cadı temalı seri! Cadıların Keşfi ile gizemli dünyanın içine çekildim, Gecenin Gölgesi ile ayılıp bayıldım fakat tam da tahmin ettiğim gibi Hayat Kitabı tüm aksiyonun sığdırıldığı bir final kitabı olmuş İlk iki kitapta da 200/250 sayfa ağır geçiyor ve olaylara bir türlü dalamıyorsunuz fakat son kitapta ilk sayfadan son sayfaya kadar durmak bilmeyen bir aksiyon ve doluluk var. Yine çok ayrıntılı fakat ayrıntılar bu kez boğmuyor, besliyor. Kitabı bitirdiğimde kafamda hiç soru işareti kalmaması beni çok sevindirdi. Çünkü okurken bilimsel ve tarihsel bir sürü ayrıntı olduğu için sonunda havada kalan kısımlar olabilir mi acaba diye düşünmüştüm. Neyse ki her bir soru yanıtlanmış oldu. Diana sevdiğim karakter olarak kalmaya devam etti, Matthew yine itici ve sevmediğim baş karakter. Bu kez Gallowglass karakteri özellikle son kitapta beni kendine hayran bıraktı. Eminim okuyanların da çok seveceği karakterlerden birisi olacak Bence herkes bu seriyi okumalı, şiddetle tavsiye ediyorum Konusu cadılık ve büyücülük etrafında geçse dahi bilimsel, tarihsel ve sanatsal yönden desteklenmiş olması fantastikliğini biraz daha gerçek kılıyor. Belki de en çok bu yüzden sevdim. Seriye başlamadan gözü korkanlar, korkmayın. Üçüncü kitabın son sayfasını çevirdiğinizde içinizden büyük bir hayıflanma geçecek.. ‘Neden daha önce okumadım?’
Hayat Kitabı
Hayat KitabıDeborah Harkness · Pegasus Yayınları · 2015416 okunma
672 syf.
6/10 puan verdi
instagram.com/p/BsV6bOflIiO/?... Kitap Cadıların Keşfi’nin bittiği yerden, yani geçmişten başlıyor. Tarih ve mekan; 1590 - Elizabeth dönemi İngiltere’si. Tabii ki geçmişe gidildiği için bir parça daha farklı ve heyecanlı başlamadı değil ama ilerleyiş kesinlikle yavaştı. Günümüzde olduğu
Gecenin Gölgesi
Gecenin GölgesiDeborah Harkness · Pegasus Yayınları · 2014513 okunma
672 syf.
9/10 puan verdi
instagram.com/p/BrXbz7VF8CP/?... Şu ana kadar açık ara okuduğum en iyi cadı temalı kitap serisi! Üzerine daha iyisinin gelebileceğini de sanmıyorum açık ve net. Sebebine gelecek olursak.. Kitabı sevmem değil, aksine sevmediğim noktaları da var ama karakterlerin yaş grubu bu çıkarımı
Cadıların Keşfi
Cadıların KeşfiDeborah Harkness · Pegasus Yayınları · 2019791 okunma
184 syf.
1/10 puan verdi
Ömrümden boş yere geçip giden 1.5 saat, yani moraller bozuk Bu kitabı aldığımda Kafes'in aksine hakkında o kadar olumsuz yorum duymuştum ki, ilk olarak bu kitabı okumaya karar verdim ve nispeten daha doğru bir karar verdiğimi görebiliyorum. Bitirdiğimde verdiğim tepki aynen şuydu; BU NEYDİ ŞİMDİ? Yani gerçekten bu neydi! 17 yaşında ilk randevularına çıkan Amelia ve James kano ile gezerken gölün dibinde bir ev keşfederler. Evin içinde her şey yerli yerinde, suda yüzmüyor ve bozulmamış. Evi keşfetme duyguları o kadar harlı ki kimseye bundan bahsetmiyorlar ve git gide takıntı haline getiriyorlar. Bu takıntıyı okurken bana aşırı sinir bozucu geldiğini belirtmeliyim. Kitabın sonuna gelecek olursam tabi ki spoiler vermeyeceğim ama verecek bir şey de yok ki zaten! O yüzden diyorum ya, bu neydi şimdi? Giriş var, gelişme ve merak uyandırma var ama sonuç yok. Kesinlikle beklediğiniz soruların cevabını alamıyorsunuz, gizem çözülüyor mu? Çözülmüyor. Sinirlerim bozuldu, sonunu göremeyeceksem neden bir gizem ve gerilim kitabı okuyayım ki? Bazı okuyucular bunu destekleyip kişinin hayal gücünü desteklediğini düşünüyor, saygım sonsuz ama ben sadece başarısızlık olarak değerlendiriyorum. O yüzden Josh Malerman ile bu kitap vasıtasıyla tanışmış olmam sanırım daha iyi oldu. Binlerce kişinin Kafes için yüksek beklentileri varken benim o kadar arşa çıkmadı. söyleyemeliyim ki Josh Malerman, benim yazarım değilsin Kitabı her ne kadar beğenmesem de kapak tasarımı ve dokusuna bayıldım! En çok buna kapılarak almış olabilirim evet Ama tabi keşke kapağı kadar harika bir kitap olsaydı değil mi..
Gölün Dibindeki Ev
Gölün Dibindeki EvJosh Malerman · İthaki Yayınları · 20172,883 okunma
384 syf.
