Simetri hastalığı değilmiş :)
İnsanlar vardır, duvardaki tablo biraz çarpık dursa düzeltmeden edemez, otomobillerin plaka numaralarını izler ya da aynı anda birden fazla mektubu postaya verirse mektupları yanlış zarflara koyduğu kuşkusuna kapılırlar. Baskıcı ve cezalandırıcı bir ortamda yetişmiş olan böylesi kişiler gerçek benliklerine o denli yabancılaşmışlardır ki, derinlerde saklı olan kızgınlıklarını ancak bu yoldan denetim altında tutabilirler. Çarpık duran tablo o insanın gerçek benliğini ve bu benliğin suçluluk duygusu uyandıran eğilimlerini yansıtır. Tabloyu düzeltmek ise, vicdanına, toplum normlarına ve vaktiyle ana-babası tarafından zihnine işlenmiş olan değer yargılarına boyun eğmeyi simgeler. Çarpık duran tablo dışarıya fışkırmak isteyen gerçek benliğini kışkırtıcı bir uyaran olduğundan, kişi farkına vardığı çarpıklığı düzeltmeden rahat edemez. Böylesi durumlarda, kişiliğin kuralcı ve yargılayıcı bir bölümü, içinden geldiğince davranmak isteyen diğer bölümünü sürekli tehdit altında tutar.
KAYGI
Kızların hayalindeki baba :))
Kızlarda roman mı okurmuş? diye karşılık verdi."Neden kıza okutmuyorsun" diyen babasına, "Sen okuyorsun ya," dedi babası, "Kızların oğlanlardan ne farkı var?" Yeni bir şey öğrenmişti lise öğrencisi Mustafa.Öyle ya kızlar da insandı.Ona erkeğin üstünlüğü öğretilmişti şimdiye kadar.
Reklam
"Bu dünyada iki çeşit insan var, oğlum," dedi babası sert bir şekilde. "Can kurtaranlar. Ve can alanlar." "Peki ya koruyan ve savunanlar? Can alarak can kurtaranlar?" Babası homurdandı. "Bu bir fırtınayı daha güçlü üfleyerek durdurmak gibi. Saçmalık. Öldürerek koruyamazsın."
Tarih kazananlar tarafından yazılır, kalanlar tarafından kaleme alınır
Sandy korkusunu, "Ölümün kendisinden değil de öleceğimi ve bunu durdurmak için bir şey yapamayacağımı bilmek... Bu tamamen kontrolüm dışında." diyerek tasvir etti. Ayrıca uçağa ve asansöre binmesini etkileyen şiddetli kapalı alan korkusuna dair de yardım istedi. Ne zaman bir asansörün kapısı kapansa ya da uçak insanlarla dolsa, ne zaman
Sayfa 115 - Sola Unitas Yayınları 46. Baskı Çevr. Mine MadenoğluKitabı okudu
Kalbim yerinden hoplar gördüğüm zaman, Gökyüzünde bir ebemkuşağını. Böyleydi başlangıcında ömrümün, Şimdi de böyle, artık büyüdüm, adam oldum; Yaşlandığımda da böyle olsun Ya da bırakın öleyim. Çocuktur insanın babası. Arzulayabilirdim günlerimin Birbirine doğal bir inançlılıkla bağlı olmasını.
William Wordsworth
William Wordsworth
Kediler, Kızlar ve Bolthus EFKAN OGUZ // SanatKitabı okudu
Senin İsmail'in Kim? Senin İsmail'in kimdir? Veya nedir? Makamın mı? Onurun mu? Mevkin mi? Statün mü? Mesleğin mi? Paran mı? Evin mi?Bağın mı? Otomobilin mi? Ma'şukun mu? Ailen mi? İlmin mi? Rütben mi? Sanat ve maharetin mi? Ruhaniyetin mi? Alimliğin mi? Elbisen mi? Adın mı? Namın mı? Şöhretin mi? Canın mı? Ruhun mu? Gençliğin mi? Güzelliğin mi? Ben nereden bileyim? Bunu sen kendin bilirsin. Her ne ve kim ise onu sen kendin minaya getirmeli ve Kurban için seçmelisin. Ben sadece onun alametlerini sana söyleyebilirim. Seni iman yolunda zayıflatan, "gitmek"te olan seni "kalma"ya çağıran,Seni "sorumluluk" yolunda şüpheye düşüren, seni kendine bağlayan ve alıkoyan, gönül bağlılığı,mesaj işitmene, hakikati itiraf etmene izin vermeyen, seni firara çağıran, seni maslahatçı izah ve yorumlara sürükleyen ve aşkı,seni kör eden her şey… İbrahimsin! Ve İsmaili zaafın seni İblis'in oyuncağı haline getirebilir. Hayatında şeref, saygınlık, iftihar ve faziletin doruklarında bir tek şey vardır ki onu elde etmek için zirveden inebilir onu kaybetmemek için bütün İbrahimi kazanımlarını yitirebilirsin: O İsmailindir. İsmailinin bir şahıs veya başka bir şey olması mümkündür; bir durum bir konum, bir zaaf noktası olması imkan dahilindedir. Ey "Hakk'a teslim olan", "Allah'ın kulu"! Hakikatin senden istediği şey, işte budur. Budur "imanın daveti", "risaletin mesajı". Bu senin sorumluluğundur, ey "sorumlu insan"! Ey "İsmail'in babası"! "İsmail'ini öldür"! "Kendi ellerinle kurban et!"
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.