8/10 puan verdi
Kaiken, Grange’in 2012 yılında Japon kültürü ile harmanlayıp yazdığı cinayet romanı. Kelime anlamı olarak kadın samurayların harakiri yapmak için kullandığı bıçaklara verilen bir isim kendisi. Kitapta ‘Doğumcu’ lakaplı, hamile kadınların karnını yarıp fetüsleri yakarak öldüren bir seri katil var ve cinayet masası baş komiseri Olivier Passan bu katilin peşinde. Ama olay örgüsü sadece bu katilden ibaret değil çünkü kitabın yarısından sonra olaylar ilginç bir şekilde Passan’ın Japon karısı Naoko etrafında dönmeye başlıyor ve asıl olaylar bu noktada başlıyor Başta verilen hikaye ve sonda alınan hikaye tamamen farklı. Benim Grangé sevgimi bilen bilir, yazarın kendi kitapları arasında ilk sıraya koyamasam da yine BA YIL DIM! Japon kültürüne ait öğeleri o kadar güzel serpiştirmiş ki yazar, boğmadan ve yabancı kalmadan özümseyebiliyorsunuz. Kenjutsu sanatı, seppuku, samuraylar, ideogramlar.. Zaten yazar genelde her kitabında farklı bir kültüre ve konuya değinmeye özen gösteriyor. Kaiken’de de Japon kültürüne ve ‘hermafrodit’ bir bireye yönelmiş. Katilin psikolojik betimlemesi de oldukça başarılıydı. Yapı itibariyle biraz Dan Brown kitaplarına benzetiyorum Grangé kitaplarını. Tabi Dan Brown kadar yoğun tarihsel bir anlatım içermeyen şekliyle 🤓 Her zaman derim; Grangé okumayan hayata 1-0 geriden başlıyordur. Kesinlikle en kısa zamanda herhangi bir kitabını alıp okumanızı tavsiye ediyorum. Kaiken, başlamak için çok uygun olur emin olabilirsiniz.
Kaiken
KaikenJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20135,3bin okunma
Reklam
328 syf.
5/10 puan verdi
instagram.com/p/Bs73jztFyUq/?... Anna, ailesinin zorlamasıyla Fransa’da bir yatılı okula gönderilir. Burada kendini yalnız hissederken bir anda ilgi çekici bir arkadaş grubunun içinde bulur kendisini. İçlerinden birisi ise güzel kızımızın kalbini çoktaaan fethetmiştir. Klasik 🤷‍️ Konu itibariyle daha ötesi yok. Anna’nın bir sene içerisinde bu okulda yaşadıkları anlatılmış. Kapağına eridiğim bayıldığım için okumayı çok istemiştim ama okumasam da olurmuş. Neden? Lise dönemi öğrenciler için, hadi zorluyorum üniversite öğrencisiyseniz kafa dağıtmanız için amenna ama.. Kitabı bitirdiğimde içimde hiç bir duygu hissetmedim. Zaten karakterle bağ kuramadım, yaşanılanlar çok yüzeyseldi. Yaş grubu olarak hitap ettiği kitle içerisinde de olmadığımı fark ettiğimden kitaplığımın ‘sadece kafa dağıtmalık’ yani çıtır çerez dediğim bölümüne kaldırıldı. Serinin diğer iki kitabı Lola ve Isla’yı okumayı düşünmüyorum. Kitaplığımda yalnız başına duracak olması içimi acıtsa da diğer iki kitaba gerek duymuyorum Sınav döneminde, stresli zamanlarda kafanız dağılsın istiyorsanız tercih edebileceğiniz bir kitaptan daha ötesi değil.
Anna ve Fransız Öpücüğü
Anna ve Fransız ÖpücüğüStephanie Perkins · Yabancı Yayınları · 20171,561 okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
instagram.com/p/BbzN13HFgeg/?... Korku, Zweig eserleri içinde en en en sevdiğim ve kendimde ölçebildiğim eseridir. Diğer Zweig kitapları gibi bu da çok ince, 60/70 sayfa civarında. Konusunu özet geçecek olursam burjuva sınıfından rahat ve zengin bir hayat süren Irene isimli kadın, evliliğinden sıkılıyor ve teselliyi başka kollarda arıyor. Fakat bu ilişkiden haberdar olan bir kişi var, şantajcı. Sahip olduğu her şeyi; kocasını, çocuklarını, kendisine sunulan rahat yaşamı kaybetme tehlikesi ile karşılaşıyor ve şantajcısına boyun eğiyor. Ancak öyle bir an geliyor ki düştüğü korku pençesi artık kendisini yiyip bitirecek noktaya getiriyor. Ben özellikle sonunda şaşırdım ve rahatladım çünkü satırların arasındaki korku okurken bana da cereyan etti Zira yazarımız korku halindeki bir insanın davranışlarından fiziksel hareketlerine, psikoloji üzerinde yarattığı tahribata kadar büyük bir ustalıkla kaleme almış öyküyü. Söylediğim gibi ennn çok sevdiğim Zweig eseri, korku duygusunu derinden hissetmiş insanların özellikle daha iyi okuyup yorumlayacağını düşünüyorum.
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022102,5bin okunma
68 syf.
·
Puan vermedi
instagram.com/p/Bbtr2N4lVV8/?... ‘Sana, beni asla tanımamış olan sana' diye başlar kitabımız. Tanınmış bir roman yazarı olan R, eve geldiğinde bu cümle ile başlayan iki düzine mektupla karşılaşır. Yabancı ve huzursuz bir kadının elinden çıkma olduğu anlaşılan bu mektupta ne bir isim ne
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,7bin okunma